“Ethem Sancak” ile “Yiğit Bulut”un eleştirilmesi üzerine başlayan “kavganın” ardından yandaş mahallede şimdide, “Kabataş krizi” patladı.
AKP Hükümeti’ne yakın medya kuruluşlarında sular bir türlü durulmuyor. “Ethem Sancak” ile “Yiğit Bulut”un eleştirilmesi üzerine başlayan “kavganın” ardından yandaş mahallede şimdide, “Kabataş krizi” patladı. Mahalle, “Kabataş Skandalı”nın kahramanlarından birisinin, olayın kurgulanmasında öncülük eden hükümet üyesine, yaptığı şantaj ile çalkalanıyor.
İddiaya göre, bir süre önce çalıştığı gazeteden ve yüklü maaşından vazgeçmek zorunda olan yandaş gazeteci, hükümet üyesine, geçinemediğini belirterek, “Yeni bir iş bulun yoksa konuşurum” dedi. Mahalleyi karıştıran, şantajın ayrıntıları şöyle:
“Kabataş şantajı”, AKP Hükümeti’nin kudretli üyesinin, yandaş mahalledeki diğer ağabeyleri araması ile ortaya çıktı. Dar oligarkların başında sayılan bakan, geçtiğimiz günlerde mahallenin ağır ağabeyleri bir görüşmesinde, Kabataş kahramanları arasında yer alan şahısla ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Ve Kabataş skandalının kahramanın psikolojisinin iyice bozulduğunu belirterek, kendisine “Geçinemiyorum. İki çocuğum var. Bana yeni bir iş bulmazsanız konuşurum” diyerek, tehdit ettiğini aktardı. Ve bakan, mahallenin ağır ağabeylerinden, Kabataş gazetecisini sahip çıkmalarını ve sağda solda konuşmasını engellemelerini istedi.
Yandaş mahallenin ağır ağabeyleri de, ilgili bakana, “Kabataş mimarları arasında yer alan şahsa, ek gelir sağlanması için, bazı girişimlerde bulunma” sözü verdi. Ve konu kısa bir süre içinde tüm yandaş mahallede yayıldı.
KABATAŞ’TA NE OLMUŞTU?
Tarihe Kabataş skandalı olarak geçen olay hala tam olarak aydınlığa kavuşturulamadı. Gezi Parkı Eylemleri sırasında, bir AKP’li belediye başkanının gelini olan Z.D. eylemler sırasında üzerleri çıplak deri giysili 70-100 kişilik grubun kendisini saldırdığını öne sürmüştü.
Z.D. ayrıca, söz konusu grubun bebeğini de darp ettiklerini, üzerlerini de çiş yaptığını öne sürmüştü. Bu kan donduran iddia dönemin hükümet yetkilileri tarafından uzun süre seçim meydanlarında da kullanılmıştı. Polis raporunda ise, Z.D.’nin iddialarını doğrulayacak bir görüntüye veya bilgiye ulaşılamadığı vurgulandı.
Söz konusu iddialar ise ilk olarak Mustafa Karaalioğlu’nun başında bulunduğu Star Gazetesi’nde yer aldı. Skandalla ilgili olarak Elif Çakır’ın ismi ön plana çıktı. Ancak, haberin hazırlanmasında, uzun süre gündemde tutulmasında bir çok gazeteci ve yazar da rol oynadı.
TİRAJI BÖYLE ARTTIRMIŞLAR
Sayıştay Başkanlığı’na bağlı denetçiler, kamuoyunda sık sık tartışma konusu olan hükümete yakın gazetelerinin satışları ile ilgili ilginç bir bilgiye ulaştı. Belediye hesaplarının incelenmesi sırasında AKP’li belediye yetkilileri yandaş mahalle yöneticilerini Sayıştay denetçilerine şikayet ettiler.
AKP’li belediye yetkileri, hükümete yakın medya kuruluşlarına belirli miktarda abone olma zorunluluğu bulunduğunu ve bunun da kendilerini mali açıdan zor durumda bıraktığını bildirdiler.
AKP‘li belediyelerinin verdiği bilgiye göre, belediyeler büyüklüklerine göre hükümete yakın gazetelere abone olmak zorundalar. Bu rakam ise 150 ile 5 bin arasında değişiyor.
Ayrıca bu gazetelerin, dağıtılması da yine belediyelerin sorumluğunda bulunuyor. Yani THY’nin yıllardır tartışma konusu olan, gazete alım sisteminin bir benzerinin AKP’Li belediyelerde yaşandığı gün yüzüne çıkmış oldu.
Kaynak: Hüseyin Özay/Taraf Gazete