Çağın en korkutan ve maalesef en sık rastlanan hastalıklarından kanserden korunmak için, besinleri kullanarak kendinize nasıl bir savunma mekanizması hazırlayabileceğinizi biliyor musunuz?
Yaşam tarzımız ve aldığımız besinler kansere karşı en büyük savunma silahlarımızdır. FitWell Beslenme Koçu ve Milli Takımlar Beslenme Uzmanı Cenk Özyılmaz, “Çağımızın en korkulu hastalığı olan kansere karşı önlem almak, hastalıkla savaşmaktan daha kolaydır.
Çevremizde sağlıksız beslenme için uyarıcılar, hava kirliliği, stres, fiziksel aktivite yapmamıza engel olan otomobiller ve zaman darlığı gibi faktörler varken, vücudumuzun tepki göstermesi beklenen bir şeydir. Özellikle ailenizde kanser geçmişi varsa mutlaka sizin de beslenmenize, yaşam tarzınıza dikkat etmeniz gerekir" diyor.
Özyılmaz şöyle devam ediyor: "Çalışmalar sonucu doğru yaşam tarzı ve diyetle kanser oluşum riskinin yüzde 30-40 oranında düşürülebileceğini kanıtlanmıştır. Etkinliği bilimsel olarak kanıtlamış bazı besinleri tüketmeyi sağlıklı ve dengeli beslenme programınıza yerleştirerek, fiziksel aktivite yaparak ve yüzünüzde kaybolmayan gülümsemeyle bunu sağlayabilirsiniz."
Özellikle ailenizde kanser geçmişi varsa mutlaka sizin de beslenmenize, yaşam tarzınıza dikkat etmeniz gerekir" diyor. Özyılmaz şöyle devam ediyor:
"Çalışmalar sonucu doğru yaşam tarzı ve diyetle kanser oluşum riskinin yüzde 30-40 oranında düşürülebileceğini kanıtlanmıştır. Etkinliği bilimsel olarak kanıtlamış bazı besinleri tüketmeyi sağlıklı ve dengeli beslenme programınıza yerleştirerek, fiziksel aktivite yaparak ve yüzünüzde kaybolmayan gülümsemeyle bunu sağlayabilirsiniz."
KANSER NEDİR?
Beslenme koçu Cenk Özyılmaz (üstteki fotoğraf) kanserin tanımını şu şekilde yapıyor:
"Kanser vücudumuzdaki hücrelerin kontrolsüz çoğalması ve yayılmasıdır. Bu kontrolsüz çoğalma, hücrelere hasar vererek yapısının değişmesine, fonksiyonlarının bozulmasına neden olan serbest radikallerin vücutta artışıyla meydana gelir. Peki, vücudumuz için tehdit oluşturan bu düşmanları nasıl yok edebiliriz?
İşte bu konuda en güçlü silahımız antioksidanlardır! Antioksidanlar, vücutta serbest radikaller ile savaşarak vücudumuzu kanserden koruma görevini üstlenir.
Vücudumuzu hastalıklardan adeta bir kalkan gibi koruyabilmek için bağışıklık sistemimizi güçlendirmemiz gerekir. Bu güçlendirme için ise antioksidan kaynakları olan; A, C, E vitaminlerini içeren sebze ve meyveler, lif açısından zengin, selenyum minerali, omega-3 yağ asidi ve polifenol içeren besinler tüketilmelidir."
Cenk Özyılmaz'ın bilimsel araştırmalar dahilinde önerdiği kanser karşıtı besinler ise şu şekilde:
1. Sarımsak: Araştırmalar tarafından özofagus, mide ve kolon gibi sindirim organlarını kansere karşı koruduğu bulunmuştur. Dünya Sağlık Örgütü’nün önerilerine göre her gün bir diş taze sarımsak tüketilmelidir. Ancak önerilen bu miktardan fazla tüketiminde alerji, ishal, tansiyon düşüklüğü gibi bazı rahatsızlıklara neden olabilir.
2. Soğan: Bağışıklık sitemini güçlendiren soğan, allisin ve sülfür içerikleriyle mide ve bağırsak kanserine karşı koruyucudur.
3. Orman meyveleri: Meme, kolon, prostat, akciğer ve diğer kanser türlerinde kanserli hücrelerin büyümesini ve yayılmasını engellerler. Kemik iliğini harekete geçirir, immün sistemini güçlendirir, tümörlerin erimesine neden olurlar. Günde 1 avuç yaban mersini, böğürtlen, çilek gibi meyveleri tüketebilirsiniz.
