Yer İzmir'in Urla İlçesi'ne bağlı 286 nüfuslu Zeytineli Köyü... Cumhurbaşkanı Erdoğan tatillerini geçirmek için bu köyü tercih ediyor. İki yıl öncesine kadar köyde 1 cami 1 de okul vardı.

Sonra o okul yıkıldı, yerine yeni bir cami yapıldı. Eski cami ile yeni cami arasındaki mesafe 40 metre... Yıkılan okulun öğrencileri her gün, 16 kilometre yol kat edip bir başka köyün okuluna taşınıyor

İzmir'in Urla İlçesi'ndeki Zeytinli Köyü, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın uzun yıllardan beri yaz tatillerini bu bölgede geçirmesi ile tanındı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, başbakanlığı döneminde, köye 5 kilometre mesafedeki Sarpdere Koyu'nda bulunan yakın aile dostu Latif Topbaş'a ait villalarda sık sık yaz tatili yaptı.

Sarpdere Koyu'nda bulunan yakın aile dostu Latif Topbaş'a ait villalarda sık sık yaz tatili yaptı.

Sarpdere Koyu'na iki yıl önce yapılan dört yeni villanın kaçak yapı olduğu iddiaları da 17 Aralık yolsuzluk soruşturması sırasında internet üzerinden sızdırılmıştı. İşte o kaçak villa sahiplerinin Zeytineli Köyü'ndeki son icraatı ''Bu kadarına pes'' dedirtti.

KAÇAK VİLLACILAR İNŞA ETTİ

286 nüfuslu Zeytineli Köyü'nde, köylünün ihtiyacı ve talebi olmadığı halde ikinci bir cami inşa edildi. Eski camiye 40 metre uzaklıktaki yeni cami, köyün tek okulu yıkılarak yapıldı.

İkinci camiyi Sarpdere Koyu'nda kaçak villaları olan işadamlarının inşa ettirdiği öne sürülüyor. Yaklaşık iki yıl önce inşa edilen caminin yapımı ile özellikle Boyacı Ailesi'nin ilgilendiği iddia edildi.

Okulun bahçesine ise bir toplantı salonu yapıldı. Çok amaçlı toplantı salonu işadamı Ali Rıza Mete tarafından yaptırıldı. Yeni caminin tam karşısına da imam için bir ev inşa edildi.

Köyün imamı, kaçak villa sahipleri tarafından yaptırılan evi lojman olarak kullanıyor. Okulsuz kalan Zeytineli Köyü çocukları ise eğitim-öğretim görebilmek için 8 kilometre uzaklıktaki Uzunkuyu Köyü'ne gidiyor. Çocuklar, taşımalı eğitim sistemi kapsamında günde 16 kilometre kat ediyor.

İKTİDARDAN KORKUYORUZ!

Köylüler ''İktidardan korkuyoruz'' deyip düşüncelerini açıkça dile getirmekten çekindiklerini belirtiyor. Sonra isimlerinin yazılmaması şartıyla peşi sıra konuşmaya başlıyorlar.

Okulun yıkılıp, yerine ikinci cami yapılmasını israf olarak niteliyorlar.

Ayrıca ekliyorlar:

''Köyün birçok ihtiyacı, eksiği var. Okulumuz yok. Köyümüzün kanalizasyonu da yok. Kanalizasyon sitemi de yapılabilirdi...''

Vatandaşlar, köylerinin adının kaçak villalar ile birlikte anılmasından duydukları rahatsızlığı da dile getirdi.

HACI KANUNSUZ İŞ YAPAR MI?

Bu arada, kaçak villaların bulunduğu bölgenin resmi adının Sarpdere Koyu olduğu, burada villa yaptıranların kendilerini ''Müslüman, hacı'' olarak tanıttığı için yörede ''Hacılar Koyu'' diye anıldığı öğrenildi.

Köylüler, ''Dindar ve hacı olan kanunlara aykırı işler yapar mı? Onlar kaçak villalar yaparken, devlet bize çivi çaktırmıyor. Ama biz kanunlara saygılıyız'' dedi.

Keşke köyün okulunu yıkmasaydılar atanamayan bir öğretmen gelseydi

Vatandaşlar köye yeni bir cami yapılması için taleplerinin olmadığını net bir biçimde dile getiriyorlar. Eski caminin 286 nüfuslu köye yettiğini belirten Zeytineli Köyü sakinlerinden Şefik Kuyucu, şunları söyledi:

''Zaten camimiz vardı. Köyümüze rahat rahat yetiyordu. Cami eski bulundu ise restore edilebilir, güçlendirilebilirdi. Yeni bir cami yapılmasına anlam veremedik.

Okulun yıkılmasına da çok üzüldük. Çocuklarımız her gün 16 kilometre yol kat ederek çileçekiyor. Haberlerde görüyoruz, yüzbinlerce öğretmenimiz boş geziyor.

Buradaki okulumuz yıkılmasaydı ve öğretmen atansaydı daha iyi olmaz mıydı? Yazık değil mi bu çocuklara?''

Kaynak: Gökmen Ulu / Sözcü