Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım basın toplantısı düzenledi.
Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı'nın hemen yanında bulunan Kenan Evren Lisesi arazisine ilişkin, devletin ilgili kademeleriyle 2002 yılında bir protokol yapıldığını, aynı protokolün 2006 yılında revize edildiğini, Kulübümüzün kendi üzerine düşen protokol şartlarını yerine getirdiğini, devletin de kendi üzerine düşeni yaparak protokol şartlarını yerine getirmesi gerektiğini söyledi.
Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı 1907 Tribünü'nde yapılan ve Asbaşkanlar Şekip Mosturoğlu ile Turhan Şahin'in de katıldığı basın toplantısında "Fenerbahçe siyaset üstüdür, Fenerbahçe siyaset yapmaz. Ama kendi hak ve hukukunu korumak için her türlü çalışmayı hukuk çerçevesinde yapar" diyen Başkan Yıldırım, Kenan Evren Lisesi hakkında daha önce varılan mutabakatın detayları hakkında bilgiler verdi ve devlette devamlılığın esas olduğunu hatırlatarak, devletin ilgili kurumlarının üstlerine düşen görevi yerine getirmesini istedi.
BAŞKAN YILDIRIM 1 MAYIS'I KUTLADI
Bu toplantıyı Fenerbahçe ve spor kamuoyunu bilgilendirmek için düzenlediklerini ve Kenan Evren Lisesi konusunda gelinen son noktayı aktarmak istediklerini belirten Başkan Aziz Yıldırım, sözlerine 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Bayramı'nı kutlayarak başladı. Başkan Yıldırım, "Bugün1 Mayıs, işçinin emekçinin bayramını camia olarak kutluyoruz" dedi.
KOÇ GURUBU'NA TEŞEKKÜR
Daha sonra Fenerbahçe Grundig Kadın Voleybol Takımımızın dün kazandığı şampiyonluktan bahseden Başkan Yıldırım, "Takımımız Fenerbahçe Grundig'e, tüm antrenör ve sporcular başta olmak üzere oradaki emekçilere varana kadar herkese teşekkür ediyoruz" dedi. Sponsorluğun önemine dikkat çekerek Kadın Voleybol Takımımızın sponsoru Grundig ve bağlı bulunduğu Koç Grubu'na da teşekkür eden Başkan Yıldırım, "Sponsorluğun ne kadar önemli olduğunu daha önce söylemiştim. Basketbolda Ülker, voleybolda Grundig örneği ile ne kadar doğru söylediğimizi görüyoruz. Başarıların sponsorlarla geldiği görülüyor. Grundig camiası Koç Grubu'nun kuruluşudur. Buradan Sayın Rahmi Koç'a, Sayın Mustafa Koç'a ve Sayın Ali Koç'a teşekkürlerimi sunuyorum ve bu birlikteliğin ileride de sürmesini arzu ederiz" dedi.
100 TRİLYON LİRAYA YAKIN HARCAMA YAPILDI
Daha sonra Kenan Evren Lisesi arazisi konusunu aktarmaya başlayan Yıldırım, "2002 yılında bir protokol yaptık. Dönemin İstanbul Valisi Erol Çakır aramızda, bugün kendisi aradı canlı şahit olduğunu söyledi. Dönemin Milli Eğitim İl Müdürü Ömer Balıbey , Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk ve dönemin Milli Eğitim Bakanı Necdet Tekin tarafından protokol imzalanmıştır. Amacı; yan tarafımızdaki mevcut okulun arazisi Milli Emlak'a aitti ama öğretim Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılmaktaydı. Protokol gereği, Milli Eğitim'in KEL arazisinden ayrılması için Fenerbahçe yeni bir araziye KEL ve içindeki tesisler kadar tesis yapacak ayrıca 2 tane de kendi istediklere yere yeni okullar yapıp MEB'e verecek bunun karşılığında MEB'in burada öğretim yapmaktan vazgeçecekti. Biz üzerimize düşen şartları yerine getirdik ve 100 trilyon liraya yakın bir harcama yaptık. Bunun tek amacı buradaki KEL'in ayrılmasıydı. Bu arazinin satılması ve kiralanması ortada yoktu. Bu arazinin boş haline gelmesiyle birlikte Milli Emlak ve Fenerbahçe arasında yeni bir anlaşma yapılacaktı. Fenerbahçe, boş hale gelmiş olan araziyi kiralayacaktı. Arazinin o zamanki değeri 17 trilyon 834 milyar liradır, 18 trilyona yakın. 