KARŞI GAZETE | ANKARA 

Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Çiler Dursun’un, kadına yönelik şiddetin önlenmesi için kurulan Meclis Araştırma komisyonunda yaptığı sunum, dikkat çekti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın miting meydanında, Berkin Elvan'ın annesi ve gazeteci Amberin Zaman'ı yuhalatmasına atıfta bulunan Dursun, siyasilerin de 'dilini’ değiştirmesi gerektiğini söyledi. Dursun'un sözlerine AKP'li İsmet Uçma itiraz edince, komisyonda üslup tartışması yaşandı. O anlar, tutanaklara şöyle yansıdı:

KADINA ŞİDDET YÜZDE 1400 ARTTI

Kadına yönelik şiddet sayısal olarak artmıştır ve yüzde 1400’dür bu artış. Yani, böyle sayıların olmadığı ya da rakamların tespit edilemediği doğru değildir.

...Çok büyük bir rakam gibi görünebilir, bunu indirseniz indirseniz ne kadara indirebilirsiniz geçmişteki kayıtsız vakaları da göz önüne aldığınız zaman? Dolayısıyla, bunun ifade edilmesi, medyada temsil edilerek karşılığını bulması kaçınılmaz bir sorundur. 

"MEDYA ŞİDDETİ GÖSTERMESİN; ŞİDDET BİTER”  DEMEK YAKIŞIKSIZ VE GEÇERSİZ

Yani, burada, medyanın, bu tür kadına yönelik herhangi bir biçimde şiddeti temsil etmediği zaman sorunun ortadan kalkacağı ya da daha az görünür olduğunda çözüleceği gibi  varsayımların tamamı son derece muhafazakâr, yersiz, yakışıksız, geçersiz varsayımlardır.  

... Kadına yönelik sembolik  şiddetin üstesinden nasıl geleceğimizi konuşmamız gerekiyor. Kadına yönelik sembolik şiddetin üstesinden gelebilmemiz için de başta bu toplumun bütün siyasi figürleri, en tepeden en aşağıya kadar ve bu salondaki herkesi de dâhil ederek söylüyorum, kadınlara  yönelik herhangi bir ifadeyi medyanın, kamuoyunun gözü önünde dile getirdikleri zaman 3  kere düşünmeleri lazım. Bir miting alanında herhangi bir siyasi amaçla veyahut da amaçsız bir biçimde bir anneyi, bir kadını toplulukların kendi insafına bırakacak şekilde yuhalatıyorsa yapmaması lazım. Din adamlarının, siyasilerin, bürokratların, teknokratların, hiç kimsenin kadınları fıtratıydı, şuydu, buydu, bununla ilgili yerli yersiz, geçersiz, geçerliliği tartışılabilir açıklamalarının medyada domine edilir biçimde yer almaması lazım. Medyanın bu açıklamaları gözardı etmesi ve hiç vermemesi lazım, açık söylüyorum.  

İSMET UÇMA (İstanbul) – O sizin kanaatiniz. 

ANKARA ÜNİVERSİTESİ İLETİŞİM FAKÜLTESİ ÖĞRETİM ÜYESİ PROF. DR. ÇİLER DURSUN – Benim kanaatim değil, bilimsel olarak bu böyledir. Bununla ilgili araştırmalar… 

İSMET UÇMA (İstanbul) – Böyle yapmayalım Hocam.  

ANKARA ÜNİVERSİTESİ İLETİŞİM FAKÜLTESİ ÖĞRETİM ÜYESİ PROF. DR. ÇİLER DURSUN – Müsaade eder misiniz? Ben çok bekledim, lütfen… 

AYŞE NEDRET AKOVA (Balıkesir) – Biz dinlemek istiyoruz.  

ANKARA ÜNİVERSİTESİ İLETİŞİM FAKÜLTESİ ÖĞRETİM ÜYESİ PROF. DR. ÇİLER DURSUN – Şimdi, “sembolik şiddet” diye bir kavram var. Sembolik şiddet, sosyolojide çok geçerli, çok yaygın… 

İSMET UÇMA (İstanbul) – Biz konuştuk ayrıca sembolik şiddeti falan, konuştuk. 

AYŞE NEDRET AKOVA (Balıkesir) – Ama kusura bakmayın, biz de dinlemek istiyoruz, Komisyon üyeleri olarak.  

ANKARA ÜNİVERSİTESİ İLETİŞİM FAKÜLTESİ ÖĞRETİM ÜYESİ PROF. DR. ÇİLER DURSUN – Sembolik şiddet, anlam üretimiyle ilgilidir.  

BAŞKAN – Hocam bir dakika, lütfen, rica ediyorum… 

ANKARA ÜNİVERSİTESİ İLETİŞİM FAKÜLTESİ ÖĞRETİM ÜYESİ PROF. DR. ÇİLER DURSUN – Buyurun. 

BAŞKAN – Karşılıklı konuşmak bize bir şey getirmiyor. 

ANKARA ÜNİVERSİTESİ İLETİŞİM FAKÜLTESİ ÖĞRETİM ÜYESİ PROF. DR. ÇİLER DURSUN – Benim sözüm kesilecekse ben konuşmayayım. 

BAŞKAN – İki: Konuşmacının insicamını bozmayalım, notlarımızı alalım. Muhtemelen herkesi itirazları olacaktır ve itirazları bilahare iletiriz. Buyurun. 

ANKARA ÜNİVERSİTESİ İLETİŞİM FAKÜLTESİ ÖĞRETİM ÜYESİ PROF. DR. ÇİLER DURSUN – Çok teşekkür ederim. Yani, şu ana kadar öyle oldu, şimdi böyle olunca  ben bocalıyorum. Bunu yaparsanız ben devam edemem, Komisyondan ayrılmak durumunda kalırım.

BAŞKAN – Hocam, bu şekilde bir iletişim de doğru oluyor mu bilmiyorum. Şöyle: Bu masanın etrafındaki herkes bunun bir sorun kabul ediyor ve çözüm için burada. Birbirimizin karşısı ya da hasmı değiliz, birlikte hareket ediyoruz. İncitici bir dil olmaması gerekiyor. Yani, mesela, “O zaman ben Komisyondan ayrılırım.” lafınıza üzüldüm.  

ANKARA ÜNİVERSİTESİ İLETİŞİM FAKÜLTESİ ÖĞRETİM ÜYESİ PROF. DR. ÇİLER DURSUN – Ama bakın, burada başka bir şey yapılmasın, ben çok çok dayanaklı  şeyler söylüyorum burada.  

BAŞKAN – Bakın, ben buna üzüldüm. Bugüne kadar bu Komisyona çok konuk geldi, çok ciddi tartışmalar oldu, hiç böyle bir şey duymadık, üzüldüm. Rica ediyorum.  

ANKARA ÜNİVERSİTESİ İLETİŞİM FAKÜLTESİ ÖĞRETİM ÜYESİ PROF. DR. ÇİLER DURSUN – Peki, sizi üzmemek adına… Sözü kesildi mi onu bilmiyorum.  

BAŞKAN – Oldu, ben girdim araya, rica ettim. Olur, olur, bunlar olur ama kesmeyelim, birbirimizi dinleyelim. 

CANDAN YÜCEER (Tekirdağ) – Ama şimdi “Dilini değiştir.” diye sunumda bir dahlimiz olmadı. Ha, “Böyle mi?” diye soru ya da interaktif bir şekilde oldu ama böyle bir üslup olmadı bugüne kadar.  


Burcu Oral Evren | KARSİGAZETE.COM