HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dün Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nin balkonundan vatandaşları selamlamasına,“Issız adam” benzetmesi yaparak, “Bence umut orada zaten. Biz ne kadar çoğuz kalabalığız. Düşünsenize ne kadar iç içeyiz. Allah korusun öyle olsaydı bir sarayda balkondan el sallayacak birbirimizi, halkımızı göremeyecek duruma gelseydik” değerlendirmesinde bulundu.
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, genel seçimlere 2 gün Özgür Radyo’da yayınlanan bir programa katılarak gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu ve soruları cevaplandırdı.
Demirtaş, HDP’nin inançlara yaklaşımının nasıl olacağının sorulması üzerine, “Diyanet İşleri Başkanlığı yerine İnanç İşleri Koordinasyon Başkanlığı kuracağız. Türkiye’deki bütün inançların İslamiyet’in bütün mezhepleri dahil olmak üzere, Hristiyanlık, Süryanilik, Yahudilik, Yezidilik, Alevilik hangi inanç varsa. Bu kurulumuz Türkiye’de inançla ilgili kararlar alınırken inanç ortak kararlar almalı. Sorunları orayla paylaşmalı ve onlar merkezi düzeyde kim nerede ne bekliyorsa ihtiyacı karşılanmalı. Bunu da zorla bir dayatmayla ibadet hizmeti veremezsiniz. Din neden vardır? Sadece Allahtan korkalım diye vardır. devletten korkalım diye bir din işleri kurulu kuruldu bu da çok yanlıştır” yanıtını verdi.
“DEVLETİN KUTSAL OLMADIĞINI, HİZMETKAR OLDUĞUNU HATIRLATIYORUZ"-
Türkiye geneline mücadeleyi yaymanın kolay olmadığını, örgütlü olarak devlete karşı direnen kesimlerin aslında devletin ne olduğunun farkında olduğunu söyleyen Demirtaş, “Şimdi HDP ile birlikte sol sosyalist hareketlerle birlikte gücümüzü birleştirdik. Aslında devletin kutsal olmadığını, devletin hizmetkâr olduğunu hatırlatmaya çalışıyoruz. Bu konuda kolay kolay taşları yerine oturtamayız” dedi.
“ZANNEDİYOR MUSUN Kİ DEVLET ÇOK İYİDİR”-
Ankara katliamının ardından “Katil devlettir” açıklamasını anımsatan Demirtaş, “Bunu dediğimde birçok insanın tüyleri diken diken oldu. 'Ya devlete nasıl katil' dediler. Düşünebiliyor musun bütün bunları sana yapan devlet yani. Zannediyor musun ki şuan da siyasi iktidar devleti kötüye kullanıyor ama aslında devlet çok iyidir. Hayır devlet dediğimiz geçici olarak iktidarlar onu yönetiyor ve kendi anlayışı neyse devleti öyle yönetiyor. Sen şimdi arabayı kutsal kabul edip şoför suçludur falan diyemezsin yani. Bizim o devlet denen aygıtı halk otobüsüne dönüştürmemiz lazım. Halkın hepsinin bilinçli olması lazım” diye konuştu.
-“ISSIZ ADAMA BİR DAHA BAKSINLAR”-
Parti olarak en umutlu kesim olduklarını ve bütün dünyaya heyecan yaydıklarını söyleyen Demirtaş, “Şuanda dünkü saray fotoğraflarına, yalnız adama, ıssız adama bir daha baksınlar. Bence umut orda zaten. Biz ne kadar çoğuz kalabalığız. Düşünsenize ne kadar iç içeyiz. Ne kadar birbirimize bağlıyız. Allah korusun öyle olsaydı bir sarayda balkondan el sallayacak birbirimizi, halkımızı göremeyecek duruma gelseydik. Biz öyle değiliz. En umutlu kesimiz ve bütün dünyaya heyecan yayıyoruz şuanda. Bütün Ortadoğu’da ezilen toplumları, dünyadaki bütün ilericiler şuanda bizi izliyor. HDP başarırsa dünyada yeni bir dalga başlayabilir diyorlar. Bütün dünyada yeni bir dalga başlayabilir diyorlar. En umutlu olmamız gereken, zafere en yakın olduğumuz böyle bir dönemde kaos yaratmaya çalışıyorlar, umudumuzu kırmaya çalışıyorlar. Sakın böyle bir şeyin içine girmeyin” ifadelerini kullandı.
