MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Kocaeli mitinginde konuştu.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Davutoğlu’nun devrelerinin yandığını ve su kaynattığını söyleyerek, “Milliyetçi Hareket Partisi’ni dörtlü çete diye tabir ettiği bir grubun içinde göstermeye kalkışması, ‘bunun arkasında kartel medyası var’ demesi, uluslararası işbirlikçilerden bahsetmesi ahlaksızlıktır. Davutoğlu çete lideri görmek istiyorsa, emir ve icazet aldığı 17-25 Erdoğan’a bakmalıdır. Dörtlü çeteyi görmek istiyorsa, rüşvetçi dört eski bakana odaklanmalıdır. İşbirlikçi arıyorsa hemen en yakın aynanın karşısına geçip Serok Ahmet’i baştan ayağa süzmelidir” dedi.
MHP lideri Bahçeli partisinin Pazarı Meydanı’nda düzenlenen mitingine katıldı. Bahçeli konuşmasına Kocaeli’nin ilçelerini selamlayarak başladı.
-“CUMHURBAŞKANLIĞI MAKAMINI AKP’NİN ARKA BAHÇESİNE BAĞLAYAN…”-
Despot ve dağılmış bir yönetim anlayışından dolayı Türkiye’nin riskli bir ülke haline geldiğini kaydeden Bahçeli, “Cumhurbaşkanlığı makamını AK Parti’nin arka bahçesine bağlayan, başkanlık ve yeni Anayasa gayesiyle kanun dışına çıkan Erdoğan, ülkemize aşırı zarar vermektedir. Erdoğan hukuk bırakmamıştır. Ve hiçbir hukukçudan çıt çıkmamaktadır. Erdoğan adaletin nefesini kesmiştir. Eleştirilerimizden ürküp saray talimatlı cevaplar verenler, yazılı açıklamalar yapanlar her nedense konu Erdoğan’ın yasa dışı, ahlak dışı, edep ve haya dışı uygulamaları olunca dört maymunu oynamaktadır. Çünkü yargının yörüngesi kaymıştır. Objektif, tarafsız, bağımsız olması gereken mahkemeler tasallut altındadır. Dün kahraman olarak lanse edilen savcılar, bugün haindir. Dün el üstünde tutulan hâkimler, bugün itibarsızdır. Dün övülen polisler bugün öğütülmekte, hepsine sövülmektedir. Bugün Türkiye’de her şeyin çivisi çıkmış, sapla saman birbirine karışmıştır” dedi.
-“ERDOĞAN VE AKP TEDAVİSİ OLMAYAN BİR PARALEL YAPI SENDROMU YAŞAMAKTADIR”-
17-25 Aralık rüşvet ve yolsuzluk skandalının AKP’nin dengesini ve kimyasını iyice bozduğunu savunan Bahçeli, “Erdoğan ve AKP Tedavisi olmayan bir paralel yapı sendromu yaşamaktadır. Bu kapsamda Milli Güvenlik Siyaset Belgesi yeni baştan tanzim edilmektedir. Milli birliğimizi tehdit ettiği iddiasıyla paralel olarak tasvir edilenler kırmızı kitaba dahil edilmiştir. Dahası legal görünümlü illegal terör örgütü olarak mimlenmiştir. Erdoğan’la kim ters düşüyorsa, kimler husumet yaşıyorsa; yeri ya kırmızı kitap, ya ekonomik mahrumiyet, ya da şiddet ve cezaevidir” diye konuştu.
