Bölgedeki muhalifler, bu bölgede sadece İran askerleriyle savaştıklarını ve rejimin bölgeyi İran’a terk ettiğini söylüyor.

15 Haziran 2015 tarihinde Esad güçleri tarafından ele geçirilen Türkiye’nin Yayladağı sınırında bulunan Keseb kasabası ve çevresinde uzun süreli sessizlikten sonra son 10 gündür hareketli günler yaşanıyor.

Mart ayının ilk günlerinde hava saldırıları ile başlayan hareketlilik rejim güçlerinin son 5 günde 6 farklı noktadan başlattığı kara operasyonları ile devam ediyor

Al Jazeera Türk’ten Yılmaz Bilgen’in haberine göre, son operasyonlarla ilgili Al Jazeera Türk’e konuşan bölgenin etkin gruplarından Ömer Muhtar Tugayı Komutanı Ömer Abdullah “Burada son bir ayda ciddi bir hareketlilik yaşanıyor. Bizimle savaşan güç tamamen İran askerleri ve yine İran’ın desteği ile bölgeye getirilen Irak, Afgan askerlerinden oluşan bir birlik” diyor.

Bölgede yaşanan gelişmeleri “İran’ın kendi girişimiyle bölgenin kontrolünü tamamen devralması” olarak nitelendiren Türkmen komutan şunları söyledi:

“Burada 3 yılı aşkın bir süredir Esed’le savaşıyoruz. Esed bu savaşta çok yorgun düştü. Şu ana kadar bize bu bölgede aynı anda iki cephede saldıracak gücü hiç olmadı. Fakat bir ay önce bu bölgeye 3 bin Şii milis getirildi. Zülfikâr Tugayı ismi verilen askeri birliğin komutanı Ebu Şehad el Cuburi isimli bir Şii.”



ESAD GÜÇLERİ SINIRDA YOK

Lazkiye bölgesinden Türkiye sınırına uzanan hattın İran tarafından bölgeye konuşlandırılan askerler tarafından tutulduğuna dikkat çeken Ömer Abdullah, “Yunus Tepesi dediğimiz Selme bölgesinin en yüksek noktalarına saldırıyorlar. Aynı zamanda Keseb bölgesinden ve yine stratejik Kızıldağ-Acısu yönünden büyük bir harekat başlattılar. Şu an sadece sahil bölgesi olan El Basit’te Mihraç Ural’a ait Mukaveme Suriyye birlikleri mevcut. Bunun dışında tüm bölgelerde İran güçleri var” diyor.

Ömer Muhtar Tugayı komutanı ayrıca şunları da ekliyor:

“Son günlerde Kürt dağı bölgesinde yer alan ve Türkiye sınırına 25 kilometre mesafedeki Yunus Tepesi ile Türkiye sınırına üç kilometre uzaklıkta bulunan 45 tepesinde olağanüstü hareketlilik gözlemliyoruz. İran’a bağlı savaşan milislerin bu iki stratejik noktada yoğun çalışmaları var. Bu iki noktaya büyük önem veriyorlar. Esed’e doğrudan bağlı birlikler çekildikten sonra sadece Suriye Hava Kuvvetleri buraya yönelik hava desteği veriyor. Bunun dışında herhangi bir askeri varlığı kalmadı. Keseb’de tamamen Şiiler var ve Türkiye sınırına 200 metre mesafede askeri mevziler kazdılar. Bu mevzilerden Türkmen bölgelerini vuruyorlar. Ana hatlarıyla bölgeyi kuşatan Selme, Kızıldağ, Saray ve Gınam’da artık İranlılar yerleşmiş durumda. Bundan sonra bölgede savaşacağımız güç İran’ın bir fiil askerleri ile desteklediği Şii gruplar olacak. İran bölgeye yerleşti bunu çok net görebiliyoruz.”

Türkmen Komutan Ömer Abdullah’a göre, “Şii gruplar bu operasyonlarında başarılı olursa bölgede yaşayan Türkmenlere yönelik büyük çapta katliam tehlikesi” var.

DURİN REJİMİN ELİNE GEÇMİŞTİ

Geçtiğimiz hafta Lazkiye merkezinden saldıran rejim güçleri Türkmen bölgesi Bayırbucak’a 25 kilometre mesafedeki Kürt Dağı bölgesinde bulunan Durin kasabasını ele geçirmişti.

Bayırbucak bölgesinde savaşan Türkmen Şehitleri Tugayı Komutanı Adil Orli, stratejik öneme sahip Durin kasabasının düştüğünü ifade etmişti.

Keseb’in karşısındaki Yayladağı Sınır Kapısı’nın son günlerde artan bombardımanlardan dolayı boşaltıldığını söyleyen Türkmen komutan, Türkiye sınırında bulunan Türkmen köylerinden Dağdağan, Kepir, Gökdağı ve Murtlu’nun risk altında olduğunu belirtmişti.