11'inci Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün başdanışmanı Ahmet Sever'in önceki gün satışa çıkan 'Abdullah Gül ile 12 Yıl' isimli kitabıyla ilgili detayları canlı yayında anlattı.

CNN Türk'ten Mirgün Cabas'a konuşan Sever, dönemin Cumhurbaşkanı Gül ile ilgili ilk sıkıntının Gezi olayları sırasında ortaya çıktığını belirtti. Sever, "Gül, Erdoğan'a mayınları temizlenmiş bir alan bıraktı." dedi.

Sever sözlerine şöyle devam etti;

"Abdullah Gül Cumhurbaşkanı olduğunda Başbakan nedeniyle büyük bir tepki vardı tüm sorunları o yaşadı. Asker, statüko bunlara ilave olarak 4 dosya vardı masasında bekleyen İran Irak tezkeresi, AB görüşme süreci. 2007'de Abdullah Gül'ün Cumhurbaşkanı olmasının önü kesilmeye çalışıldı 367 ile. Muhtıralar verildi ve seçime gidilmek zorunda kalındı. Cumhurbaşkanı oldu ama sorunlar bitmedi ki. Çift resepsiyonlar, Hayrinnüsa Gül'ün başörtüsüne olan takıntılar. Abdullah Gül ile Erdoğan'ın göreve başladığı törenleri hatırlayın birinde müthiş bir kutlama varken Abdullah Gül'ün karşılaması çok daha soğuk olmuştu hatta Necdet Sezer makamından bile inmemişti."

"ERDOĞAN GÜL'E YAPILAN SALDIRILAR İÇİN UYARMADI"

Cabas'ın "Erdoğan Abdullah Gül ile hep kardeşlik hukuku olduğunu söyledi ama Gül hep zararlı çıktı sanki" sorusuna Sever, "Evet ben bir röportaj vermiştim o dönem. Cumhurbaşkanının çevresinden Gül'e sürekli bir saldırı oldu ve Erdoğan uyarmadı. Kimse üslubuna dikkat etsin demedi. Ne zamanki ben haksızlıkları dile getirmek için röportaj verdim ben fitne başı oldum. Aralarına nifak tohumları eken oldum." dedi. Sever, kitabıyla ilgili "Tepkiler var, Hakeret de küfür de övgü de var. " dedi.

"BOMBALARLA İŞİM OLMAZ"

Sever, kitabına 'bomba' diyen AKP Milletvekili Şamil Tayyar içinse, "Benim bombalarla işim olmaz, bir kitabı bombayla özdeşleştirmek hoş değil, doğru değil. Benzetme babında bile olsa çok yakışıksız" ifadelerini kullandı.

"GÜL 'YAZMA' DEDİ"

Sever, "Ben bu kitabı kendi irademle kendim yazmaya karar verdim. Sayın Gül'ün en ufak bir müdahalesi yok. Kitabın yazma fikri tamamen bana ait. Kendisiyle bunu görüştüm, bana yazma demedi; katkı da vermedi.  Ama mesafeli durdu. Hatta yazmasam daha mutlu olacaktı." dedi.