4. Üzüm: Resveratrolden zengin olan bu meyve kansere karşı koruyucu besinlerin başında gelir ve kanserli hücre oluşumunu ve yayılmasını engeller. Bilimsel çalışmalar tarafından üzüm ve üzüm bazlı ürünlerin çeşitli antikanser ajanların mükemmel kaynakları olduğunu ve onların düzenli tüketilmesi gerektiğini söylemektedir.
5. Yeşil çay: Kateşin adı verilen bir grup kimyasaldan yüksek oranda içermesiyle kanser hücrelerinin gelişmesini bloke ettiği ve azalttığı gösterilmiştir. Hazırlanma şekli nedeniyle siyah çaya oranla 3-10 kat daha fazla kateşin içerir ve daha etkilidir. Kolesterol düşürücü, insan ömrünü uzatıcı ve sağlığa faydalı pek çok etkisiyle mükemmel bir içecektir. Günde 2-3 fincan tüketebilirsiniz.
6. Zerdeçal: Akciğer, kolon, karaciğer, mide, meme, beyin gibi pek çok kanserde tümörlü hücrelerin büyümesini engellediği kanıtlanmıştır. Kanser tedavisi sürecinde kemoterapi ilaçlarının etkilerini de artırdığı söylenmektedir. Yapısındaki kurkuminin sayesinde kanser hücreleriyle savaşan ve Alzheimer, sedef gibi pek çok hastalıkla savaşmada etkisi olduğu bilinen zerdeçalı yemeklerinizde baharat olarak kullanmaya başlayabilirsiniz.
7. Brokoli: Kolon, prostat, rektum, mide, meme ve akciğer kanserleri riskinde belirgin ölçüde azalma sağladığı ortaya konulmuştur.
8. Kara Lahana: Son yılların en dikkat çeken sebzelerindendir. Bilim adamları tarafından yapılan araştırma sonuçlarına göre kanserojen toksinlerin vücuttan atılmasını sağlamaktadır.
9. Domates: Pankreas, kadınlarda meme ve erkeklerde prostat kanserlerini önlediği bilinen domates, içeriğindeki likopen sayesinde bunu yapmaktadır. C vitamininden zengin olmasıyla bağışıklık sistemini de güçlendiren domates mevsiminde bol miktarda tüketilmelidir. Salça ve konserve yaparak kışın da tüketebilirsiniz.
10. Yeşil yapraklı sebzeler: Kanser karşıtı etkisi Amerikan Kanser Araştırma Enstitüsü tarafından desteklenmiştir. Zengin lif içeriğiyle barsak kanserini önlemektedirler. Beta karoten, lutein ve antioksidanları bolca içeren marul, ıspanak, roka gibi sebzeleri sofranızdan eksik etmemelisiniz.
11. Tam tahıllar: Kolerektal kanser riskini azaltan lif ve antioksidanlarca zengin bileşenler içerir. Kanserojenlerin vücuttan atılmasına yardım ederler.
12. Baklagiller: Tam tahıllarda olduğu gibi zengin lif ve antioksidan içeriğiyle kansere karşı tüketmemiz gereken önemli besinlerdendir. Haftada 2-3 kere mutlaka kurubaklagil tüketmelisiniz.
13. Zeytinyağı: Akdeniz diyetinin en önemli ögesi olan zeytinyağı, antioksidan E vitamini açısından zengindir. Kolesterolü düşürür, kalp krizi, felç, kanser ve erken yaşlanmaya karşı koruyucu etkiye sahiptir.
14. Yağlı balıklar: Balıkla birlikte alınan Omega-3 yağ asitlerinin kanserli doku oluşumunu sağlayan enzimi baskıladığı ve bu sayede kanser riskini azalttığı düşünülmektedir. Haftada en az 2 kez somon, mezgit, sardalye, uskumru gibi derin su balıkları tüketimiyle bu etkilerden faydalanılabildiği belirtilmektedir.
15. Yağlı tohumlar: Kalp krizine karşı koruyucu olan E vitamini açısından zengin besinlerdir. Her gün yenilen bir avuç fındık kansere karşı koruyucu olduğu belirtilmiştir.
Kaynak: Radikal