-“TEK BİR HİLE GÖRÜRSEK ANINDA MÜDAHALE ETME İMKANIMIZ VAR”-
Seçim güvenliği konusunda herkesin içinin rahat olması gerektiğini, seçim gününe kadar eksiklerin tamamlanacağını söyleyen Demirtaş şunları kaydetti:
“Müşahit eksiklerimizin olduğu çok az iller kaldı. Bugün yarın onları da tamamlayacağız. Genç arkadaşlarımıza sesleniyorum, gidin seçim günü sandıklarımıza sahip çıkın. Oylarımız çalınacak, verdiğimiz oylar boşuna gidecek gibi bir panik havasına sakın kapılmayın. Biz de kendimize göre ciddi tedbirler aldık. Bakın 7 Haziran bir örnektir. Evet ciddi oy çalma hazırlıkları yaptılar ama başaramadılar. Önemli ölçüde biz oylarımıza sahip çıktık ve sandıktan çıkmayı başardık. Bugün de hazırlığımız öyledir. Bütün sandık tutanakları akıllı telefonlar üzerinden merkezi bilgisayarımıza akacak. Tek bir hile görürsek anında müdahale etme imkanımız var.”
-“FUAT AVNİ AKP MERKEZİ TARAFINDAN YÖNETİLEN BİR HESAPTIR”-
Sosyal medya hesabı Fuat Avni'yi “provokatör” olarak nitelendiren Demirtaş, “Bu mecraya da kimse kafasını takmasın. Geriye dönüp baktığınızda Fuat Avni’nin AKP’ye çalıştığını çok daha iyi anlarsınız. Bu bir psikolojik savaş hesabıdır. Bu kesinlikle AKP merkezi tarafından yönetilen bir hesaptır. AKP karşıtı gibi gösterilmeye çalışılan bir hesaptır” dedi.
-“SAVAŞ DAYATTILAR, HESAPLARI TUTMADI”-
7 Haziran seçimlerinden sonra AKP'nin Türkiye’ye savaşı “dayattığını” savunan Demirtaş, “Çözüm sürecini buzdolabına konması itirafı AKP’nin tek başına iktidar olamaması sonrasında ortaya çıktı. Yeniden savaşı dayattılar ve savaşla birlikte HDP’nin itibar kaybedeceğini, Türkiye’nin batısında özellikle zor duruma düşeceğini hesapladılar. Öyle olunca HDP baraj altında kalacak ve AKP tek başına iktidar olacak. Hesapları tutmadı” diye konuştu.
-“MHP, AKP’NİN KOLTUK DEĞNEĞİDİR”-
AKP-MHP koalisyonunun kendilerini şaşırtmayacağını ve 7 Haziran’dan sonra bu koalisyonun Türkiye’yi yönettiğini savunan Demirtaş, “Şimdi AKP-MHP koalisyonu ihtimali diyorlar. Bunda korkulacak bir durum yok. Zaten şuanda AKP-MHP koalisyonu var. Yani bundan daha kötüsü ne olabilir ki? 7 Haziran’dan bu yana ülkeyi AKP-MHP koalisyonu yönetiyor. Meclis başkanlığı seçimlerinde öyle yaptılar mesela. Bizim sıkıştırdığımız noktalarda MHP AKP’ye atarak can simidi oldu. MHP, AKP’nin koltuk değneğidir. Seçimden sonra da işbirliği yapabilirler” ifadelerini kullandı.