3. 7. 2003'te buranın değerinin 18 trilyon olduğu belgelenmiş. Emlak Müdürlüğü tespit etmiş ve okulun değeri 18 trilyon olarak belirlenmiş. MEB'in hakkından vazgeçmesi ile biz o günkü değeri üzerinden 18 trilyona biz Milli Emlak'la anlaşma yapmışız. Buraya yapacağımız otel veya başka tesislerin kazanacağı gelirin brütünün yüzde 25'ni de her ay ve her yıl Maliye'ye kira olarak ödeyecektik. Yani, mal yine Fenerbahçe'nin değil. Kamuoyunda Fenerbahçe'ye veriliyor veya satılıyor gibi bir hava var. Oysa biz yap işlet devret modeliyle burayı 49 yıllığına bünyemize alıyoruz. Ayrıca her yıl yüzde 1 de kira vereceğiz. Yani her yıl kazancımızdan yüzde 26'ye varan geliri maliye bakanlığına verecektik. Yılda 10 milyon kazansak, 10 senede 25 milyon dolar sonunda devlete biz bu kadar da para verecektik. Ayrıca buraya 100 milyon dolar da yatırım yapacaktık. Peki biz neden evet dedik? Aslında bu stadı almak ve orayı onla birleştirmek, burayı devlet adına bir kompleks haline getirmek istiyorduk. 2008 Olimpiyatlarında burarın faaliyete geçmesine sağlamaktı aslında amacımız. Aslında rantlı bir proje değildi. Bizim istediğimiz bu projede herkesin görevini yerine getirmesidir" diye konuştu.
PROTOKOL 2006'DA REVİZE EDİLDİ
KEL konusunu görüşmek için 1 yıldan fazla bir süredir Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'dan 5-6 kez randevu istediklerini sonunda geçen hafta kendisinin Başbakan'a durumu bildiren bir mektup yazdığını ve geçtiğimiz günlerde Bakan Avcı ile görüştüklerini anlatan Yıldırım, "Sayın Bakan 'Ben bu protokolü tanımam' diyor. Muhalefetin kendisine burada bir rant olduğunu söylediğini, buranın 350 milyon dolarlık bir bedeli olduğunu, içinde tarihi eserler bulunduğunu söylediğini aktarıyor. Biz 2002'den bu yana kadar belediye ile hükümet ile gerekli bakanlarla, belediye düzeyinde Kadir Topbaş'la yaptığımız ayrıntılı çalışmalar neticesinde, alanın 3 ticaret alanına döndürülerek otel ve iş merkezi yapılacak şeklide planlama yaptık. Aslında burası, Milli Eğitim alanından çıkmış, ticaret alanına dönmüştür. Kendisi 'Muhalefet bana önerge verir. Ben onlara bunu söyletmem. Size 17 trilyon verelim, siz bütün haklarınızdan vazgeçin. Zaten siz protokolü yerine getirmediğiniz. Konferans salonu yapmadınız. Mahkemeye veririz hiç bir şey ödemeden alırız. Dilerseniz 345 milyon getirin burayı size verelim' diyor, Biz protokolün tümünü yerine getirdik. Hepsi imza altına alınmıştır, sıkıntımız yoktur. Her şeyi yerine getirdik, teslim ettik. 17 trilyon değer ki; bizim yaptığımız hesaplarla farklı olacaktır. Biz bunları bankadan borçlar alarak getirip buralara yatırım yaptık. Biz kaba bir hesapla 98 trilyon bulduk Ön izini için bizden bedelini istediklerinde 1 trilyona yakın ödemeler yaptık devlete. Bu yaşanmış olaydır, devlet reddetmektedir. Protokol 2006'da revize edilmiştir. O zamanın ME Bakanı Hüseyin Çelik'in altında imzası vardır, Yani yine bu hükümet zamanında revize edilmiştir" diye konuştu.
DEVLETTE DEVAMLILIK ESASTIR
Devlette devamlılığın esas olduğunu hatırlatan Aziz Yıldırım, "Devletle bir protokol yaptık. Devletin devamlılığı esastır. Kulübümüz için de aynı şey geçerlidir. Bu protokol uygulansın, bu arazi spor kulübüne verilmelidir. Verilmelidir derken, bu arazi işadamlarına deniz kenarında otel yapmaları için verilen araziler gibidir. Sonunda yap işlet devret formülüyle devlete kalacaktır. Tesislerle beraber, statla beraber 49 yıl sonra stat da bu arazi de devletindir. Yani Fenerbahçe'nin malı değildir" diye konuştu.
