İstanbul’da, dolandırıcılıktan yargılanan Hakan Şimşek adlı kişi, yargılandığı mahkemenin hakimi Tamer Akgökçe’ye, “Siz Pensilvanya’nın hakimisiniz. Başbakan sizin hakkınızdan gelecek” dedi ve ardından HSYK’ya şikayette bulundu.

Şikayeti dikkate alan HSYK ön inceleme başlatıp Şimşek’in ifadesini aldı. HSYK’nın inceleme başlatmasından cesaret alan Şimşek de aynı gerekçeyle reddi hakim istedi.

Talep, terör suçlarına bakmakla görevlendirilen mahkeme tarafından kabul edilince Hakim Akgökçe dosyadan el çektirildi. Halen Yargıçlar Sendikası başkan yardımcısı ve YARSAV’ın yönetim kurulu üyesi olan, kendisini ‘sosyalist’ olarak tanımlayan Hakim Akgökçe,  “Bu paralel meselesi, cadı avına dönüştü. F Tipi kavramını çıkartanlardan biriyim. Bu suçlamayı trajikomik buluyorum” dedi.

ZANLI ŞİKAYETTE BULUNDU, HSYK HAREKETE GEÇTİ 

Kadıköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı iddianameye göre 2010 yılında yaşanan dolandırıcılık olayı şöyle gerçekleşti:

Bugün 29 yaşında olan Hakan Şimşek, tanışmış olduğu Kerimhan Çelik adlı kişiye kendisini ‘gümrük aracısı’ olarak tanıttı. Ardından Şimşek, kendisine “Birikmiş param var, iş yapmak istiyorum” diyen Çelik’in parasını aldı.

Fakat iddiaya göre Çelik, bir daha Şimşek’e ulaşamadı. Bunun üzerine Çelik’in hakkında Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 157. maddesi gereğince ‘dolandırıcılık’ suçundan dava açıldı.

BİR BAŞKA SUÇTAN CEZAEVİNDE OLDUĞU ORTAYA ÇIKTI

Bu arada kayıplara karışan Çelik’e dört yıl boyunca ulaşılamadı. Dört yılın sonunda Şimşek’in bir başka suçtan cezaevinde olduğu ortaya çıktı. Bunun üzerine ifadesi alınmak üzere 29 Nisan 2014’te, dolandırıcılık davasının görüldüğü İstanbul Anadolu 31. Asliye Ceza Mahkemesi’ne getirildi.

Hakkındaki iddiaları reddeden Şimşek, Hakim Tamer Akgökçe’ye yönelik olarak, “Siz Pensilvanya’nın hakimisiniz. Başbakan sizin hakkınızdan gelecek” dedi. Şimşek bir adım daha atarak, HSYK’ya şikayette bulundu. Ön inceleme başlatan HSYK, olayı incelemesi için Anadolu 8. Ağır Ceza Mahkemesi’ni atadı.

Mahkeme 27 Mart 2015’te Şimşek’in ifadesini aldı. Şimşek ön inceleme işleminden yola çıkarak, 28 Nisan 2015’te 31. Asliye Ceza Mahkemesi’nde reddi hakim talep etti. Talebinde, “Davam ile ilgili tarafsız olamayacağınızdan dolayı adil yargılama hususunda reddi hakim talebinde bulunur, başka bir hakim tarafından yargılamaya devam olunmasını arz ederim” dedi.

Dilekçeyi işleme koyan Hakim Akgökçe, karşı görüşünde, talebin usul ve esastan reddini istedi. Akgökçe’ye göre, hem reddi hakim süresi geçmişti, hem de böylesi bir talep tabii hakimlik ilkesine aykırıydı. Evrak, “Anayasa’ya karşı işlenmiş suçlara” bakmakla yetkilendirilen Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ne geldi. Mahkeme de 18 Mayıs’ta oy birliğiyle reddi hakim istemini kabul etti ve davaya bakması için 30. Asliye Ceza Mahkemesi hakimini görevlendirdi.

‘NE PARALELİ, SOSYALİSTİM’

“Paralel” olduğu gerekçesiyle davadan el çektirilen Hakim Akgökçe, halen Yargıçlar Sendikası’nın başkan yardımcılığını ve YARSAV’ın yönetim kurulu üyeliğini yapıyor.

Akgökçe hakkında şikayette bulunan kişinin sadece dolandırıcılıktan değil, yaralama ve emniyeti suistimal gibi suçlardan da sabıkalı olduğunu; ifadeleri arasındaki çelişkinin ortaya çıktığını anladığı için bu suçlamada bulunduğunu belirtiyor.

Akgökçe, reddi hakim isteminin hem usule, hem de esasa aykırılık içerdiğini anlatarak, “Bu bir kere tabi hakimlik ilkesine aykırıdır.

Bu yol kabul edilirse her hakim çekilmek zorunda bırakılır. Artık ‘paralel’ denildiği anda akan sular duruyor. Hakim, ‘HSYK da incelediğine göre ben bunu emir telakki ederim’ diyor. ‘Bu adam dolandırıcı da olsa önünü açarım’ diyor” diye konuştu. Kendisini sosyalist olarak tanımladığını anlatan Akgökçe, şöyle devam ediyor:

“Bu paralel meselesi, cadı avına dönüştü. Hukuksal kaygılarla hareket edilmiyor. ‘Nereye giderse gitsin, bize bulaşmasın’ deniyor. İnsanlar taciz edilsin, maddi manevi yıpransın...

Ben 2010 yılında YARSAV’ın HSYK adayıydım. F Tipi kavramını çıkartanlardan biriyim. Yargıçlar Sendikası’nın siyasetinin belirlenmesinde on kişiden biriyim. Bu suçlamayı trajikomik buluyorum, elimin tersiyle itiyorum.”

Kaynak: İsmail Saymaz | Radikal