Çiçek, Milliyet Ankara Bürosu'na seçim sürecine ilişkin açıklamalarda bulundu:

18. SAYFAYA İYİ ŞEYLER YAZMAK LAZIM

Her seçim yeni bir sayfadır. 18. sayfaya iyi şeyler yazmak lazım. Bunun için ilk 17 sayfayı iyi okumak lazım. 4-5 senesini darbelere çıkın 60 senesi var çok partili hayat tecrübesinin. 28 senesinde koalisyonlar, 26 senesinde tek parti iktidarı var. Koalisyon dönemleri Türkiye bakımından kayıp yıllardır. Sorumluluğu taşıyan herkes de bu koalisyonlardan şikayet etti. Kötü sicilimiz var. Şimdi 2015'e gelindiğinde ortaya yeni bir koalisyon çıktı. Türkiye koalisyonlarla yönetilemiyor başarılı olamıyoruz. Bununla kimseyi suçlamıyorum demek ki, birlikte iş yapma kültürü yok.

BAŞKANLIKTA HERKES İŞİNE BAKAR

İstikrarlı dönemin tekrar başlaması, belirsizliğin süratle giderilmesi. Çevremizde olup bitenlere baktığımızda bu oksijen kadar ihtiyaç haline gelmiş gözüküyor. 1961'den beri istikrar Türkiye için önemlidir. Hatta Turgut Bey'in başkanlık sistemini gündeme getirmesinin temelinde istikrar yatar. Biz koalisyonlarla ülkeyi yönetemiyoruz başarılı olamıyoruz başkanlık sistemi olursa koalisyon derdi biter seçim yapılır herkes işine bakar.

MEZAR YERİ İSTİYORLAR

Demokrasinin üç temel ayağı, hukuk, kültür ve ahlaktır. Bunlardan bizde ikisi ya yok ya da çok zayıf. dolayısıyla biz birlikte iş yapabilme noktasında demokrasinin kültürünü oluşturamadık. 540 binin üzerinde insan TBMM'ye geldi. Avrupa'daki tüm parlamentolara bir senede bu kadar adam gelmez. Gölbaşı'nda oturuyorum. Hatta bir iki tane, ‘Gölbaşı mezarlığında bize yer bulun' diye gelen vatandaş olur.

CENAZELERDE BİR ARAYA GELİRİZ

Meclis'teki üç parti geçmişte terör olaylarının yaşandığı bir Türkiye'de sorumluluk taşımış olmasına rağmen terör konusunda bir araya gelemiyorlar. İngiltere'de IRA ile müzakere sürecinde iktidar muhalefet işbirliği yaptılar. Biz hiçbir konuda ortak tavır koyma noktasında bir araya gelemiyoruz. Bir araya geldiğimiz yer sadece cenazelerdir.

SORUNLARI ZORLAŞTIRAN BİZLERİZ

Kayıtdışı ekonomi, kayıtdışı siyaset, kayıtdışı din. Bunlar Türkiye'deki bir kısım işlerin yapılmasını zorlaştırıyor. Türkiye'nin sorunları aşılamayacak sorunlar değil. Türkiye'nin sorunlarını zorlaştıran bizatihi siyaseti kurumu başta olmak üzere bizleriz. Biraz daha toleranslı, gerginlikleri azaltarak söylemlerimizde birbirimizle daha iyi ilişki kuralım.

