ABD'de bulunan teknoloji alanı Silikon Vadisi’ni örnek alarak inşa edilmek istenen Bilişim Vadisi, usulsüzlükler nedeniyle tartışma konusu olmayı sürdürüyor.

3 milyon metrekareden fazla alana kurulması planlanan, 420 futbol sahası büyüklüğündeki Türkiye’nin ilk Bilişim Vadisi ile ilgili ilk iddialar alt yapı inşaatının, AKP’li bir iş adamının şirketine verilmesi ile gündeme geldi. 50 milyon dolar harcanan üç binanın yargı aşaması sürerken bir gecede dinamitle yıkılması şaibeleri daha da arttırdı. Binalar yerle bir edildikten sonra mahkemeden yıkımı durdurma kararı çıktı.

9 ortaklı şirketin planları yargıdan döndü

Kamu sermayesi ağırlıklı Bilişim Vadisi’nin yapımı için kurulan ve TÜBİTAK, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Yüksek Teknoloji Üniversitesi, Türk Standartları Enstitüsü, İstanbul Ticaret Odası, İstanbul Sanayi Odası, Kocaeli Ticaret Odası, Kocaeli Sanayi Odası ile Gebze Ticaret Odası’nin ortak olduğu Muallimköy Teknoloji Geliştirme Bölge Yönetici Şirketi’nin planlarına da mahkeme “dur” dedi.

Altyapı işi yandaş firmaya

Kuruluş aşamasında 30 milyon TL toplanan Bilişim Vadisi’nin tartışmalı ilk icraatı, alt yapı işinin verilmesi ile oldu. Alt yapı işi, 23 milyon TL’ye daha önce teknoloji ile ilgili hiçbir çalışması olmayan, AKP'li iş adamının sahibi olduğu ve yalnızca “apartman” yapan Haldızlar İnşaat Firması’na verildi.

Dönemin Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık’ın ve Kocaeli Bilim Sanayi Müdürü’nün imzası ile yapılan işlem, soru işaretlerine de yol açtı. Zira, Bilişim Vadisi için kurulan şirketin ortakları arasında Kocaeli Bilim Sanayi Müdürlüğü’nün olmaması, Bilim Sanayi Müdürü’nün attığı imza ile alt yapı işinin verilmesini tartışmalı hale getirdi.

MAHKEME İKİ KEZ DURDURDU

Kocaeli 2’nci İdare Mahkemesi iki “yürütmeyi durdurma kararı” vererek inşaatta yaşanan hukuksuzlukları ortaya çıkardı. Bilişim Vadisi inşaatı için Yüksek Teknoloji Enstitüsü döneminde 50 milyon dolar harcanarak yapılan üç binanın, uzman bilirkişi raporlarına rağmen bir gecede dinamit kullanılarak yıkılmasının ardından, projenin mimarı Prof. Dr. Ahmet Vefik Alp, dava açtı. Prof. Dr. Alp’in açtığı davanın ardından mahkeme, binaların yıkımını değerlendirmek üzere Gazi Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü öğretim üyeleri Doç. Dr. Nilgün Görer Tamer, Doç. Dr. Kübra Cihangir Çamur ve Doç Dr. Fatma Erdoğan Aras’tan oluşan Bilirkişi Heyeti oluşturdu. Bilirkişi Heyeti, raporunda “Binalar yeni, alanın planına aykırı değil, yıkılmamalı” görüşünü bildirdi. Mahkeme de bu görüş uyarınca binaların yıkılma kararının yürütmesini durdurma karar aldı. Ancak mahkemenin “yürütmeyi durdurma kararı”nın öncesinde şirket, 50 milyon dolarlık binaları bir gecede dinamitle yıktı. Binaların yıkımına dayanak olarak Kocaeli Valiliği’nin “yıkılabilir” raporu gösterildi.

Kaynak: Hüseyin Şimşek | BirGün