"Demirtaş Kandil'e gitmişken dönmeseydi" diyen Metiner, Demirtaş'ın Öcalan'ın siyasi çözüm içeren politikasına karşı olduğunu ve Öcalancı olan kendi arkadaşlarını sırtından hançerlediğini söyledi. Metiner, Hasan Cemal'e de 'hendekçi' dedi.
Demirtaş'ın, "Parti'de Erdoğan sevdalıları var" ifadesini değerlendiren AKP'li Mehmet Metiner, HDP içinde siyasi çözüm isteyen Öcalancı bir çizgi ile silahı savunan Kandilci çizginin kavgalı olduğunu savundu. KRT'de Çağlar Cilara'nın programına telefonla bağlanan Metiner, "HDP içerisinde Öcalan'dan yana olan, yani siyasi çözümü önceleyen bir eğilim var, bir de sırtını Kandil'e, Kandil'in silahlarına dayayan bir eğilim var. Parti içerisinde Kandil'in hendek, silah siyasetini savunan, başını Demirtaş ve Yüksekdağ'ın çektiği çizgi var, bir de, 2013 Nevruzunda Öcalan'ın çağrısına uygun bir biçimde, sadece ve yanlızca siyaseti önceleyen Öcalancı bir çizgi var. Parti içinde Erdoğancılar yok, Erdoğan seviciler yok" dedi.
Metiner, Demirtaş'ın Kandil ziyaretini de eleştirdi ve konuyla ilgili şöyle konuştu:
"KANDİL'E GİTMİŞKEN DÖNMESEYDİ"
"Demirtaş Kandil'e gitmişken dönmeseydi. Türkiye'de siyaset yapmasını bilmiyorsa, siyasetin kurallarına uygun hareket etmeyecekse hazır Kandil'e gitmişken orada kalsaydı. Ha Kandil'deki Nurettin Demirtaş, ha TBMM'deki Selahattin Demirtaş. Birisinin elinde silah var, birisi de sırtını silaha yaslıyor, siyaseti ve demokrasiyi bir araç olarak kullanıyor. Ya siyaset yapsınlar ya silah. Ellerinde hem siyaset hem silah kartı olmaz."
"HDP sırtını Kandil'e dayayan bir parti, Selahattin Demirtaş ise Kandilci siyasetin HDP içindeki sözcüsü. Şuan HDP içerisinde Öcalan'dan yana olan, yani siyasi çözümü önceleyen bir eğilim var, bir de sırtını Kandil'e, Kandil'in silahlarına dayayan bir eğilim var."
"Ben o partinin genlerini de, geleneğini de bilirim. Selahattin Demirtaş ahlaki olmayan bir yöntemle, kendisine Kandil'in hendek, silah siyasetine karşı çıkanları, Öcalan'ın çözüm projesinin siyasete taşınmasını isteyen arkadaşlarını siyasi infaza, siyasi lince tabi tutuyor, onları bir tür ihanetçilikle suçluyor. Parti içerisinde Kandil'in hendek silah siyasetini savunan, başını Demirtaş ve Yüksekdağ'ın çektiği çizgi var, birde 2013 Nevruzunda Öcalan'ın çağrısına uygun bir biçimde, sadece ve yanlızca siyaseti önceleyen Öcalancı bir çizgi var. Parti içinde Erdoğancılar yok, Erdoğan seviciler yok. Ama Erdoğansız, AKP'siz çözüm sürecinin başarıya ulaşamayacağını, mutlaka Erdoğan ile AKP ile diyalog içerisinde olmak gerektiğini söyleyen eğilim var, bunlar Öcalancı bir eğilim, Erdoğancı eğilim değil. Bu ülkenin barışına katkı sunacak, silahlı mücadeleyi sonlandıracak, akan kanı durduracak her bir öneriyi anlamlı ve değerli buluruz."
"Demirtaş kendi arkadaşlarını arkadan hançerliyor. Parti içinde Öcalancı eğilimle, Kandilci eğilim çatışma halinde. Demirtaş Kandilci eğilim temsilcisi ve kendi arkadaşlarını arkadan hançerleyecek kadar siyasi ahlakla bağdaşmayacak tutum içerisinde."
