Ayşegül KASAP | ÖZEL | KARŞI GAZETE
AKP'nin Afyon kampında bazı vekiller Efkan Ala'yı eleştiri yağmuruna tuttu.
Doğuda yaşanan olaylara değinen AKP'li vekiller Ala'ya; "Devletin nasıl haberi olmadı, istihbarat neredeydi? Zamanında neden önlem alınmadı?" sorularını yönelttiler.
AKP'li vekillerin Ala'ya yönelttiği bu soruların hukuki boyutunu da öğrenebilmek için hukukçu kimliğiyle de tanınan CHP Eski Konya Milletvekili Atilla Kart ve Türkiye Barolar Birliği delegelerinden olan hukukçu Turgut Kazan'a sorduk.
Başarısız bir çözüm süreci yönetimi sonrası bu tartışmaların kaçınılmaz olduğuna vurgu yapan CHP'li Atilla Kart şu değerlendirmelerde bulundu:
PKK YIĞINAKLARINI 'OSLO GÖRÜŞMELERİ'NDE ÖĞRENDİK
"Biraz vicdanı ve sorumluluk duygusu olanların bu süreci gözetmesi, takip etmesi ve sorumluları hakkında tavır koyması gerekir. Bu çok açık olan bir tablo. Tabii bu çerçevede sanki oradaki silah ve mühimmat yığınağı çözüm sürecinde başlamış gibi algılanıyor. Aslında bakarsanız 'Oslo Görüşmeleri'yle bu ortaya çıktı. 2007-2008'den bu yana var."
BUNUN SORUMLUSU ERDOĞAN KADROSU VE ZİHNİYETİDİR
"Dolayısıyla iktidarı bu boyutlarıyla görmek gerekir. Bu artık öngörüsüzlük falan değil, bu dirayetsizlik falan değil... Bu 'devlet yönetimi anlayışındaki sakatlık'tır. Bu Türkiye'nin toplumsal barışının ve ülke bütünlüğünün aslında iktidar eliyle sabote edilmesidir. Bu boyutlarıyla görmek gerekir... Tabii orada (AKP'nin Afyon kampı) AKP içinden bunu dile getiren kişiler olmuş. Ama önemli olan bunu sorumluluk boyutlarında ifade etmektir, tavır almaktır..."
"Bunun sorumlusu kimdir? Türkiye'yi 13 yıldır yöneten Recep Tayip Erdoğan kadrosu ve zihniyetidir. Efkan Ala'ya onu söylemişsin, söylememişsin hiç bir kıymeti harbiyesi yok."
EFKAN ALA'LAR HAKAN FİDAN'LAR KİMİN MEMURU?
"Efkan Ala'lar Hakan Fidan'lar kimin memuru? Sen milletvekili olarak yukarıya ağzını açabiliyor musun? Maalesef, sorun bu işte. Oradaki milletvekilleri, milletvekilliği görevini yapsa Türkiye bir çok sorununu aşar. Ama AKP içinde milletvekili iradesini ortaya koyacak kişi göremiyorum. Sorun da burada başlıyor zaten."
AKP'li vekillerin eleştirilerinin kampla sınırlı kalmamasını ve hukuki boyuta da taşınması gerektiğini söyleyen Kart olması gereken tepkiyi; "Kampta konuşmak tavır değildir. Tavır, yasama denetimi anlayışı içinde, gensoru ve meclis soruları dahil olmak üzere eleştiriyi bütün boyutlarıyla dile getirmek gerekir." şeklinde özetliyor.
BAŞBAKAN VE HÜKÜMET KUŞATILMIŞ DURUMDA
"Türkiye toplumsal barışını ve ülke bütünlüğünü kaybetme noktasında. Ve biz halen bu aşamada kendi kişisel ve siyasi çıkarlarımız üzerinden gündemi belirleyemeyiz. Bu sorumluluğu -Türkiye'nin bütünlüğünü, çıkarlarını, toplumsal barışını gözetecek gelişimleri, tavırları, tepkikleri- AKP yapamaz. Çünkü, en yukarıdan Başbakan dahil olmak üzere, hükümet dahil olmak üzere kuşatılmış durumda."
"Bırakın Efkan Ala'yı, Başbakanın bu anlamda serbest iradesi yok. Türkiye'deki her şey maalesef Sayın Cumhurbaşkanının izin verdiği, icazet verdiği kadar çalışıyor."
HEM HUKUKİ HEM DE POLİTİK SORUMLULUĞU VAR
Av. Turgut Kazan ise, Efkan Ala'ya bu soruların hep sorulacığını söylerek şu ifadeleri kullandı:
AKP'nin bu konuşması hukuki boyuta taşınmalı. Zaten Bahçeli de dün benzer soruları sordu... Sığınak yapılırken neredeydiniz? Bunların hem hukuki, hem de politik sorumluluğu olur.
Siz evinizin önünü kazıp elektrik ya da su borusu geçirebilir misiniz? Ya da kazdıktan sonra öyle bırakabilir misinz? Hemen işlem yaparlar...
KARSIGAZETE.COM.TR