MHP lideri Devlet Bahçeli, Twitter hesabından açıklama yaptı.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Twitter hesabından açıklama yaptı. Bahçeli, tweetlerine 'vefa ve sadakat' vurgusuyla başlayarak, Gaziler Günü'nü kutladı.
"Milli, ahlaki ve tarihi hafızanın; açılan istismar çatlağından akıp gitmesine, geriye yalnızca bir tortu kalmasına müsaade etmeyeceğiz" diyen Bahçeli, "Bu itibarla aziz milletime diyorum ki, ülkenin geleceğine oy ver" ifadelerini kullandı.
İşte Bahçeli'nin açıklamaları:
Vefa ve sadakat bir canlıyı insan, bir insanı da manen kahraman yapar. Bu hasletler harap kalplerin hayat iksiri, varoluşun itibar iadesidir.
Kader ve karakter bozgununa uğramamış, nefis saldırısı ve menfaat tasallutu altında kalmamış kimseler için vefa ve sadakatin bedeli yoktur.
Değerlerini ihanet operasyonuyla aldırıp tüm şahsiyet ve geçmişinden soyunanlar için vefa bir semtin ismi, sadakat bir aldatmanın bahsidir.
Allah insanı akılla mümtaz, duyguyla üstün, ruhla ölümsüz kılmıştır. Ne mutlu ki buna erenlere, ne mutlu ki bu emanete sahip olanlara.
Vefa denilince aklıma önce gaziler gelir Her gazimizin kocaman bir yüreği, yenilmez bir irade zirvesi ve azalmaz bir cesaret seviyesi vardır.
Gazilerimiz gönül insanlarıdır. Dünyanın derinlerine kök salmış bir kaya kadar güçlü, bu kayadan hayat veren pınarlar kadar berraktırlar.
Yüreklerinde ilahi bir nağmenin sesi yankılanır. Kaynağı vatan aşkı olan bir kuvvetle, kuvvesi samimiyet olan bir mizaçla kahramanlaşırlar.
Gaziler şehitlerle beraber milletin kervan başı, tarihin akışına refakat eden yiğitlik ve fedakarlık numunesidirler.
Gaziler gönüllerinde Hz.Muhammed’in feyzinden sönmez bir çırağ, Fatih’in damarından bir damla kan, Alparslan’ın yelesinden izler taşırlar.
Her bir gazi fedakarlığın doruklarına görevini yerine getirmenin kıvancıyla tırmanır, müsterih olmuş ve mağrur bir vicdanın huzuruyla yaşar.
Hain pusulardan çıkmak kolay görülmemelidir. Düşmanların saçtığı ateşe göğüs germek, buna kafa tutmak her babayiğidin harcı da değildir.
Bütün gazilerimizin Gaziler Günü’nü tebrik ediyorum. Türkiye’nin bir gazi devlet, bu milletin gazi bir millet olduğunu hiç unutmayalım.
Gazilik ruhu, şehitlik şuuru üzerinde yaşadığımız zorlu coğrafyayı bize vatan yapmıştır. Allah hem gazilerden, hem de şehitlerden razı olsun.
Soylu bir kalem olan Merhum Ahmet Hikmet Müftüoğlu’nun “Üzümcü” isimli hikayesi işin özünde bir kahramanlığın özetidir.
Bu hikayede Türk ruhunun yankısını, Üzümcü’nün sesinde Türklüğün gurur ve heyecan verici çığlığını duyarız.
Sessiz sedasız bir vatan evladının askerlik hizmetine girince, milleti uğruna nasıl devleştiğini ibret ve hayranlıkla idrak ederiz.
Gazilik ve şehitlik mirası; bir üzümcüyü tek kişilik bir orduya dönüştürür. İşte bu bilinçle biz varız, buradayız, olmaya da devam edeceğiz.
Merhum Müftüoğlu Türk milletine bakınız nasıl sesleniyor:
“Dünya tarihi, vatanı uğruna senin kadar uğraşan, kanını döken bir millet daha gösteremez.”
“Senin kadar kimse, kendi vatanına sahip olmaya hak kazanmamıştır. Bu vatan ya milletindir, ya da kimsenin!”
Türkiye bizimdir, Türk vatanı hak eden, layık olan fertleriyle geleceğin perdesini aralayacak, sonsuzluk deryasına gürül gürül akacaktır.
Merhum Hikmetoğlu’nun sözleriyle ifade edersek; dövüle dövüle tavlandık, vurula vurula kırıldık. Yine de her parçamızdan bir şimşek çıktı.
Milli, ahlaki ve tarihi hafızanın; açılan istismar çatlağından akıp gitmesine, geriye yalnızca bir tortu kalmasına müsaade etmeyeceğiz.
Bu itibarla aziz milletime diyorum ki, “Ülkenin Geleceğine Oy Ver.”
Gelecek elden gitmeden, geçmiş elenip heba edilmeden gazi milletin, tarihe yön veren yüksek ahlakın hakkına, hukukuna sahip çıkma vaktidir.