Gökhan Töre'nin Şişli'de bir barda karıştığı silahlı kavga sonrası asliye ceza mahkemesinde açılan dava 'olası kasıtla öldürmeye teşebbüs' suçunu içerdiği gerekçesiyle ağır ceza mahkemesine yollandı.
Gökhan Töre ve arkadaşlarının, 21 Nisan 2014’te Şişli’de bir barda, silahla havaya ateş edilmesi üzerine tavandan seken kurşunlarla yaralanmaları yargıya taşındı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Genel Soruşturma Bürosu Savcılarından Zeynel Sarıbuğa’nın hazırladığı iddianamede, saat 05.40 sıralarında Şişli’deki bir barda bulunan sanık Korhan Bahadır’ın, kimliği belirlenemeyen bazı kişilerle anlaşılmayan nedenle tartıştığı ve mekan içinde havaya 2 el ateş ettiği belirtildi. İddianamede, bu sırada aynı mekanda şüpheliyle herhangi bir ilişkileri olmayan mağdurlar Gökhan Töre, Taner Yalçın, Mahir Arslan, Hüseyin Kanat, Burkay İsen ve Kadircan İpekçi’nin de bulunduğu aktarıldı.
Mağdurların tavandan parçalanıp seken mermi çekirdeğinden yaralandıkları anlatılan iddianamede, olay yerinden kaçan Bahadır’ın henüz yakalanamadığı kaydedildi. İddianamede, olaydan sonra Bahadır’a ait silahı polise teslim eden ve bu kişinin şoförü olduğunu söyleyen sanık Hasan Kutlu’nun ifadesinde, “silahı sonradan arabaya binen bir şahsın kendisine verdiği” beyanında bulunduğu belirtilerek, “Kutlu’nun, Korhan Bahadır’ı suçtan kurtarmak amacıyla ‘yalancı tanıklık’ yaptığı kanaatine varılmıştır” denildi.
“ŞÜPHELİ MERMİLERİN SEKECEĞİNİ ÖNGÖRMELİYDİ”
Tavandan seken mermilerle mağdurlardan Arslan, İsen, Kanat ve Yalçın’ın basit şekilde yaralandıkları, İpekçi ve Töre’nin yaralanmasının ise basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde hafif nitelikte olmadığını kaydedilen iddianamede, şikayetçilerin, “kimin ateş ettiğini görmedikleri ve olayın ne olduğunu bilmedikleri” yönünde beyanda bulunduğu anlatıldı.
Şikayetçilerle herhangi bir sorun yaşamayan ve onlara yönelik bir eylemi olmayan sanığın, kapalı mekanda, sert tavana doğru ateş etmeden, mermilerinin sekerek kalabalık ortamda birilerine isabet edeceğini öngörmesi gerektiği vurgulanan iddianamede, sanıklardan Korhan Bahadır’ın 2 kez “silahla kasten yaralama” suçundan 1,5 yıl ile 4,5 yıl, 4 kez “silahla kasten basit şekilde yaralama” suçundan 1 yıl ile 3 yıl ve “ruhsatsız silah bulundurmak” suçundan da 1 yıl ile 3 yıl arasında olmak üzere toplam 3,5 yıl ile 10,5 yıl, diğer şüpheli Hasan Kutlu’nun ise “yalan tanıklık” suçundan 1 yıl ile 3 yıl arasında değişen oranlarda hapis cezasına çarptırılması talep edildi.
“EYLEM AĞIR CEZALIK”
İddianameyi kabul eden İstanbul 30. Asliye Ceza Mahkemesi, dosyaya ilişkin kararında, “Sanık Bahadır’ın, çok sayıda kişinin bulunduğu sırada kapalı bir eğlence mekanında etrafa gelişigüzel ateş ettiği ve bu eylemi sonucunda içerideki kişilerin hayatını kaybedebileceğini öngörmesi gerektiği” kaydedildi. Eylemin, “olası kastla yaralama” suçunu değil, “olası kastla öldürmeye teşebbüs” suçunu oluşturma ihtimali bulunduğu belirtilen kararda, bu suçu yargılama yetkisinin ağır ceza mahkemelerinde olduğuna dikkati çekildi. “Yalan tanıklık” suçundan sanık Hasan Kutlu hakkındaki davanın da usul ekonomisi gereği aynı mahkemede görülmesi gerektiği belirtilen kararda, görevsizlik kararı verildiği aktarıldı. Dosyaya ilişkin itirazlar da karara bağlandı. Dosya, UYAP üzerinden İstanbul ağır ceza mahkemelerinden birisine gönderilecek. Sanık Korhan Bahadır 20 yıldan 25 yıla kadar hapis istemiyle hakim karşısına çıkacak.