Koç'un açıklamalarından satırbaşları şöyle;

-Birkaç gündür havuz bataklığına mensup, sermayesi haram üzerine kurulu medya organında CHP'nin kurumsal kimliği, başkanı ve vekillerine dönük akla ziyan senaryolar yazılmakta.

-Bu haram düzeni bu ahlaksız düzen her ne koşulda olursa olsun sürdürme derdindeler. Talimatla yayınladıkları güya haberlerle araç haline getirilmiş durumda.

-Sayın Ahmet Davutoğlu'nu az sonra söyleyeceklerimle ilgisi yok, onuruyla çalışan MİT çalışanlarını da tenzi ediyorum. 

1- Bu gazetelerde CHP'yi konu alan ve CHP'li vekillere gönderildiği iddia edilen DM'ler fabrikasyon ürünüdür ve en tepedeki zalimin emriyle oluşturulan MİT içindeki elemanlarca yapılmıştır.

2- MİT içindeki bu ekip 4 kişiden oluşuyor. 2 kişi stratejik analiz başkanlığında diğer 2'si ise karşı koyma başkanlığında. Bunların hepsi psikolojik harekat konusunda uzmandır

Uzun zamandır MİT içinde CHP ile paralel yapı olarak tabir ettikleri yapı ile ilişkilendirmek için çalıştıklarını duyurmuştuk. Sadece CHP değil diğer partiler de bu tezgahlara sokulmak istendi.

Bugün CHP etrafında koydukları üslupları iftira ve yalanlar saraya sıkı sıkıya bağlı bir bakanın onayından geçiyor sonra da muktedire sunuluyor. Sonra da bu 'haberler' haram medyasına verilmektedir.

Kişi veriyorum, zincir veriyorum bu dümenlerin nasıl çevrildiği gayet net! Biz bunları isim isim biliyoruz. Bu isimler bize de geliyor. Kimlerin CHP'ye karşı bu aptalca oyunda yer aldığını biliyoruz. TBMM'den şu anda bugün bile hesabını veremeyecekleri suçlamalara bulaşan bu kadroyu açıkca uyarıyorum. Bundan sonra çok dikkatli olun. Türkiye

Cumhuriyeti bir devlettir ve MİT doğrudan Başbakanlığa bağlıdır. Burada DAvutoğlu'nu da uyarmak istiyorum. Size bağlı kurumun içinde tezgah çalışmaları yapılıyor, siyaset dizayn edilmek isteniyor. 

-Bunların hesabını vereceğinizin farkında değilsiniz. Bu düzen böyle ilelebet gidecek sanıyorsunuz.

-CHP ve vekillerimiz bugün itibariyle yasal yollardan bu pislikte rolü olanlardan hesap soracaktır. Hukukçularımız bütün bu sorumlular hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunuyorlar. Savcının vereceği karara göre mahkemeye başvuracağız.

Ayrıca Asliye Hukuk mahkemesinde de manevi tazminat için de dava açacağız.
Herkes ayağını denk alsın, Türkiye kimsenin babasının çiftliği değil.!