HDP'li Sırrı Süreyya Önder, HDP randevusunu iptal eden Davutoğlu'na cevap verdi.
KARŞI GAZETE | ANKARA
"Sayın Başbakan dış seyahati öncesinde esip gürlemiş, biz de çok korktuk. Kendisi bize randevu iptali gerekçesi olarak Selahattin Bey'in 'Sur'da, Cizre'de olanları belgeleri, fotoğrafları ile kendisine soracağız', lafını göstermiş, bu lafı niyet kategorisinde değerlendirip, 'samimiyet dışı' bir kategoriye yerleştirmiş." diyen Önder, 'kaçak çay içmeye ilişkin kendi sözlerinin ise görüşmelere zemin hazırlamayı amaçladığını söyledi.
Önder şöyle konuştu:
"ANAYASA KONUŞMAK İÇİN DAVUTOĞLU'NA ZEMİN HAZIRLAMIŞTIM..."
"Sayın Başbakan bu ziyareti yeni anayasa konuşmak için yapıyor. Ben ne demişim, "anayasal düzeni sağlamadan... vazgeçtik insan haklarından, bize cenazeleri defnetme zemini hazırlamadan gelirseniz kaçak çayımızı içer gidersiniz" demişim. Aslında zemin hazırlamışım kendisine... Yeni bir anayasa konuşacaksınız ve bunu konuşmaya geldiğiniz partinin ağırlıklı yüzde 80 oy aldığı kesimde cenazeleri sokakta , buzdolabında tutacaksınız. Cenazeler yerde kalacak, siz gelip hangi derde derman olacaksa bizle yeni anayasa konuşacaksınız, öyle mi? Dünyasını en samimiyetsiz pratiği bu değilse hiçbir şey değildir.
KANDİL'E MGK'DA KARARLAŞTIRILAN GÜVENCELERLE GİTTİK...
3 aylık bebeğe morgda yer bulunamıyor, ölmüş başka bedenin üzerine koyuyorsunuz. Ortam bu haldeyken bizim sizinle yeni anayasa konuşmamız hangi ciddiyet terazinde tartılır söyleyin de o hikmetli aklınızdan biz de yararlanalım. Sayın Başbakan bu konuda bize akıl verecek en son insandır. "Gitsin Kandil'de çay içsin" diyorsunuz. Gittik... Üstelik bu ülkenin MGK'sında kararlaştırılan ve çözüm sürecinde sağlanan yasal güvencelerle gittik..."
"BENİM YOKLUĞUMLA BARIŞ GELECEKSE KENDİMİ ÖLDÜRÜRÜM"
Davutoğlu'nun kendisine yönelik sözleri üzerine "Ben köşeli geliyorsam size, sürecin tümünden çekilebilirim, benim yokluğumla barış gelecekse ben kendimi bu Meclis'in bahçesinde kendim öldürürüm. " diyen Sırrı Süreyya Önder, sözlerine şöyle devam etti:
"KARPUZ KESMEKLE YÜREK SOĞUMAZ"
"Yine metafor kullanacağım ama Sayın Başbakan cevap vermeden danışmanlarına 'sinemacı burada ne demek istemiş' diye sorsun; "Sayın Başbakan, karpuz kesmekle, yürek soğumaz! Bizim en iyi bildiğimiz iş zindanlarda yatmak, direnmek... Burdan hayırlı bir sonuç çıkmaz. Bunun siyasi sorumlusu siz olacaksınız sayın Başbakan.
"BİZ ÇÖZÜME HAZIRIZ"
Biz çözüme hazırız. Beni beğenmiyorsanız, hangi mesleği beğeniyorsanız, o arkadaşımızla oturun. Kandil'de çay içecekmişiz... Keşke gelseniz, beraber içsek... Süreç başlarken askeri çözüm, çözüm değil diyordunuz, ne oldu da askeri çözüm limanına demir attınız!
"KAÇAK ÇAYA HALLENDİYSENİZ, RİZE ÇAYI İKRAM EDERİZ"
Siyasi hayatım, sinemacı hayatımdan fazladır. Her harekatın bir zafer noktası vardır. O noktaya geldiğiniz gün, bu ülkenin bölündüğü gün olacaktır.
Gelin kaçak çaya hallendiyseniz, Rize çayı ikram ederiz, ama bunların konuşulabileceği bir zemin hayati önemdedir..."
Burcu Oral Evren | KARSIGAZETE.COM.TR