Mehmet Metiner programda Irak ve Rusya ile yaşanan gerilimleri de değerlendirdi ve şöyle konuştu:
"Bu bir Türkiye Irak krizi değildir, Irak krizi diye bir kriz sözkonusu değil, Türkiye Rusya krizinin bölgesel yansımasıdır. Daha doğrusu Rusya, Suriye , İran eksenine kendisini yerleştiren Irak'ın ortaya çıkarmış olduğu suni bir krizdir. Eğer Türkiye ile Rusya arasında bir kriz yaşanmamış olsaydı Irak asla böyle bir tepki koymazdı. Dolayısıyla Bağdat hükumetinin ne kadar bağımlı bir hükumet olduğu bu krizle birlikte ortaya çıktı. Bağdat hükumeti kendi topraklarının işgalinden bu kadar rahatsız oluyorsa Musul'u kurtarsın. İbadi'nin oturduğu koltuk kendisine Amerikan işgali ile birlikte sağlanmış bir koltuktur. Türk askerleri orada işgalci olarak bulunmuyor. İbadi'nin de ikinci büyük kentini işgal eden IŞİD'e karşı mücadele etmek için Irak hükumetinin onayı ile gönderilmiş askerlerimiz var. Bizim Irak'ın topraklarında gözümüz yok, hiçbir ülkenin topraklarında gözümüz yok. Bağdat hükumetinin tepkisi yersizdir, yanlıştır. Biz bölgesel yönetim ile hareket ediyoruz, Irak hükumetinin onayı ile hareket ediyoruz, IŞİD'e karşı mücadele veren yerel güçlerin eğitimi ile ilgili oradayız ve sayın Cumhurbaşkanımızın dediği gibi zinhar oradan askerlerimizi çekecek değiliz. Irak'ın başka türlü hesabı varsa, bahanelerin arkasına sığınmasın. Türkiye Rusya krizi yaşanmamış olsaydı asla böyle bir tepki vermezdi. Irak, ikinci büyük kenti işgal altındayken IŞİD'e karşı ne yapıyor? Hani IŞİD'in arkasında Türkiye vardı? IŞİD terör örgütünü silip süpürmek için Türkiye katkı sağlıyor, Irak hükumeti ve İran bundan rahatsızlık duyuyor. Demekki mesele IŞİD ile mücadele meselesi değil. Biz asla işgalci bir güç olarak orada bulunmuyoruz. Askerlerimizi çekecek değiliz."
"HENDEKÇİ HASAN CEMAL"
"Türkiye küçük bir ülke değil. Kimse Rusya'nın Suriye'de ne işi var demiyor. Bizim sömürge aydınlarımız, hendekçi Hasan Cemallerimiz niye sormuyorlar? Rusya'nın Suriye'de ne işi var, İngiltere'nin ne işi var, Amerika'nın ne işi var diye niye sormuyorlar. Bu bölge bizim bölgemiz, biz bölgede işgalci bir ülke olarak bulunmuyoruz, kimsenin topraklarında, petrollerinde gözümüz yok ama orada kardeşlerimiz yaşıyor. Şimdi herkes Türkiye'nin büyümesinden rahatsızlık duyuyoruz. İran, Suriye, Rusya ve başkaca ülkeler Türkiye'nin sorunlarını çözerek büyümesinden ve bölgesel aktör olmasından rahatsızlık duyuyorlar. Türkiye'ye diz çöktürmeye çalışıyorlar. Türkiye'nin yarattığı krizden kimse bahsetmesin. Türkiye'nin başına sarılmak istenen bir kriz var. Biz kendi semalarımızda Rusya uçağını düşürmedik, bu ayrıma herkes dikkat etsin lütfen. Biz, milliyeti belirsiz bir uçağı düşürdük. Milliyeti belirsiz bir uçağı düşürmek ayrı birşeydir, bilerek ve isteyerek Rus uçağını düşürmek ayrı birşeydir. Bu saatten sonra Rusya bu sorunu diyalogla çözme irademizi, korkaklık biçiminde değerlendirirse, hava sahamızı hangi ülkenin uçakları ihlal ederse etsin, onmları ölümümüze de yol açsa düşürürüz. Türkiye'nin hava sahasının hiçbir ülkenin uçaklarının bizden habersiz, bizim onayımız olmadan, uyarılarımıza da aldırış etmeden ihlal etmesine izin vermeyiz. Savaştan yana değiliz, ama ülkemizin onurunu, milletimizin haysiyetini korumak için gerekirse topyekun ölmeyi göze alırız. Rusya'nın uçağı olduğunu bilseydik başka bir şekilde tolore edebilirdik. İran şii emperyal bir amaç güdüyor, mezhepçi bir politika izliyor, Suriye'yi ayakta tutmak için bölgeyi ateşe veriyor. Irak hükumetini tamamen kontrolü altına almış durumda, Kandil'in arkasında yegane güç İran. Hiçkimse bunları görmüyor ama içimizdeki mankurtlar kalkıp, Türkiye niye dış politikasında bu kadar krizler yaşıyor, buna yol açan Erdoğan'ın liderlik projesi diye kendi ülkesine düşmanlık ediyor, ayıptır, yazıktır."