Tabi Türk usulüyle. Lig TV, Periscope üzerinden maçları yayınlayanlardan bezmiş durumda. Şifreli kanallardaki programları yayınlayanlardan tutun, sinemadan yayın yapan bile var. Görüntünün yan penceresine yazılabildiği için soru cevap ve anında yorumlarla geyik muhabbetinde uç nokta Periscope şu anda.

Sosyal medyanın bu yeni çocuğunun kısa tarihi geçtiğimiz hafta eşine az rastlanır bir olaya tanık oldu. AKP’den milletvekili aday adayı olan ama listeye giremeyen Sabire Meltem Banko, Periscope’u açık unutup uyudu. Üstelik saatler boyunca.

Işık kapalı olduğu için simsiyah bir ekran eşliğinde duyulan tek ses; güçlü bir horlama sesiydi.

Meltem Banko’nun horlaması o gece sosyal medya kullanıcılarını uyutmadı. Bir Ramazan gecesine denk gelen olayda, yorum yazanlara sahur için uyananlar da eklendi. Ortaya sosyal medya tarihinin en eğlenceli yazışma geçmişi çıktı.

Sabah olunca ve Meltem Banko uyanınca herşeyin rengi değişti.Çünkü Banko aynı zamanda internet suçlarıyla ilgili bir avukattı.

Banko daha öğlen olmadan, Periscope’ta kayıtlı görüntüler, bunların Youtube’a yüklenmiş hali ve Ekşi Sözlük’teki yüzlerce ‘entry’yi Türk hukuk tarihinin en hızlı müdahalesiyle erişime engelli hale getirdi veya sildirdi.

İşte bu noktada olay ‘horlama‘ ekseninden çıktı ve sosyal medya kullanıcılarıyla Sabire Meltem Banko arasında düelloya dönüştü.
Özellikle Ekşi Sözlük yazarları, bu sarışın avukata, sosyal medyanın ne olduğunu ve internetin ruhunu anlatmaya ant içtiler.

Silinen ‘entry‘lerin hepsi dakikalar içinde farklı bir başlık altında yeniden girildi. Meltem Banko bir daha sildirdi. Bir daha girildi, bir daha sildirildi, bir daha girildi, bir daha sildirildi…

Olay yüzlerce sosyal medya kullanıcısıyla Meltem Banko arasında “kişisel mesele“ye dönüşünce Ekşi Sözlük yazarlarının ruhundaki dedektif uyanıverdi. Ve Meltem Banko’nun eski defterleri açıldı. Ortaya hikayenin başlangıcı kadar enteresan bir kişilik çıktı.

Sürekli dini paylaşımlar yapan Meltem Banko’nun uyku vidyosunda davulcunun yeri göğü inletmesine rağmen sahur saatinde uyanması noktasından ilerleyen Ekşi yazarları, AKP’liliğini sorgulamaya başladı.

Ekşi yazarları internetin koridorlarından bir video rçıkarıp getirdiler. Videoda Meltem Banko’yla Erdoğan’ın “can düşmanı” Baro Başkanı Metin Feyzioğlu çok samimi görünüyordu.

Banko, Feyzioğlu’nu Baro seçimlerinde binaya girişinden oy kullandığı ana kadar ‘başkanım‘ ifadeleriyle öve öve videoya çekiyordu.

En sonunda da Başkan’ın korumasına “Burhan şimdi ben başkanla tokalaşıp tebrik edicem sen de beni çekicen tamam mı” dedi ve Feyzioğlu’nun yanına gidip şapur şupur öptü.

Banko’nun geçmişte AKP’yle ilgisi olmadığını göstermek için yayınlanan bu vidyoya, Banko’nun Maserati marka spor otomobilinin tamponuna yapıştırdığı “Rabia” işaretli fotoğrafı eklendi.

Bu “olmamış” değişim hikayesi iki ironik örnekle başladı ve dur durak bilmedi.

Doğum gününe topladığı ‘eski ünlüler‘den tutun üniversite yıllarına kadar gidildi.

AKP adaylığı boyunca ‘Sabire‘ ön ismini aniden kullanmaya başlaması, ‘Rizeli‘ vurgusu vs..

GEZİ ÇIKIŞI

Saatler içinde gelişen tartışmada Banko’nun geçmişte farkedilmeyen siyasi çıkışları da cımbızlanıp çıkartıldı.

Bunlardan biri de İç Güvenlik Yasa Paketi’yle ilgili Efkan Bolaç‘la girdiği tartışmaydı.

Banko: “İç Güvenlik Yasa Tasarısı’nı desteklemesi gereken en önemli kişiler, Gezi Parkı olaylarında evlatlarını kaybeden aileler.”

Efkan Bolaç: “Gezi aileleri kalkacak bunu destekleyecekmiş. Yeni katliamlar yapılsın diye mi destekleyeceğiz? Hala Berkin’in katili bulunamadı. Gezi kadar temiz bir eylem bu ülkenin tarihinde gelmedi. Bu ülkede tanrı sendromuna giren birine ilk defa ciddi bir muhalefetti.”

Banko: “Bu muhalefet değildi devleti yıkmaya teşebbüs eden bir eylemdi”

Efkan Bolaç: “Sosyal sözleşmelerde var. Devlet vatandaşının canına kastettiğinde vatandaş ne yapmalı? Soruyorum”

Banko: “Hiçbir devlet vatandaşının canına kastetmez.”

Tarihin kendi vatandaşlarını doğrayan devletlerle dolu olması bir yana, çocukları polis tarafından öldürülen Gezi ailelerinin, polise daha fazla yetki veren yasayı niye isteyecekleri ayrı bir yana.

SONUNDA PES ETTİ

Ekşi sözlükte “Tüm zamanların en hızlı entry sildiricisi” olarak tanımlanan Sabire Meltem Banko nihayetinde sosyal medyayla başa çıkılamayacağını anladı ve sildirmekten vazgeçti. İnternet suçlarında uzman olduğunu iddia eden bir avukat için acı bir dersti bu.

Herşeyi özetleyen entry ise yine Ekşi Sözlük’ten geldi:

“Ofisteyim. sigara molası verdim. elimde kahve, ağzımda sigara, şu başlığa oturduğum yerden entry girmek 2 dakikamı almıyor.

Avukat hanım, bizzat kendisi değilse bile çalışanlarından biri kalkıyor adliyeye gidiyor, dilekçe veriyor, duruşmaya giriyor… hem masraf yapıyor, hem zaman harcıyor. başlıktaki entry’leri sildiriyor. Sonra ben yine oturduğum yerden 2 dk içinde sağımı solumu kaşıyarak entry giriyorum.

Bu inatlaşmayı sürdürmek için gereken zeka ortada. Bak mesela, tüm entry’lerin silinmesinin üzerinden sadece 14 saat geçti ve 500’ün üzerinde yeni entry girildi. Daha da girilecek.”

“Milli olmak için hakkında yazı yazdığım ünlü rizeli avukat. Milli derken, mahkeme kararıylan entrisi silinmiş yazar küme’sine katılmak için.

Belkim ileride siyasete atılırsam ‘bi zamanlar ekşide mahkeme kararıyla entrilerim siliniyordu… Çok mağdurdum o zaman’ diye ağlayabilmek için. Umarım bir kaç gün içerisinde siler bunu sulhlu mahkeme.”

Kaynak: Nokta dergisi