İzzet Çapa kişisel blog sitesinden Hürriyet Magazin ve Cengiz Semercioğlu'na zor sorular sordu. "Şeytanın avukatlığını yaptım" diyen İzzet Çapa topu okur temsilcisine attı.
Hürriyet'ten ayrıldıktan sonra eteğindeki taşları bir bir kişisel blog sayfasından döken İzzet Çapa, şimdi de gazetecilerin "PR" işi yapıp yapmadığını, yapıyorsa acaba gazeteye mi yoksa kendi ceplerine mi para kazandırdıklarını sordu...
İŞTE İZZET ÇAPA'NIN HÜRRİYET MAGAZİN İÇİN O İMALARI
BİR 18 Temmuz 2015- Cengiz Semercioğlu setten ‘Ozan ve Meryem'e sordum: Sevgili misiniz siz?’ Başlıklı 11,049 vuruşluk bir röportaj yayınladı…
İKİ 31 Ocak 2016- Filmin gösterime girmesinden üç ay önce Kelebek'te ‘Ozan Güven çaldı, Meryem Uzerli’ söyledi başlıklı bir haber çıktı.
ÜÇ 4 Mart 2016- Cengiz Semercioğlu köşesinde 'Meryem Uzerli'yi bir de Annemin Yarası'nda izleyin’ başlığıyla 1815 vuruşluk bir yazı kaleme aldı.
DÖRT 10 Mart 2016- Filmin gösterime girmesinden bir gün önce gazetede 'Annemin Yarası yarın vizyonda’ başlıklı bir haber yayınlandı.
BEŞ 11 Mart 2016- Hürriyet'in Kelebek ilavesinde filmin gala gecesiyle ilgili apartman büyüklüğünde bir haber çıktı. Haberin içinde Cengiz Semercioğlu'nun bilhassa kaleme aldığı özel bir kutu da vardı.
ALTI 11 Mart 2016- Aynı gün yine Hürriyet'te 'Annemin Yarası tam not aldı’ başlıklı bir yazı çıktı. Haberde ünlü isimlerin filmle ilgili övgü dolu yorumları vardı.
YEDİ 12 Mart 2016- Sinem Vural bu kez filmin oyunlarıyla 12 bin vuruşluk 'Annemin Yarası oyuncuları filmi anlattı’ isimli bir röportaj patlattı.
SEKİZ 18 Mart 2016- Annemin Yarası filminin Berlin galası yapıldı. Haber maşallah yine bütün ayrıntılarıyla Kelebek'teydi.
DOKUZ 23 Mart 2016- Annemin Yarası filminin başrol oyuncusu Ozan Güven film hakkında ilginç açıklamalarda bulundu.
ON Hürriyet'te Annemin Yarası ile ilgili çıkan haberler bunlarla sınırlı değil. Ancak ben size bir filmin nasıl köpürtüldüğüne dair naçizane küçük örnekler vermeye çalıştım. Gazetede çıkan diğer haberleri bulmak da artık o grubun tepe yöneticilerinin vazifesidir…
Gelelim sözün özüne; ben bunca ahkamı niye kestim?
Merakım odur ki, Türkiye'nin en büyük gazetesi bir filmin arkasında neden bu kadar durdu?
O gazetenin magazin ilavesini yöneten ekiple, filmin yapımcıları arasında hangi benim sığ aklımın alamadığı illiyet bağlantıları var?
Hürriyet'in reklamcıları sütun santim hesabı yapacak olsalar, gazetenin kasasına böylesine görkemli bir PR'dan kaç para girerdi? Haydi gelin şeytanın avukatlığını yapıp soralım, o bütçe gazetenin gelirine mi dahil oldu; yoksa…
Eminim bu yazıyı Hürriyet'in okur temsilcisi Faruk Bildirici de okuyacaktır ve naçizane temennim odur ki, durumun gereğini yapıp en azından meseleyle ilgili iki satır cevap verecektir!
HÜRRİYET MAGAZİNİ YÖNETEN ARKADAŞLARA SORUYORUM
Ben bahse konu yapımcı şirketin elinden çıkmış bir başka filmle ilgili 3-5 satırlık bir eleştiri yazdığımda, neden ertesi günün gazetesinde yazının o bölümünü göremedim?
Hani aynı gün seni arayıp yazımın bu kısmının atılma sebebini sorduğumda, bana 15 dakikalık uzun bir tirat patlamıştın canım müdürüm. Şimdi ben o günün gazetesinde (senin Hürriyet mailinde mevcuttur) çıkmayan eleştirel yazımla, Cengiz'in aynı gün yayınlanan övgü dolu yazısını yan yana paylaşıyorum.
Artık söz sende! Varsa iki çift cevabın büyük bir keyifle okurum.
Ama unutma sükut ikrardan gelir…
Kaynak: gazeteciler.com