'YouTube ile ilgili Anayasa Mahkemesi'ne gidilecektir'

5 Nisan 2014 Cumartesi 15:24

Türkiye Barolar Birliği Başkanı Feyzioğlu: Bizzat yasama organı tarafından antidemokratik olduğu için kaldırılmış bir yapının gösterdiği gerekçeye de açıkçası çok fazla itibar etmek mümkün değil.

Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, "TBB olarak Twitter ve Youtube ile ilgili gerekli müracaatları yapmıştık. En son Youtube'un açılmasına ilişkin verilen kararın, bir asliye ceza mahkemesi tarafından kaldırıldığını öğrendik. Dolayısıyla ona karşı da Anayasa Mahkemesine gidilecektir" dedi.

Bursa Barosunun, 5 Nisan Avukatlar Günü dolayısıyla gerçekleştirdiği "Adalet İstiyoruz" adlı yürüyüş öncesi gazetecilerin sorularını yanıtlayan Feyzioğlu, sosyal paylaşım sitesi Twitter'ın, Anayasa Mahkemesinin kararıyla yeniden erişime açılmasını değerlendirdi.

"ANAYASA MAHKEMESİ BU DÖNEM TÜRKİYE'Yİ ÖZGÜRLEŞTİREN BİR YAPI OLARAK ORTAYA ÇIKTI"

Anayasaya göre yargı kararlarının herkes için bağlayıcı özelliğe sahip olduğunu vurgulayan Feyzioğlu, "TBB olarak Twitter ve Youtube ile ilgili gerekli müracaatları yapmıştık. En son Youtube'un açılmasına ilişkin verilen kararın, bir asliye ceza mahkemesi tarafından kaldırıldığını öğrendik. Dolayısıyla ona karşı da Anayasa Mahkemesine gidilecektir. Anayasa Mahkemesi bu dönemde TBB ve barolarla beraber Türkiye'yi özgürleştiren bir yapı olarak ortaya çıktı. Anayasa Mahkemesinin yeni üstlenmeye başladığı bu işlevi, 5 Nisan Avukatlar Günü münasebetiyle bir teşekkür mahiyetinde dile getirmek istiyorum" dedi.

Hukuka güvenmek ve bunun kurallarını işletmeye gayret etmekten başka bir çıkış yolu bulunmadığını anlatan Feyzioğlu, siyaset kurumunun, hukuku yıpratmaması gerektiğini söyledi.

Feyzioğlu, hukukun üstünlüğü mücadelesine katkılarından dolayı barolar, avukatlar ve vatandaşlara teşekkür ederek, "Son dönemde siyaset kurumu ile yasama, yürütme ve yargının genel olarak güven yitirmesine bağlı bir şekilde TBB ve barolar, en güvenilir yapılar olmuştur. Şu anda toplum, doğruyu tespit etmek için kutup yıldızı olarak bizlere bakmaktadır. Bize de özellikle seçimlerden sonra çok büyük bir görev düşüyor. Yarından itibaren Türkiye'yi bir arada tutma ve hukukun evrensel dilini hakim kılma görevinde eskisinden daha çok çalışan TBB ve barolar göreceksiniz" diye konuştu.

"BU MAHKEMELER ANTİDEMOKRATİK YAPILARDIR"

Ergenekon davasının gerekçeli kararının geç açıklanmasını da eleştiren Feyzioğlu, yargılama kapsamında önce hüküm verilip daha sonra "Bu mahkumiyetlere hangi gerekçeyi bulacağız?" diye ciddi bir çaba harcandığını savundu.

Feyzioğlu, gerekçe daha önce yazılsa bu kadar çok mahkumiyet kararı verilemeyeceğini bildirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Çünkü her adımda hukuku ihlal ettiklerini tespit etmek zorunda kalacaklardı. Bizzat yasama organı tarafından antidemokratik olduğu için kaldırılmış bir yapının gösterdiği gerekçeye de açıkçası çok fazla itibar etmek mümkün değil. Çünkü bunu ben söylemiyorum, dünya ve TBMM söylüyor artık; 'Bu mahkemeler, antidemokratik yapılardır' diyor. Antidemokratik yapıların yazdığı gerekçelerin de çok muteber olduğunu düşünmek çok saflık olur. Maalesef Türkiye'de önce mahkumiyet kararı veriliyor, ondan sonra gerekçe yazılıyor."

Bir basın mensubunun, "Siyasete girmeyi düşünüyor musunuz" sorusunu yanıtlayan Feyzioğlu, şu anda işlerinin, siyasetçilere, siyaseti hukuka uygun ve ahlaklı yapmalarını sürekli hatırlatmak ve toplumu hukukun üstünlüğü ilkesi çerçevesinde örgütlemek olduğunu söyledi.

YEREL SEÇİMLER

Yerel seçimlerin, seçim hukukuna uygun yürümesi için barolar ve meslektaşlarının üstün gayret gösterdiğini ifade eden Feyzioğlu, vatandaşlardan gelen her ihbarın, barolarda kurulan kriz masalarında değerlendirildiğini aktardı.

Ankara'da ciddi bir tartışma yaşandığını dile getiren Feyzioğlu, şunları kaydetti:

"İstanbul'da ara fevkalade açık. Orada bir tartışma olduğunu sanmıyorum ama Ankara'da bir kıl payı durum görünüyor. 750'ye yakın avukat arkadaş, seçim gecesinden beri Ankara'da yurttaşın oyuna sahip çıkmak için ter döktük. Bu arkadaşlarım yemedi, içmedi, uyumadı. Öyle büyük bir mücadele verdiler ki ileride bunun tarihi yazılır. Gerçekten destan yazdılar. Üzüldüğüm şudur; sivil girişim, meslek örgütleri ve barolar oylara sahip çıkmak için mücadele verdi ama oylara, sandıklara, torbalara, sayıma asıl sahip çıkması gereken bazı siyasi partiler maalesef gerekli organizasyonu yapmamışlar ve sandığa sahip çıkamadılar. Sahada çırpınıyoruz ama işin öncelikli sahibi, kendilerine oy verilen siyasi partilerdir. Sandıkların üzerine soru işareti koymak demokrasiyi zayıflatır. Sahtekarlık yapıldıysa oylar çalındıysa, ki bu konuda çok ciddi duyumlarımız vardır, bu demokrasi açısından son derece olumsuzdur."

Daha sonra Feyzioğlu, Bursa Baro Başkanı Ekrem Demiröz, avukatlar ile bir grup vatandaşın, Nilüfer ilçesindeki Fatih Sultan Mehmet Bulvarı'nda başlattığı ve 20'ye yakın beyaz güvercin uçurulan yürüyüş, Gençlik Parkı'nda tamamlandı.