TCDD soruşturmasından ayrılan ‘yatak odalı rüşvet’ davası sanığı Aydın’dan ilginç savunma: Ağabey iç huzurumuzu bir sağlayalım.
Eski TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman’ın arasında bulunduğu 52 kişi hakkında takipsizlik kararı verilen TCDD soruşturmasından ayrılarak rüşvet suçundan “yatak odalı rüşvet” davasına çevrilen davada 5 kişinin yargılanmasına dün başlandı.
"NAMAZA BAŞLAYALIM"
Mahkeme başkanı Bahattin Özbaş, sanıklardan TCDD Yol Dairesi’nde mühendis olarak çalışan Erbay Aydın’a, “Namaza başlayalım” diyen bir arkadaşına “Olur ağabey, iç huzurumuzu bir sağlayalım da” ifadesiyle “rüşvet”i mi kastedip kastetmediğini sordu.
Erbay ise bunun manevi anlamda söylediğini iddia etti. TCDD yöneticisine “rüşvet” olarak yatak odası takımı verme girişiminde bulunan ve milyonlarca lira mal varlığına sahip sanık Hikmet Kızılca’nın “param yoktu”, “Bende cimrilik var” demesi şaşkınlık yarattı.
TCDD’deki rüşvet iddialarıyla ilgili Ankara 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan davanın duruşmasında tutuksuz 5 sanığın savunması alındı.
Nursoy İnşaat İdari İşler Koordinatörü Hikmet Kızılca’dan, yeni evi için “rüşvet” olarak yatak odası takımı istemekle suçlanan eski TCDD Limanlar Daire Başkan Yardımcısı Şükrü Çelikyürek, olayın şakalaşma olduğunu iddia etti.
Aylık gelirinin 150 bin TL olduğunu söyleyen sanık Hikmet Kızılca ise yatak odası aldığı yönündeki suçlamaya karşı yaptığı savunmada, “Şükrü, benim çocukluk arkadaşım ve samimi arkadaşımdır. İddianamede benim ekonomik durumum bu şekilde hediye olarak yatak odası almaya yeterli olmadığı yazılı ise de mal varlığım bunun aksini kanıtlamaktır.
Benim sadece Ankara’da 4 tane Özsüt pastanelerim vardır. Ben bir yatak odası takımı almayacak kadar fakir miyim” dedi.
ÇELİŞKİ YAKALANDI
Araya giren mahkeme üyesi hâkim Nihat Varol, “Soruşturma aşamasında durumum iyi olmadığı için yatak odası takımı alamadım’ şeklinde ifade vermişsin, şimdi ise mal varlığım var diyorsun” diyerek ifadenin çelişkili olduğunu söyledi. Sanık Kızılca ise “Olay tarihi olan 2012’de durumum iyi değildi. Maddi varlığım vardı ama telefon konuşması yaptığım sırada nakit param yoktu” diyerek durumu düzeltmeye çalıştı.
Kızılca’nın cebinden 100 TL çıkartarak şu an bile yanında fazla para olmadığını anlatmaya çalışması üzerine Mahkeme başkanı Bahattin Özbaş, “Senden para istemiyoruz” diye tepki gösterdi.
Hikmet Kızılca, mahkemede mal varlığını ise şöyle açıkladı:
Aylık gelir 150 bin TL, 1.200.000 değerinde ev, 500 bin değerinde ev, 500 bin değerinde dükkân, 1 milyon TL değerinde arsa, 1 milyon değerinde ev, 15 milyon değerinde 30 tane yarış atı, 900 bin Avro değerinde yat, Sapanca’da 500 bin değerinde arsa, Tatvan’da değeri 1 milyon değerinde 3 dükkân, 500 bin değerinde 2 daire, 10 milyon değerinde 350 bin dönümlük arsa, 350 bin değerinde araba.
TCDD Yol Dairesi’nde mühendis olarak çalışan Erbay Aydın ise METSE Yapı Limidet Şirketi yetkilisi Serdar Işıldak’tan bir alışveriş merkezinde 50 bin TL rüşvet almakla suçlamasından ötürü savunmasını yaptı.
Işıldak’tan rüşvet almadığını iddia eden Aydın, “Eşimin çantasında olduğu tespit edilen 50 bin TL para, birikimlerimiz sonucu elde ettiğimiz altınları bir kuyumcuda bozdurarak temin edilmiştir” dedi.
Diğer sanıklar da rüşvet alma verme suçlamalarını reddetti. Duruşma, ertelendi.
Kaynak: Cumhuriyet / Alican Uludağ