‘TERÖRÜN HEDEFİ PARÇA TESİRLİDİR'

Terör eylemlerini ‘Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne bir ihtarname" olarak değerlendiren Çiçek, "Biz bu tuzağa düşüyoruz. Bizim bu konuları birlikte konuşmamız lazım. Bunların zarar vermek istediği şu parti bu parti değil, Türkiye'dir" dedi

Patlattıkları bombaları gibi terörün hedefi de parça tesirlidir. Seçim öncesi yapılıyor sırf seçim için ve seçime tesiri var bunun. Diyarbakır olayı yaşandı denildi ki ‘HDP'yi barajın üzerine çıkarmak için'. Tam partilerin sahaya inmeye çalıştığı dönemde dipten bir travma yaşadı Türkiye. 100'ün üzerinde vatandaşını kaybetti. Evet geçici bir hükümet var ama dışarıdan bakıldığında ‘bu AKP hükümetidir, AKP bu işi önleyemiyor' gibi bir istismar yapılabilir. Devlete güven açısından da etkisi var. ‘Bu kadar asker ve polis var niye bu işi önleyemiyoruz?' diye söyleniyor. 1 Mayıs'ı niye önlemedik ki? Bağıra çağıra geliyordu. Madımak da 38 insanımızı vahşice yaktık, bağıra çağıra geliyordu niye önleyemedik? Niye kimse istifa etmedi? Ölen insan olduğu için tavır koymamız lazım.

HEDEF TÜRKİYE

Olay olduğu günden beri Suriye-Irak'ı konuşmuyoruz. Bölgede yeni bir coğrafya mı oluşuyor. Oturup buna bakmak lazım. Neden Türkiye'de terör bir anda çok amaçlı olarak hem de seçim arifesinde birden başlatıldı. Bunların zarar vermek istediği şu parti bu parti veya kesim değil, Türkiye'dir bunu görmek lazım.

TUZAĞA DÜŞÜYORUZ

Diyelim ki 2 Kasım'da farklı bir siyasi tablo çıktı. İster DEAŞ ister PKK hangi melanet şebekesi olursa olsun ‘falanca iktidar geldi' silahları toprağa mı gömecek? Böyle bir safdilliğe kimsenin düşmemesi lazım. Dolayısıyla Türkiye konusunda işbirliği anlayış birliği içinde olmamız lazım. Terör eylemleri bir anlamda Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne ihtarnamedir. İnsan hakları özgürlük adına bir sürü palavranın söylendiği bir dönemde kalleşçe insan hayatları feda ediliyor. Türkiye'den beklentiler karşılanmayınca da terör en uygun enstrüman. Biz bu tuzağa düşüyoruz. Bizim bu konuları birlikte konuşmamız lazım. Ama bizde cenazeler bile bir araya getiremiyor.

RAHATSIZ EDİCİ TABLO

(Milli maçta saygı duruşunun ıslıklanması) 1980 öncesi de bu olurdu. Sağdan ölürse ayağa kalkarız, soldan ölürse sesimiz çıkmaz veya tam tersi. Biz bunlardan ders almamışız. İnsanı tavırları birlikte koyabilme alışkanlıklarımız azalıyor giderek.

YENİ PARTİ TÜRKİYE İÇİN İYİ OLMAZ

Sahayı ölçemiyoruz. Karşı taraftan tepki almadan bir kampanya yürütüyoruz. Değişsin diye uğraşıyoruz. 7 Haziran seçimlerine nazaran arkadaşlar daha iyi olduğunu söylüyorlar. Bu iyi neye tekabül edecek 1 Kasım'da göreceğiz. Türkiye'de 93 parti var. ‘Benim dediğim olmadı ayrı bir parti kur' bunlar çözüm değil. Bence herkes ilgisi tecrübesini ortaya koyacağı değeri varsa kendi partisi içinde yapsın ya da mevcut 93 parti var birine girsin. Yani 94 veya 95.si yeni bir ihtiyaçtan değil başka sebeplerden çıkar o da Türkiye için iyi olmaz.

YARGIDA BİLEK BÜKME YARIŞI

(Haşim Kılıç'ın açıklamalarının anımsatılması üzerine) Yargıdaki en büyük sıkıntı kendi içindendir. Yargıtay'da 5 aydır üç ceza dairesi başkanı seçilemedi. Bu kimin ayıbı? Partiler mi seçtirmiyor ben mi müdahale ediyorum? Herkes bilek bükme yarışı içinde.