Katliamdan yaralı kurtulan Emek Gençliği Üyesi Mehmet Peker, saldırı sonrası kaldırıldıkları hastanede polisin zorla telefonuna el koyduğunu, hemen sonra ailesine bir telefon geldiğini ve telefondaki kişinin “Mehmet nerde evde mi? Ankara’da patlama oldu haberiniz var mı?” şeklindeki sorularla ailesini tedirgin etmeye çalıştığını söyledi. Şüpheli telefonlar alan başka bir Emek Gençliği üyesi ise polisin zorla telefonunu alarak karıştırdığını birkaç saat sonra Ankara Eğitim Müdürlüğünden aradığını söyleyen bir kadının, kendisine kız arkadaşını sorduğunu söyledi.

BİRKAÇ SANİYE SONRA YANLIŞ ARAMA YANITI

Emek Gençliği Üyesi Mehmet Peker, patlama günü hastaneye kaldırıldıktan sonra polislerin yanındaki iki arkadaşını alıkoyduğunu daha sonra kimlik ve telefonlarını zorla aldığını söyleyerek şöyle devam etti: “Telefonlar karıştırıldı. Hemen sonrasında annemi arayarak kendini Hakan diye tanıtan kişi ‘Mehmet nerde evde mi? Onunla görüşmem lazım. Nerde olduğunu biliyor musunuz? Ankara’da patlama oldu haberiniz var mı?’ diyerek patlama günü ve daha sonrasında ailemi ve beni tedirgin etmeye çalıştılar” dedi. Ailesinin patlamada yaralandığını gelen telefonlarla öğrendiğini söyleyen Peker, birkaç saniye sonra başka bir numaradan söz konusu numarayı aradıklarını anlatarak, “Telefondaki kişi bizi tanımadığını, yanlış aradığını ileri sürdü” dedi. Şüpheli aramalarının telefonlarına el koyan polisler tarafından yapıldığını söyleyen Peker, “Olaydan birkaç gün sonra Başbakan Davutoğlu canlı bombalar için ‘28 kişilik liste elimizde var. Fakat eylem yapmadıkları için tutuklayamıyoruz. Biz hukuk devletiyiz’ diyor. Katliam sonrası yaralıların üzerine atılan biber gazı kapsüllerini, yaralı arkadaşlarımızın ayağından çıkan plastik mermileri biliyoruz. Bir de bunlar olmamış gibi aileler ve mitinge katılanlar aranıp tedirgin edilmeye ve korku yayılmaya çalışılıyor. Bu mu hukuk devleti?” diye tepki gösterdi.

‘ANKARA EMNİYETİNDEN ARADILAR’

Patlamanın olduğu gün ve sonraki günlerde şüpheli telefonlar aldığını söyleyen başka bir Emek Gençliği üyesi de yaşadığı olayı şöyle anlattı: “Olay sonrası bizi GATA’ya götürdüler. Orada tedavi olurken, sivil polislerden birisi kolumdan tutarak beni odaya sokup, zorla telefonumu aldı. Sonra Ankara’dan tanımadığım numaralar aramaya başladı. Ankara Eğitim Müdürlüğünden arıyorum diyen bir kadın, kız arkadaşım olan Şahika’nın ismini söyleyerek “Şahika’nın velisi misin” diyerek beni tedirgin etmeye çalıştı. Sonrasında ise “AK Gençlik” isimli bir reklam araması geldiğini ifade eden Emek Gençliği üyesi, “Daha önce hiç aramamışlardı, yaşadığımız bu olaylardan sonra farklı numaraların beni araması tedirgin etmeye mi çalışıyorlar sorusunu akla getiriyor” dedi.

Kaynak: Evrensel Gazetesi