Almanya’da basın özgürlüğü alanında faaliyet gösteren örgütler, Hürriyet gazetesi yazarı ve CNN TÜRK programcısı Ahmet Hakan’ı hedef alan saldırıya sert tepki gösterdi.

DW’ye değerlendirmelerde bulunan Sınır Tanımayan Gazeteciler örgütünün Almanya Sözcüsü Christoph Dreyer, “Ahmet Hakan’a saldırı şoke edici. En şoke edici yönleriyse öncesinde tehditlerin çok aleni yapılmış olması, Ahmet Hakan’ın tehditler hakkında Türk hükümetini bilgilendirip koruma talep etmesine karşın gerekli tedbirlerin alınmamış ve bu tehditleri yapanlara karşı herhangi bir yaptırım uygulanmamış olmasıdır” diye konuştu.

Türkiye’de basına yönelik baskıların gün geçtikçe daha vahim bir boyuta ulaştığını vurgulayan Dreyer, “Tabii ki bunların seçimler, Kürt bölgesinde yeniden alevlenen gerilimlerle bağlantısı var. Ancak rahatsız edici olan Türk hükümetinin kriz dönemlerinde eski reflekslerine başvurması, basında düşman araması, Gülen ve Hürriyet gruplarının hedef alındığı gibi Kürt medyasının da hedef alınmasıdır” dedi.

Türk hükümetinin gerilimi tırmandıran saldırgan ve nefreti körükleyen söylemleri teşvik ettiğine dikkat çeken Sözcü, “Bu yolla aslında seçimler öncesi çok da gerekli olan, farklı görüşlerin demokratik tartışma ortamında paylaşılması engelleniyor” sözlerini kaydetti.

Dreyen, Türk hükümetine çağrıda bulunarak “Basına, gazetecilere karşı düşmanca nefret söyleminde bulunmaya ve teşvik etmeye son verilmeli. Gazetecilerin güvenliği sağlanmalı, tehdit edilen gazetecilere koruma verilmeli. Hürriyet gazetesine olduğu gibi saldırıyı gerçekleştirenlerin yargı önüne çıkartılması ve cezalandırılmaları sağlanmalı” diye konuştu.

Sınır Tanımayan Gazeteciler yetkilisi, ayrıca Türkiye’de internet üzerinden yapılan kısıtlamaların kaygı verici olduğuna işaret ederken basın kuruluşlarının artan oranda siyasi otoriteye yakın iş adamları tarafından yönetilmesinin endişe verici olduğuna vurgu yaptı.

“ZİNCİRLEME SALDIRILAR KAYGI VERİCİ”

Alman Gazeteciler Birliği (DJV) Basın Sözcüsü Hendrik Zörner ise “Türkiye’de ne yazık ki özgür basına karşı zincirleme saldırlar gerçekleşiyor, bu çok kaygı verici” dedi.

Hürriyet gazetesinin daha önce de “aşırı sağcı çetelerin” saldırısına hedefe olduğunu anımsatan Zörner, “Hükümet saldırıları izliyor hatta meşrulaştırıyor” diye konuştu.

“BASKILAR HÜKÜMET DESTEKLİ”

Türk hükümetinin aleni bir şekilde gazetecilerin özgürce haber yapma özgürlüğünü engellediğini vurgulayan Sözcü Zörner şunları kaydetti:

“Türk hükümeti basın özgürlüğünü yok etmeyi amaçlıyor. Bu yeni bir şey değil ve uzun süredir bu hedef doğrultusunda hareket edildiğine dair somut adımlar görüyoruz. Yüzlerce gazeteci gözaltına alındı, tutuklandı… Bir kısmı serbest bırakılmış olsa da gazetecileri ve basın kuruluşlarını hedef alan baskılar aralıksız sürüyor ve asıl skandal şu: Baskılar Türk hükümeti destekli."

“HER BASKICI REJİMDE GERÇEKLER GÜN IŞIĞINA ÇIKAR”

Sosyal medya çağında gerçeklerin örtbas edilemeyeceğinin de altını çizen Alman Gazeteciler Birliği Sözcüsü, “Türkiye gibi diktatörlük ve baskıcı rejimlerdeki ülkelerde her zaman gerçekleri gün ışığına çıkartacak insanlar var olacaktır. Bu rejimlerde de gerçekler gün ışığına çıkar" dedi.

Sözcü bununla birlikte şu noktalara dikkat çekti: “Gazeteler, televizyonların haber yapmasının engellenmesi çok ciddi bir sorun. Çünkü bir süre sonra insanlar ancak bloglardan, sosyal medya ve ağlardan gelişmeleri takip edebilecek ve bu asla eleştireler basının yerine alamaz, bu bilgiler aynı nitelikle olamaz.”

Türkiye, ABD merkezli Feedom House adlı kuruluşun 2015 Basın Özgürlüğü Raporu'nda "özgür değil" kategorisinde yer alırken, Sınır Tanımayan Gazeteciler'in 2015 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde 180 ülkenin yer aldığı sıralamada 149'uncu sırada.

Kaynak: Deustche Well Türkçe