AİHM'den cinsiyet değiştirmeye izin vermeyen Türkiye'yi 7 bin 500 euro tazminata mahkum etti.
1981 yılında kadın olarak dünyaya gelen Y.Y., 2005 yılında cinsiyet değiştirmek için mahkemeye başvurdu.
CİNSİYET DEĞİŞTİRME TALEBİMİ REDDETTİ
Mahkemede, Türk Medeni Kanunu'nun 40'ıncı maddesindeki 'üreme yeteneğinden sürekli biçimde yoksun bulunmak' şartını taşımadığı gerekçesiyle Y.Y.'nin cinsiyet değiştirme talebini reddetti. Bunun üzerine Mersin Barosu'nun desteğiyle Y.Y., konuyu AİHM'e taşıdı.
AİHM'de dava görülürken 5 Mart 2013'de yeniden yerel mahkemeye başvuran Y.Y.'ye bu kez istenen ameliyata izin verildi. İlk mahkeme kararı ile ilgili AİHM'de 2 gün önce verilen kararda da oy birliğiyle Türkiye'nin başvurucu Y.Y.'ye 7 bin 500 euro manevi tazminat cezası ödemesine hükmedip talebinin yerine getirilmesi görüşünü belirtti.
10 YIL SÜREN DAVA
Davayı AİHM'e taşıyan ve sürecin 10 yılda tamamlandığını kaydeden Mersin Barosu İnsan Hakları Merkezi Başkanı Avukat Ali Nezhet Bozlu, AİHM tarafından verilen kararda Türkiye'deki mevzuatın ihtiyaca cevap verip verilmediğinin tartışıldığını söyledi.
Türk Medeni Kanunu'nun 40'ıncı maddesi konusunda detayları paylaşan Bozlu, şunları söyledi:
"Başvurucu 2005 yılında mahkemeden izin istedi. Tüm koşulları yerine getiren Y.Y. 40'ıncı maddede yer alan üreme yeteneğinden yoksun değildi. Bu nedenle yerel mahkeme onay vermedi. Yargıtay onayladı ve karar düzeltme talepleri reddedildi. Dosya önüme gelince, 40'ıncı maddenin ihtiyaçlara cevap vermediğini, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 8'inci maddesi olan aile ve özel hayata saygı hakkına aykırı olduğu için Avrupa Mahkemesi'ne taşıdım. Anayasanın 90'ıncı madde son cümlesinde, Uluslararası İnsan Hakları Sözleşmesi ile kanunların çelişmesi halinde temel hak ve özgürlüklere ilişkin sözleşmeler uygulanır maddesi var. Buradan kaynaklı olarak başvuru yaptık."
ÖN ŞART KOYMAK YOK
AİHM tarafından verilen kararın 40'ıncı maddede değişiklik yapılmasına neden olacağını umduklarını kaydeden Ali Nezhet Bozlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"AİHM'de yargılama başladığında başvurucu artık yaşamanın kendisi için dayanılmaz haline geldiğini ve yaşamına son vermeyi düşündüğünü söylüyordu. Bunun üzerine 2013 yılında bir daha yerel mahkemede şansımızı denedik, başvuru yaptık. Bu kez dava üreme yeteneğinden hala yoksun olmamasına rağmen hızlıca kabul edildi.
Avrupa Mahkemesi önünde yürüttüğümüz davada hükümet mağduriyetin ortadan kalktığını ve artık davanın düşürülmesi gerektiğini söyledi. Ancak AİHM 2 gün önce verdiği kararda sadece ihlal kararı ile yetinmedi ve Türk hükümetinin savunmalarını anlaşılmaz bulduğunu söyledi.
40'INCI MADDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA SEBEBİYET VERİR
Transseksüellerin kişisel gelişimi, fiziki ve ahlaki güvenliği hakkının toplumdaki diğer bireyler kadar tam olduğunu söyledi. Bir bireyin kendi cinsiyet tanımının kendisine bırakılması gerektiğini söyledi. Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nin ön şart aramama çağrısı yaptığını söyledi.
Size başvuran şahıslara ne cerrahi anlamda ne de hormon tedavisi anlamında ön şart koyulmasını kabul etmiyoruz şeklinde çağrı vardı. Umarım bu dava 40'ıncı maddede değişiklik yapılmasına sebebiyet verir."
AİHM'in oy birliğiyle aldığı karar, Türk Medeni Kanunu'nun cinsiyet değişikliğiyle ilgili 40'ıncı maddesindeki 'üreme yeteneğinden yoksun olunduğunu kanıtlama' zorunluluğunu tartışmaya açarken, çıkan ilk karar gereği Türk hükümeti davacıya manevi tazminat olarak 7 bin 500 Euro ödeyecek.