HDP Muş Milletvekili ve RTÜK eski üyesi Ahmet Yıldırım, mevcut RTÜK Başkanı Davut Dursun'un RTÜK üyelerinin dağılımı ile gündeme getirdiği 'd'Hondt sistemini' eleştirdi. Yıldırım, "Bugün d'Hondt sistemi ve oy sayılarını gündeme getirmek, demokrasiyi kendine göre eğip bükmek ile eş değerdir. Bana bu durum, Sabih Kanadoğlu'nun 367 mucitliğini hatırlatıyor. Ama bizim mucitliğe değil, yasayı doğru okumaya ve doğru yorumlamaya ihtiyacımız var" dedi.

RTÜK Başkanı Davut Dursun'un, 7 Haziran seçimlerinden çıkan sonuca göre AKP'nin RTÜK'teki çoğunluğunu kaybetmesi ile ilgili yaptığı açıklama ve önerdiği üye seçim sistemine eski RTÜK üyesi olan HDP Muş Milletvekili Ahmet Yıldırım'dan tepki geldi. Yıldırım, mevcut başkan Dursun'un önerdiği ve milletvekili seçimlerinde uygulanan d'Hondt sisteminin RTÜK yasası çıktığı günden bu yana denenmediğini belirterek, şöyle konuştu:

"Kendileri de özellikle nispi temsil ve sandalye sayısı ile RTÜK üyelerinin belirlendiğini çok iyi biliyoruz. 2011 seçimlerine biz parti olarak seçimlere girmedik. 29 bağımsız milletvekilinin partimize geçmesi ile TBMM'de grup kurduk ve 29 bağımsız milletvekilinin kurduğu grup ile 1 RTÜK üyeliği aldık. Bu tecrübe daha 4 yıl önce yaşanmışken kalkıp bugün d'Hondt sistemi ve oy sayılarını gündeme getirmek demokrasiyi kendine göre eğip bükmek ile eş değerdir."

HDP Muş Milletvekili Ahmet Yıldırım, RTÜK'teki üye paylaşımı için özellikle bir yeni mucitliğe soyunmaya gerek olmadığını söyledi, Yıldırım, RTÜK Yasası'nda üyelerin meclis tarafından nasıl belirleneceğinin yazılı olduğunu anlatırken şöyle konuştu:

"Yasaya göre de mecliste grubu bulunan siyasi partilerin sandalye oranı esas alınır. Anayasal kurum olan RTÜK'ün bu yasaya göre üyelerinin dağılımı da 7 Haziran sonrası parlamento aritmetiğinde şöyle olmuştur. 4 AKP, 2 CHP, 1 MHP, 1 HDP. Sonuncu üyelikte MHP ile HDP arasında kura ile belirlenir. Ama, AKP'nin d'Hondt sistemini gündemine getirerek parlamentoda sahip olmadığı çoğunluğu yasa ile oynamak, yasayı değiştirmek suretiyle RTÜK'te sağlamak istiyor. Bana bu durum Sabih Kanadoğlu'nun 367 mucitliğini hatırlatıyor. Ama bizim mucitliğe değil, yasayı doğru okumaya ve doğru yorumlamaya ihtiyacımız vardır."

HDP'li Yıldırım, yasalar ve demokrasi ile oynayarak bir mucitliğe soyunanların tarihte Sabih Kanadoğlu ile aynı yere gideceğini ifade ederek, "Bu sebeple halk iradesinin önünde direnmeye gerek yoktur" dedi.

RTÜK BAŞKANI ÜYE DAĞILIMI KONUSUNDA NE DEMİŞTİ?

Mevcut RTÜK Başkanı Davut Dursun, 7 Haziran seçimlerinde ortaya çıkan sonuçtan sonra RTÜK'teki üye dağılımı ile ilgili, şöyle demişti:

"Görevi bırakmamdan sonra geriye kalan 6 üyenin en yaşlısının başkanlığında Üst Kurul' toplanabilir. 6 üye başkan seçebilir de seçemeyebilir de. Bu süreçte biraz sıkıntı yaşanabilir. Eğer Meclis üç üyenin yerine yeni kontenjanları belirlerken 'en yüksek artık' yöntemine göre üye belirleyecekse o zaman Ak Partinin üye sayısı 5'ten 4'e düşüyor. AK Partinin kaybettiği bu bir kontenjan ya MHP'ye ya HDP'ye geçiyor. O da ayrı sorun, hangisine verilecek. Kimi kura, kimisi ise alınan oy miktarı diyor. Bu konuda Meclis Başkanlığı'nca hukukçulara çalışma yaptırılıyor. 1961'den bu yana milletvekili seçiminde, seçim bölgelerinde sandalye dağılımları en yüksek ortalama veya d'Hondt sistemi denilen sistemle yapılıyor. Seçim Kanunu'nda bu açık. Meclis Başkanlığı eğer üye kontenjan dağılımını d'Hondt sistemine göre yaparsa, AK Partinin beş kontenjan sayısı korunmuş oluyor. Meclis Başkanlığı bunu yapabilir. AK Parti, yine 5'i koruyacağı için aralarında başkan çıkarma imkanı olabiliyor ama böyle olmazsa bile üyelerin aralarında başkan çıkarmakta fazla sıkıntı yaşamayacaklarını düşünüyorum."