-“KCK’NIN KALICI ATEŞKES İLAN ETMESİ ARTIK ZARURET”-
KCK’nın 10 Ekim’de ilan ettiği ateşkesin kalıcı olmasının artık bir zaruret olduğunu vurgulayan Demirtaş, “Tarihini kestiremiyorum tabi ki. Şu tarihte başlar, şu tarihte biter diye bir şey söyleyemiyorum. Ama bu savaşın çok uzun sürmeyeceğini, sürdürülemeyeceğini biliyoruz. Bu Türkiye açısından AKP açısından devam ettirilebileceği bir durum değil” dedi.
-“YÜZDE 14-15 ARASI OY ALACAĞIMIZI DÜŞÜNÜYORUM”-
1 Kasım ile yeni koalisyon hükümeti kuruluncaya kadar geçecek süreyi “kritik” olarak değerlendiren Demirtaş, “Geçici hükümet bu süreçte iş başında olacaktır. Dolayısıyla PYD’ye ve Rojava Kürdistanı’na dönük bir hamleyi ellerinde bulunan tezkereye dayanarak yaparlarsa bir oldubittiyle Suriye’de savaşa sokulabilir daha hükümet kurulmadan” ifadelerini kullandı.
HDP’nin 1 Kasım seçimlerinde oy oranına dair tahmini sorulan Demirtaş şunları kaydetti:
“Yani öyle görünüyor ki biz tek başımıza iktidar olamayacağız. Biraz daha güçlenip ondan sonra tek başımıza iktidar olalım. Ama yani 7 Haziran’ın en başarılı partisiydik. 1 Kasım’ın da öyle olacağız. Oylarını artırabilen, vekil sayısını artırabilen, bu kadar saldırıya rağmen ayakta kalarak kendini parlamentoya taşıyabilen bir parti olacağız. Bundan kuşkumuz yok. Yüzde 14-15 arası bir alacağımızı düşünüyorum. Yani kestirmek gerçekten çok zor. Araştırma şirketleri bile bunu tespit edemezken eğilimleri tam olarak tahmin etmek çok zor. Ama bizler sahadaki parti çalışmalarımızda oylarımızın artacağını görüyoruz."
-“2 KASIM SABAHI İLE BİRLİKTE YENİ BİR MÜCADELE DÖNEMİ BAŞLIYOR ARTIK”-
2 Kasım sabahı Türkiye’nin yeniden rahat bir nefes alacağını söyleyen Demirtaş, “7 Haziran akşamını herkes hatırlar. Nefes aldırmıştır Türkiye’ye. Türkiye diktatörlüğün kıyısından dönmüştür. Kabul etmediler hayır bir daha yapıyoruz dediler. 2 Kasım’da da yeni bir nefes alınacağını, rahat bir nefes alınacağını düşünüyorum. 1 Kasım geçince artık daha rahat bir şekilde geleceğimizin şekillenmeye başlayacağını göreceğiz. Çünkü geçen 6 ay bütün Türkiye toplumu açısından tam bir kâbustu. 2 Kasım sabahı ile birlikte yeni bir mücadele dönemi başlıyor artık. Direnince kazanılacağına olan inançla daha sıkı sarılacağız bu işe” dedi.
-“BU SEÇİM ÖLÜMLE ANILDI”-
Demirtaş, “Siz bu süreci nasıl hatırlayacaksınız?” sorusuna, “Bu süreci acıyla hatırlayacağını ifade ederek, “7 Haziran öncesi zorluklar yine vardı fakat bu kadar acı yoktu. Bu kadar sıcak cenazeler ortada değildi. Bu seçim ölümle anıldı. 2 Kasım’da zafer nasıl olursa olsun buruk olacak. 1 Kasım seçim hatırası bizim için acı kavramıyla özdeşleşmiş olacak” ifadeleriyle cevap verdi.