Kaçak Saray’da gündüz fasılındaki mobilyalardan masa ve sandalyelerin maliyetlerini açıklayan Mimarlar Odası Ankara Şubesi Kaçak Sarayın ekonominin kara deliği olduğunu ,sürekli para yuttuğunu hatırlatarak,"Yapınca masraf bitmiyor, o binanın işletilmesi, her şeyi para, Türkiye'nin kaynağını tüketiyor" dedi  

MAKAMA GÖRE MASA DÜZENİ

Mimarlar Odası Ankara Şubesi Kaçak sarayda düzenlenen yemek organizasyonundan yola çıkarak, organizasyondaki mobilyaların;  masa ve  sandalyelerin  maliyetlerini hesapladı. Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan,  basın mensuplarına Saray’dan çekilmiş bir fotoğrafı gösterirken şunları söyledi:

“600 metrekarelik balo salonlarının olduğu kaçak sarayda, ana binanın fuaye bölümünde  verilen fasıllı yemek organizasyonunda mobilyalarının yaklaşık maliyetini hesapladık. Kaçak Sarayda makama göre masa düzeni kurulmuş. 12 kişilik 30 ahşap masa bulunuyor.  

21 kişilik de protokol masası var. Mobilyaların yurtdışından getirildiği ağırlıklı italyan ve fransız mobilyaların kullanıldığı Ana binanın mobilyaları E şeklindeki idari binanın mobilya fiyatlarının kat be kat fazlası.  Türkiye’de çok az firmanın satışını yaptığı büyük ölçekli bu masaların 12 kişilik  olanının tanesi  25 bin ile 40 bin avro arasında değişiyor. Masaların tanesini 30 bin avrodan hesapladık.

21 kişilik masanın maliyeti ise 60 bin avro  civarında. kolçaksız sandalyelerin tanesi maliyeti 2000 avro ile 5000 avro arasında değişiyor bu yemek organizasyonunda 360 tane tespit ettik. 21 kişilik masanın etrafında ise tanesi 5 bin avro olan kolçaklı sandalyeler var. Kaçak sarayda, öğlen faslının yapıldığı mobilyaların maliyeti yaklaşık 6,5 milyon lira.” Şeklinde konuştu.    

“AOÇ'ye beton dikin,  sonra da kaynak yok deyin”

Candan şöyle devam etti: “Kaçak Saraydaki bu yemeğin sadece mobilya maliyeti yaklaşık 6,5 milyon lira. Bu maliyetlerin içerisinde, tabak, kaşık, çatal , ipek masa örtülerinin  maliyeti ile ,yemek maliyetleri yok,  sadece yaklaşık mobilya maliyetini hesapladık. Bu maliyet 6 bin 689 asgari ücretlinin maaşına denk.

Erzurum’un Aziziye Belediye personelinin 2 yıllık maaşı  ödenir bu parayla. Halk yoksulluk içerisindeyken, memura, emekliye zam yaparsak ülke batar. Halka gelince kaynak yok, kaçak saray için kaynak çok. Hükümet ve yerel yönetimleri yurtdışından sürekli boylu ağaç getiriyor, kaçak saray içinde getiriliyor.

Yurtdışından ağaç alımını durdurun bakalım kaynak çıkıyor mu çıkmıyor mu? Bu ağaçlar gerçekten geliyor mu, nerelere dikiliyor, kim sayıyor belli değil. 90 yıl önce  Tarım laboratuarı olarak kurulmuş, fidan yetiştirilmesi öngörülen  AOÇ'ye beton dikin,  sonrada kaynak yok deyin. Türkiye'de kaynak çok , yeter ki halk için kullanılsın.” İfadelerini kullandı. 

FATURALAR AÇIKLANSIN

Bir gazetecinin Cumhurbaşkanı’nın Kaçak Saray maliyet açıklamasını 1 milyar dolar olduğu açıklamasını hatırlatması üzerine Tezcan Karakuş Candan: “Yürütmenin durdurulduğu bir alanda ihale yapılması bile yasadışıyken, açıklanan maliyet gerçek dışı.Mimar olan biziz, proje kaça çizilir, inşaat kaça yapılır, malzemelerin maliyetleri nelerdir, özel üretim olunca maliyet kaça katlar, hangi mobilyalar kaç liradır biz biliriz.

Açıklasınlar faturaları bakalım  kim gerçeği söylüyor. Kaçak Saray 1 milyar dolar mı? yoksa 20 milyar liramı görelim? Hep beraber öğrenelim. Daha öncede bin odalıydı, biz ısrarla yer üstünde 2 bin oda var  dedik, 1150 küsur diye açıklama yaptılar. 1 milyar dolar, olsa olsa başbakanlığın bütçesinden çıkan maliyettir.

Örtülü ödenek ve işsizlik fonundan harcama yapıldı mı? Ne kadar harcandı? Kaçak Saray inşaatını yapan firmanın en  kıymetli arsalarda  sürekli AVM inşaatı ve hastane yapması  ne anlama geliyor? Bir trampa olabilir mi? Bunları bir açıklasınlar da halkımız bilsin kaynak nereye gidiyormuş.“ ifadelerini kullandı. 

SAATİN ZAMANI KENDİLERİ İÇİN ÇALIŞIYOR

Mimarlar Odası Ankara Şube 2. Başkanı Ali Atakan ise basın toplantısında Melih Gökçek’e yüklendi: “Ankara’yı yönetme iddiasında olan Melih Gökçek, Belediye Başkanlığı yapacağına,  kent sorunlarını çözeceğine televizyonlarda kanal kanal gezip siyaset yapıyor, belli bir ideolojinin siyasetini üstlenmiş durumda. Kent sorununu çözmek için yaptığı da meclisin karşısına kol saati koymak.

O saatin zamanı kendileri için çalışıyor. Atatürk Orman Çiftliği’nin orta refüjüne de dinozor koymak. Bu yaptıkları savundukları ile de uyumlu” ifadelerini kullandı.

Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın idam edilişlerinin yıldönümünde, ezilen halk için verilen mücadelede canını ortaya koyan insanlar birileri saltanat sürsün diye mücadele etmedi.  Kaçak Saray’da toplantılar, organizasyonlar yapılıyor meşru olmayan yapıyı meşrulaştırma çabası görüyoruz. Atatürk Orman Çiftliği talanını meşrulaştıramazlar.”