Yüzyılın yolsuzluğu Deniz Feneri davasında RTÜK’ün eski başkanı Zahid Akman’ın da bulunduğu 20 sanıklı davada tüm sanıklara beraat ve zamanaşımı verilmesine Almanya’dan itiraz geldi.  Alman kayyum heyeti, Almanya’da Deniz Feneri e.V’nin devredildiği, İstanbul’daki Deniz Feneri davasında verilen karara itiraz etti.

Alman heyeti, sanıklar tarafından sanıklar tarafından kullanıldığı belirtilen 41 milyon euro’nun peşine düştü.

Almanya’daki Deniz Feneri e.V’nin devredildiği Alman kayyum heyeti, mağdur olduklarını belirterek zamanaşımı ve beraat kararlarına karşı Yargıtay’a itirazda bulundu. Beraat kararlarıyla ilgili Almanya’daki Deniz Feneri e.V’nin kayyum heyetinin avukatları kararları temyiz etti. Derneğin, kayıtlardaki 41 milyon euro parasının sanıklar tarafından kullanıldığı iddialarıyla ilgili heyet, paranın sanıklardan tahsil edilmesini istemesi bekleniyor.

Gerekçeli karar henüz açıklanmadığı için Almanya itirazı gerekçesiz bir şekilde yaptı. Gerekçenin açıklanmasının ardından kayyum da ayrıntılı temyiz dilekçesini Yargıtay’a gönderecek.

SUÇU İTİRAF ETMİŞTİ

Deniz Feneri e.V Derneği, yardım paralarının amaç dışı kullanıldığı iddiası üzerine Nisan 2007’de basılmıştı. Üç ismin tutuklandığı baskında davanın en önemli sanığı Firdevsi Ermiş ifadesinde, bütün işlerin başında Zekeriya Karaman, Zahit Akman ve İsmail Karahan, Mustafa Çelik ve Harun Kapıyoldaş olduğunu açıklamıştı.

Frankfurt Eyalet Yüksek Mahkemesi, 17 Eylül 2008’te sanıklar Mehmet Gürhan’a 5 yıl 10 ay, Mehmet Taşkan’a 2 yıl 9 ay, Firdevsi Ermiş’e ise 1 yıl 10 ay hapis cezası vermişti. Alman mahkemesi, el koyduğu derneğin tüm mallarını kayyuma devretmişti.

DOSYA KAPATILMIŞTI

Duruşma savcısı Kerstin Lötz’ün, “asıl failler Türkiye’de” dediği soruşturmayı ise Ankara Savcısı Nadi Türkaslan başlatmıştı. Mahkemenin Almanya’nın belgeleri göndermediği gerekçesiyle beraat verdiği davada, üç savcının bakanlığın talimatıyla Almanya’ya gittiği ve belgeleri Alman resmi makamlarından bizzat aldığı ortaya çıkmıştı. Deniz Feneri derneği sanıklarına operasyon yapmasın ardından savcılar görevden alınmışlardı. Yerine atanan yeni savcılar, örgüt ve dolandırıcılığa takipsizlik vererek, basit suçlardan 20 kişi hakkında dava açmış ve dosya İstanbul’a gönderilmişti. İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi, 13 Eylül 2015 tarihinde zamanaşımı dolduğu gerekçesiyle sanıklara hiçbir ceza vermeden dosyayı kapatmıştı.

Kaynak: Sözcü