AKP’li vekiller tarafından Meclis’e verilen torba yasa teklifinden ‘tünel’ sürprizi çıktı. Buna göre artık vatandaş, evinin veya arazisinin altından geçen tünel için kamulaştırma bedeli talep edemeyecek.
Gelecek hafta içinde Meclis’te komisyonlarda ele alınması planlanan yasa teklifte öne çıkan bazı başlıklar şöyle:
KAMULAŞTIRMA DAVALARI YÜK
Geçtiğimiz yaz aylarında yapılan torba yasa değişikliği ile “Mülkiyet hakkının kullanılmasının engellenmemesi, can ve mal güvenliği bakımından gerekli önlemlerin alınması kaydıyla, kamu yararına dayalı olarak taşınmazların üstünde teleferik ve benzeri ulaşım hatları ile her türlü köprü, taşınmazların altında metro ve benzeri raylı taşıma sistemleri yapılmasının ve bunlar için kamulaştırma bedeli ödenmemesinin” yolu açılmıştı.
Hürriyet’ten Turan Yılmaz ve Hacer Boyacıoğlu’nun haberine göre, son yasa teklifiyle kapsam, tüneli de içine alacak şekilde genişletiliyor. Kaynaklar, “İstanbul, İzmir, Ankara başta olmak üzere büyükşehir belediyelerinden bu tür talepler geldi. Önceki düzenlemede tünel kelimesi unutulduğu için sıkıntı yaşanmaya başlanmıştı” bilgisini verdiler. Arazilerin 30 metre altından geçirilen tüneller için dahi davalar açıldığını ifade eden yetkililer, “Oysa yapılan raylı taşıma sistemi baktığınızda vatandaşın taşınmazının değerini artırıyor. Buna karşılık kamulaştırma davaları ciddi bir yük oluşturuyor” dediler.
YEŞİLAY'A BEDELSİZ TAHSİS
Teklifte yer alan bir diğer düzenlemeye göre de Kızılay, Yeşilay ve Yeşilay Vakfı’na kamu ciddi destek sağlayacak. Mülkiyeti kamuya ait taşınmazlar 49 yıl süre ile bu kurumlara bedelsiz tahsis edilebilecek. Kiralık olarak kullandıkları taşınmazların kullanımı da aynı şekilde 49 yıllığına ücretsiz tahsise dönüştürülecek. Sağlık Bakanlığı bütçesinden, Yeşilay Vakfı’na her yıl ödenek aktarılacak. Bu yıl aktarılacak ödenek teklifte, 15 milyon TL olarak belirlendi. Ayrıca Kızılay’a ait iktisadi işletmeler adına 31 Aralık 2013 tarihinden önceki vergilendirme dönemlerinde tahakkuk ettirilen kurumlar vergisi ve kâr dağıtımına bağlı vergi kesintisi ile bunlara ilişkin gecikme zammı, faizi ve cezaları ile bu alacaklarla ilgili açılan davalardan da vazgeçilecek.
1709 MÜDÜRE YENİ FORMÜL
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından sözlü sınavla 1709 şube müdürü atanmış ve konu yargıya taşınmıştı. Davanın olası bir iptal kararıyla sonuçlanmasına karşılık da bir düzenleme yapılıyor. Buna göre şube müdürleri yazılı ve sözlü sınavla atanacak. Ayrıca ilçe milli eğitim müdürleri ve üstüne, görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavı uygulanmayacak.
Yasanın çıkmasından sonra 1 yıl içinde YÖK Başkanlığı kurum içinde bir sözlü sınav yapacak. Bu sözlü sınavda başarılı olanlar hizmet sürelerine göre uzman ve uzman yardımcılığına atanacak.
SBÜ DE MECLİS'TE
Teklifle İstanbul’da Sağlık Bilimleri Üniversitesi kurulacak. Ancak bu teklif daha önce Meclis’e sunulan Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı’nın (TÜSEB) kurulmasını öngören torba yasada da bulunuyordu. Eleştiriler üzerine geri çekildi fakat yeni bir teklifle yeniden gündeme geldi.
AKP Ankara Milletvekili Cevdet Erdöl’ün imzasıyla TBMM Başkanlığı’na sunulan teklife göre, Sağlık Bilimleri Üniversitesi; Tıp Fakültesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi ile Sağlık Bilimleri Enstitüsü’nden oluşacak. Mekteb-i Tıbbiyye-i Şahane adıyla hizmet vermek üzere inşa edilen ve halen Marmara Üniversitesi adına tahsisli olan Haydarpaşa Kampusu, Sağlık Bilimleri Üniversitesi’ne tahsis edilecek.
AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ'NE AYKIRI
Hukukçular, “tünel” düzenlemesinin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırı olduğunu belirterek şu bilgileri verdi: “Her şeyden önce mülkiyet hakkı toprağın altı ve üstünü içermektedir. Bu madde Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin Ek 1 Protokol, madde 1 bakımından değerlendirilmesi gereken bir düzenleme. Taşınmazın değeri altından tünel veya benzeri bir yapı geçtiği için düşecektir. Bu nedenle de zararınızın tazmin edilmesi gerekecektir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Avrupa ülkeleri bu konuya böyle bakıyor. Türkiye’de bu düzenleme yasalaştığında, durumdan etkilenen bir vatandaş konuyu yargıya taşıyabilir. Böyle bir durumda söz konusu düzenleme, Anayasa Mahkemesi’nin gündemine de gelebilir.”