MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, 17-25 Aralık operasyonlarında yüzyılın en büyük rüşvet ve yolsuzluk, kara para aklama operasyonu yapıldığını belirterek, "O günden bugüne devlete ve millete rahat yok" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Başbakan olduğu dönemde oğlu Bilal Erdoğan ile yaptığını iddia ettiği telefon görüşmelerinin "Bu, Babam ve Oğlum piyesinden bir parça" diyerek okudu. Operasyonda ortaya çıkanların milletin hafızasında hep yaşayacağını ifade eden Vural, şöyle devam etti:
"Bu operasyonla, rüşvet ve yolsuzluk paralel çetesinin milleti nasıl soyduğuna şahitlik edildi. Dört eski bakan hakkındaki hazırlanan fezlekeye göre, İranlı iş adamının bu kişilere toplam 63,5 milyon dolar rüşvet verdiği, aklanan paranın ise 87 milyar dolar olduğunu belirtiliyor. Eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, Başbakan'ın talimatıyla hareket ettiğini, milletvekilliği ve bakanlıktan istifa ettiğini, Başbakan'ı da istifaya çağırdığını söylemiştir.
DEVLETİ VE MİLLETİ RAHATLATIN
Bakan, Başbakan'ın istifasını istiyor, 'devleti ve milleti rahatlatın' diyor. O günden bugüne devlete ve millete rahat yok. O günden bugüne devleti ve milleti rahatlatan yok. Devleti ve milleti rahatlatmak yerine devleti ve milleti yıpratmak için güçlerini kullandılar. Adli Kolluk Yönetmeliği değiştirildi, mahkemeden döndü, savcının elinden dosyalar alındı, hakimler değiştirildi, HSYK'ya müdahale edildi, fezlekeler Meclis'ten geri gönderildiğinde 35 klasörden 11 klasöre düştü, TBMM olağanüstü toplantıya çağrıldı, fezlekeler okunmadı. Amaç milletten gerçekleri saklamaktı.
Soruşturma komisyonu kuruldu, 65 gün üye vermediler. Belgelerin, tapelerin silinmesi için kanun çıkarıldı, karşı operasyonla 'rüşvet ve yolsuzluğu gündeme getirenler darbe planladı' diye ortaya konuldu. Emniyet, yargı tarumar edildi. 77 milyon makul şüpheli oldu. Yolsuzluk ve rüşvet çetesi millete karşı darbe planladı ve uyguladı. Oysa 'mahkemede hesaplaşalım' denilmesi gerekirken yargının çalışmasını engellediler."
Soruşturmada verilen takipsizlik kararının kesinleştiğini anımsatan Vural, 17-25 Aralık sürecinde yaşananları parti olarak unutturmayacaklarını, millete anlatacaklarını söyledi. MHP'nin 17 -25 Aralık'ı "Rüşvet ve Yolsuzlukla Mücadele Haftası" ilan ettiğini ifade eden Vural, bugün bu doğrultuda kanun teklifi verdiklerini belirtti.
Vural, tekliflerinin gerekçesinde, TBMM Başkanı'nın 17-25 Aralık haftasında bir günü özel gündem ilan etmesini, kamu kuruluşları tarafından seminerler, konferanslar ve benzeri etkinliklerle halkın yolsuzluk konusunda bilinçlendirilmesini, okullarda şiir, resim, kompozisyon yarışmaları düzenlenmesini, RTÜK'ün rüşvet ve yolsuzluk konulu kamu spotu yayınlamasını, bu haftadaki Cuma günü camilerde hutbe okunmasını öngördüklerini anlattı.
17-25 ARALIK RÜŞVETTİR YOLSUZLUKTUR
Basın toplantı salonunda konuştuğu yerin arkasına astığı afişi gösteren Vural, şöyle devam etti:
"17-25 Aralık'ta yaşadıklarımız rüşvet ve yolsuzluktur. İster Türkçe, ister Osmanlıca, ister İngilizce, ister Almanca, ister Arapça, ister Fransızca, ister Çince, ister Latince, ister İspanyolca söyleyin. Hangi dilden anlıyorsanız o dilde konuşalım. 17-25 Aralık rüşvet ve yolsuzluktur. Kimse rüşvet ve yolsuzluğu meşru gösteremeyecek ve hukuktan kaçıramayacaktır. Bu suça karışanlar hesap er yada geç hesap verecektir. Milletin hakkına ve hukukuna el uzatan zihniyete karşı herkesi demokrasiyi, hukuk devletini ve özgürlükleri korumaya davet ediyoruz.”
Toplantının sonunda gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Vural, uluslararası işbirliğiyle haram para aklayan ve karar verici makamlardakilere rüşvet verenlerin peşini bırakmayacaklarını ifade etti. İlişki ağını ortaya çıkarmaya kararlı olduklarını dile getiren Vural, operasyonun İran ayağındaki süreçle ilgili bilgi almaya çalıştıklarını belirtti.
Vural, "Millet adına hareket etmesi gereken, hukukumuzu koruması gereken Cumhuriyet savcısı takip etmiyorsa biz takip edeceğiz. Kimse rüşvet ve yolsuzluğu meşrulaştıramaz. Herkes hangi görevi yaptığını bilmelidir" dedi. Eski AB Bakanı Egemen Bağış'ın, twiter’da, "17 Aralık, Türkiye'nin AB'den müzakere tarihi almasının şanlı yıl dönümüdür" sözlerini de değerlendiren Vural, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın AB'ye yönelik tepkisini hatırlatarak, "Böyle bir süreç yok artık. AB Bakanı Volkan Bozkır da istifasını verecektir sanırım" dedi.