SİYASİLER ÖNERGELERİNİ GERİ ÇEKSİN
Bazı siyasilerin konuyu bilmeden önergeler verdiğini söyleyen Aziz Yıldırım, "Onlar da konuyu incelesinler. Ya da önergelerini çeksinler yada düzeltsinler. Çünkü bakanlık bu önergelerden dolayı yorum yapıyor" diye konuştu.
KONUYU KONGREYE GETİRECEĞİZ
Ay sonunda Fenerbahçe'nin kongresinin olduğunu, gündeme ekledikleri maddeyle konuyu kongrede tartışmaya açacaklarını orada ne çıkarsa onu uygulayacaklarını, şimdilik hukuki altyapıları oluşturduklarını belirten Yıldırım, "Mahkeme gerekiyorsa yapacağız. Fenerbahçe siyaset üstüdür. Biz bu konuya siyasete bağlamıyoruz. Önerge verenler de yanlış yapmıştır. Tüm siyasetçiler birleşerek yapılan protokolün yerine getirilmesi gerekir. Biz siyasetin dışındayız. Biz haklıyız, sadece hakkımızı arayacağız" dedi.
DEPREM RİSKİ VAR
Fenerbahçe Kulübü Asbaşkanlarından Turhan Şahin de yüzlerce öğrenciye hizmet veren KEL binasının Bayındırlık Bakanlığı'ndaki birçok yetkilinin raporlarında deprem riski taşıdığının çok açık belirtildiğini söyleyerek, "Bu raporlar ortadayken burada eğitim yapılması gerçekten yanlış. Biz bunları öğrendikten sonra, bize vermemek için, deprem riski olan binada yüzlerce öğrencinin hayatı riske edilerek eğitime devam ediliyor" diye konuştu.
İSTANBUL VALİ YARDIMCISI KAYA'NIN İMZALADIĞI BELGE
Aziz Yıldırım, toplantının soru cevap bölümünde İstanbul Vali Yardımcısı Harun Kaya'nın 13.08.2013 tarihinde altında imzası bulunan belgede " 'Fenerbahçe ile imzalanan protokolde Fenerbahçe belirlenen tüm yükümlülükleri yerine getirmiş olup, protokol ekte gönderilmiştir" diyor. Gördüğünüz gibi Fenerbahçe gerekenleri yapmıştır" dedi.
BAKAN AVCI PROTOKOLÜ GEÇERSİZ SAYIYOR
Bakan Avcı'nın bu protokolü geçersiz saydığını belirten Yıldırım, "Onun dediğine göre konuşacak bir şey yok. En üstü kademede yaptığımız konuşmada bu protokolün geçersiz olduğunu söylüyorlar" diye konuştu.
KARLILIK ÖNEMLİ DEĞİL
Fenerbahçe için, arazinin verilmesinin mi yoksa masraflarının ödenmesinin mi daha karlı olduğu yolunda bir durumun söz konusu olmadığını belirten Aziz Yıldırım "Devletle Fenerbahçe arasında bir anlaşma yapılmıştır. Biz anlaşmanın uygulanmasını istiyoruz. Buna iki taraf da sahip çıkmalıdır. Karlılık sonraki iş" diye konuştu.
İLK OKULUN ARAZİSİ FENERBAHÇE'NİN
Aziz Yıldırım ilk yapılan okulun arazisinin üzerinde gecekonduların bulunduğunu, Fenerbahçe'nin o insanlara evlerinin bedelini ödeyerek araziyi aldığını ve devletin hizmetine verdiğini belirterek, "Yani o arazi Fenerbahçe'nin malıdır. Öbür iki arazi de devletindir ama birincisi, 16 dönümü tamamen Fenerbahçe'nindir. Bu arazinin üzenden imar planıyla yol geçirilmiş, okul yapılmış, karşısındaki yere de Valilik izin vererek görme engelliler için Lions Kulübü tarafından okul yapılığı halde biz hayır işidir diye sesimizi çıkarmadık. Kendi arazimize kapalı salon yaparak, böyle bir okulun yapılmasına müsaade ettik. Daha sonra salonu, başka yer gösterdiler gittik orada yaptık" diyerek konuyu daha da detaylandırarak toplantıyı sonlandırdı.
Kaynak: DHA