‘Seçim güvenliğinin esas tehdidi Cumhurbaşkanı’

TESAV Başkanı Erol Tuncer, seçimlerde yaşanabilecek usulsüzlüklerin muhalefet partilerinin ‘’tutanaklara hakim’’ olması ile engellenebileceğini söyledi.
Toplumsal, Ekonomik Siyasal Araştırmalar Vakfı (TESAV) Başkanı Erol Tuncer, seçimlerde yaşanabilecek usulsüzlüklerin muhalefet partilerinin ‘’tutanaklara hakim’’ olması ile engellenebileceğini ancak seçim güvenliğini esas tehdit eden unsurun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yürüttüğü kampanya olduğunu ifade etti.

Her seçimde tartışılan ancak YSK Başkanı Sadi Güven’e bile siyasi partilere ‘’sandıklara sahip çıkın’’ çağrısı yaptıracak kadar bu seçimde tartışmalı bir hal alan seçim güvenliği ile ilgili yaptıkları çalışmalarla tanınan TESAV’ın Başkanı Erol Tuncer’in görüşleri özetle şöyle:

‘’Seçimler, seçmen iradesini doğru ve eksiksiz olarak yansıtmalıdır. Bunun için seçim güvenliğinin sağlanması gerekir.

Seçim güvenliği denilince akla genellikle sandığa giren oyların güvenliği gelir, sandıktan çıkan oylar doğru sayıldı mı, tutanağa aslına uygun olarak geçirildi mi, ilçe birleştirme tutanağı doğru tutuldu mu, elektronik sistem müdahaleye maruz kaldı mı?

Oysa seçim güvenliğini daha geniş bir çerçevede ele almak gerekiyor: Seçmen yazılımı, seçim kampanyası, sandık başı işlemleri, oyların birleştirilmesi işlemleri, elektronik sistemin işleyişi.

ADİL TUTUM YOK 
Ancak en ağır usulsüzlükler seçim kampanyası sürecinde yaşanmakta ve seçmen iradesi saptırılmaktadır. Kamu olanakları bütünüyle iktidar partisi lehine kullanılıyor. Yerel ölçekte hizmet vaatleri, mevcut hizmetleri kesme tehditleri yapılıyor. Televizyonlar adil olmayan, üstelik yasalara da aykırı yayın yapıyor.

Kanun yapıcılar hileyi önlemek için her şeyi düşünmüşler. Seçim güvenliği denilince seçmen yazılımından sandık başına gelinceye kadar olan süreç akla geliyor.

Muhalefet partileri seçim günü sandıkları boş bırakmazsa ıslak imzalı tutanaklara sahip olursa seçim güvenliği büyük ölçüde sağlanır. Tutanaklara hâkim olan hileyi ortadan kaldırır.

Ancak bu seçimde güvenlik bilinenlerin dışında bir yerden tehdit ediliyor. Cumhurbaşkanı, bütün kuralları çiğneyerek doğrudan seçim kampanyasına girdi. Seçim güvenliğini esas tehdit eden Cumhurbaşkanı. Ancak vatana ihanet dışında hiçbir suçlama yönetilmediğinden yasal olarak hiçbir şey de yapılamıyor.’’

PARTİ SORUMLULUKLARI 

Tuncer, önlenemeyen bu ihlal dışında seçim güvenliği konusunda yurttaşlara ve siyasi partilere düşen sorumlulukları da anımsattı. Tuncer, seçmenler ve siyasi partilere şu uyarılarda bulunuyor:

“Her seçmen kendisinin seçmen listesinde olup olmadığını mutlaka kontrol etmelidir. Yurttaşlar sistemin işleyişini, haklarını öğrenmeli ve gerektiğinde bu haklarını kullanabilmelidir.

Siyasi Partiler her sandık başında mutlaka temsilci ya da gözlemci bulundurmalı ve bu görevleri yapacak olan üyelerini eğitmelidir.

Siyasi Partilerin sandık sorumluları, sonuçları belgeleyen tutanakları mutlaka ilçe merkezlerine ulaştırmalıdır. Siyasi Partiler, kendi genel merkezlerinde elektronik izleme sistemi kurmalı ve YSK’ce açıklanan seçim sonuçlarını, YSK’nin sisteme yerleştirdiği tutanaklardan yararlanarak kontrol etmelidir.’’

Kaynak: Nurcan Gökdemir / Birgün gazetesi

    :

    :

    :

    :

    "‘Seçim güvenliğinin esas tehdidi Cumhurbaşkanı’" hakkında Tweetler

    DİĞER GÜNDEM HABERLERİ