Türkiye Gazeteciler Federasyonu tarafından yapılan açıklamada, son günlerde gazetecilere karşı yapılan saldırıların arttığı, bütün bu saldırıların da, özünde basın özgürlüğüne yönelik olduğuna dikkat çekildi.
Açıklamada, “Güneydoğu’dan sonra Zonguldak ve Çorum’da yaşanan saldırılar, meslektaşlarımızın can güvenliklerinin ciddi anlamda tehlikede olduğunu gösteren vahim gelişmelerdir” denildi. TGF adına Genel Başkan Yılmaz Karaca’nın yaptığı
“Henüz daha Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde görev yapan meslektaşlarımızın dövülerek darp edilmelerinin üzüntü ve endişesini yaşıyorken, bu kez de Zonguldak ve Çorum’dan gelen iki ayrı gazetecilere saldırı olayı, meslektaşlarımıza yönelik tehditlerin ne yazık ki artarak devam ettiğini göstermektedir. Zonguldak’taki olayda, Genel Maden İşçileri Sendikası yönetiminin basın açıklaması sırasında, bir grup madencinin önce sözlü, ardından fiili saldırısına maruz kalan üç meslektaşımız tekme, tokat ve yumruk darbeleriyle yaralanmış,başlarından ve vücutlarının çeşitli yerlerinden yaralanan gazeteciler hastanelik olmuşlardır.
Kömür işletmesine ait bir atölyeye sığınarak korunmaya çalışan meslektaşlarımız adeta linç girişimiyle karşı karşıya kalmışlardır. Çorum’da ise Kanal 101 muhabiri ve kameramanı, haber amacıyla gittikleri Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı’nda HDP’li oldukları belirtilen bir grubun sözlü ve fiili müdahalesine maruz kalmıştır. Vakıf Yöneticileri ve bir grup partili tarafından toplantı salonundan zorla çıkarılan Muhabir Erkan Karaca ve Kameraman Ahmet Temelci’nin, basın toplantısını takip etmeleri engellenmiştir. TGF olarak son günlerde ülkemizde gazetecilere yönelik yapılan saldırı olaylarının artmasını endişeyle takip ediyoruz. Meslektaşlarımıza yapılan saldırılar, aslında halkın haber alma hakkına, dolayısıyla da basın özgürlüğüne yönelik saldırılardır. Bu tür girişimlerin peş peşe gelmeye başlaması ise Türkiye’de gazetecilerin can güvenliklerinin ciddi anlamda tehlikede olduğunu göstermektedir. Gazeteciler kamu adına görev yaparlar ve demokrasilerde devletin güvencesi altındadırlar. Bu anlamda meslektaşlarımızın başta can ve mal olmak üzere her türlü güvenlikleri, devletin teminatı altında bulunmalıdır. TGF olarak, konu ile ilgili sorumluluk sahibi olanlar başta olmak üzere devlet yöneticilerine, basına yönelik şiddetin durdurulması ve acil tedbirlerin alınması talebiyle bir kez daha çağrıda bulunuyoruz.”