CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, bayram sonrası gündeme gelecek içtüzük değişikliğine ilişkin olarak, 24. dönemde içtüzük için ‘kırmızı çizgimiz’ demiştik, bu sefer daha kalın bir kırmızı çizgimiz olacak” dedi.

Özel, TBMM’de değiştirilmesi öngörülen içtüzük çalışmalarına ilişkin Ak Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş ile kurduğu temasa ve Binali Yıldırım’ın başbakan seçilmesinin ardından yeni hükümetin parlamentoya yönelik uygulamalarına ilişkin konuştu.

Özel, şunları kaydetti:

YENİ HÜKÜMETLE FARKLILAŞMA VAR

7 Haziran seçimlerinden sonra Davutoğlu ile Kılıçdaroğlu’nun ilk buluşmasında, Davutoğlu, muhalefet partileriyle diyalog kuracaklarını, ‘biz yaptık oldu’ demeyeceklerini, 7 Haziran sonucunda, içtüzükteki kavga görüntülerinin etkili olduğunu değerlendirdiklerini söylemişti. Dönemin grup başkanvekili Mahir Ünal, bana, ‘Başbakanın özel talimatı, herşeyi istişare ile yapacağız. İçtüzük değişecekse uzlaşıyla değiştireceğiz’ demişti. Görülüyor ki, yeni hükümetle birlikte AKP’nin Meclis’te farklılaşmaları var. AKP, kürsü tercihlerinde içeriğine bakmaksızın gerginlik çıkaracak hatipleri seçiyor.

BANKAMATİK MEMURU OLACAK

AKP’den sızan bazı bilgiler var ki... Grup başkanvekilinin bir önergeye oy vermesinin, bütün grup adına verilmiş olmasını, bu durumda karar yeter sayısı ve toplantı yeter sayısının aranmamasını yani grup başkanvekillerinin vekaleten grup adına oy kullanması gibi tuhaf şeyleri getireceklerini duyuyoruz. Milletvekillerini bankamatik memuruna dönüştürecekler, memleketinde oy kullanacak, parasını çekecek. Yoklama istememek demek Meclis’in 5-10 vekil ile çalışması demek. Nöbetçi grup başkanvekiliyle Meclis’i çevirmeye çalışıyorlar. Saray’ın Meclisi önemsizleştirme, işlevsizleştirme çabasının bir ürünü. 24. dönemde iç tüzük için, ‘kırmızı çizgimiz’ demiştik, bu sefer daha kalın bir kırmızı çizgimiz olacak.

HOCA’NIN KADROLARI TASFİYE

Davutoğlu kendisine ve ülkenin önüne bir hedef koymuştu. AB kriterlerine uyum sağlamaya çalışıyordu. Meclis, 3 ay boyunca sabahlara kadar çalıştı sonra 4 Mayıs darbesiyle hepsi çöpe gitti. Bu kanuni düzenlemelere ilişkin yönetmelik gibi ikincil mevzuat çalışmalarının da yapılmayacağı anlaşılıyor. Ankara’da herkes adeta Davutoğlu döneminin bürokrasiden kazındığını söylüyor. Paralel yapıyla mücadelenin bir benzeri, Hoca’nın kadrolarının tasfiyesi için yapılıyor. Binali Yıldırım’ın bambaşka önceliği var. Besmele çeker gibi her sabah saraya bağlılığını ve başkanlık sisteminin gerekliliğini ifade ediyor.

Kaynak: Milliyet Gazetesi - Meriç Tafolar