-“ORTADA PARALEL DEĞİL, PARABOL VARDIR”-
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın işin içinden sıyrılabilmek için operasyonlara “darbe” dediğini ve “paralel” diye ucube bir yorum getirdiğini kaydeden Bahçeli, “Oysaki ortada paralel değil, parabol vardır. Cumhurbaşkanı ve Başbakan, herkesi paralel yapıyla işbirliği yapmakla suçlayarak, kirli ve karanlık geçmişlerini temize çıkarma telaşına düşmüştür. Milliyetçi Hareket’i bu yapıyla işbirliği yapmak iftirasıyla karalamaya çalışacak kadar dengelerini kaybetmişlerdir. Bu, hastalıklı ve habis bir durumdur. Tescilli hırsızlar, yolsuzluk bataklığından başkalarına çamur atarak kurtulmaya çalışmaktadır. Erdoğan ve Davutoğlu’nun bizi eski Türkiye koalisyonu diye tabir ettikleri bir kategoride gösterme sinsilikleri siyasi edep ve siyasi terbiyeye sığmayan bir yorumdur. AKP’nin kirli çamaşırları ve pislikleri ortalığa bir bir döküldükçe Erdoğan ve Davutoğlu hezeyan nöbetleri geçirmektedir. Kirli geçmişleri ifşa oldukça, kirli ittifakları açığa çıktıkça bu ikili iftira tetiğine, yalan düğmesine basmaktadır. Davutoğlu’nun devreleri yanmıştır. Davutoğlu su kaynatmış, dengesini kaybetmiştir. Milliyetçi Hareket Partisi’ni dörtlü çete diye tabir ettiği bir grubun içinde göstermeye kalkışması, bunun arkasında kartel medyası var demesi, uluslararası işbirlikçilerden bahsetmesi ahlaksızlıktır. Davutoğlu çete lideri görmek istiyorsa, emir ve icazet aldığı 17-25 Erdoğan’a bakmalıdır. Dörtlü çeteyi görmek istiyorsa, rüşvetçi dört eski bakana odaklanmalıdır. İşbirlikçi arıyorsa hemen en yakın aynanın karşısına geçip Serok Ahmet’i baştan ayağa süzmelidir” diye konuştu.
-“PARALEL VE EĞRİ BİZE YABANCIDIR”-
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Davutoğlu’na seslenen Bahçeli, “Bütün bu kanunsuzluklar ve hukuksuzluklar yapılırken, kirli tezgahlar ve kumpaslar kurulurken, siz de suç ortağıydınız. Bunun hesabını da adalet önünde vereceksiniz. ‘Biz yanılmışız, aldanmışız’ diyerek suç ortaklığından sıyrılamazsınız. Herkesi paralelle işbirliği yapmakla suçlayarak bundan kurtulamazsınız. Kirli ve şaibeli geçmişinizle mutlaka yüzleşeceksiniz. Eğer şeref ve haysiyetten bir nebze nasibinizi aldınızsa, adam gibi ortaya çıkın ve 12 yıllık karanlık dönemde ne melanetler işlediğinizi Türk milletine anlatın. Cumhurbaşkanı ve Başbakan, bizleri suçlamaya yeltenmeden önce hesap vermelidir. Başbakan Davutoğlu, bu konuda bizimle aklının ermediği bir geometri polemiğine girmek gafletine de düştü. Milliyetçi Hareket; ne paralelcidir, ne rüşvetçidir, ne de kumpasçıdır. Bizim mayamızda ve meşrebimizde; yetim hakkına el uzatmak, para sıfırlamak ve rüşvet yemek zilleti yoktur. Bizim komplo ve tezgahla işimiz olmaz, kumpas ortaklarımız da olmamıştır. Paralel ve eğri bize yabancıdır. Milliyetçi Hareket Partisi dimdik yürümektedir. Milliyetçi Hareket eğilmeden, bükülmeden, ilkelerini kırıp dökmeden yürümektedir. Milliyetçi Hareket Partisi milliyetçi, ahlaklı, adaletli ve vicdanlı adımlarıyla yürümektedir.
-“DAVUTOĞLU NİHAYET AZRAİL’İ DE SİYASET MEYDANLARINA TAŞIMIŞTIR”-
AKP’nin hızla düştüğünü söyleyen Bahçeli, “Erdoğan ve Davutoğlu’nda telaş ve korku bu yüzdendir. Azrail’e; ‘ve aleyküm selam deriz’ sözlerinin ardından derin bir kaygı hali vardır. Davutoğlu nihayet Azrail’i de siyaset meydanlarına taşımıştır. Erdoğan şehit olmaktan, kefen giymekten, ölümden sürekli bahsederek algılarla oynamakta, duyguları sömürmeye çabalamaktadır. Kocaeli’nden soruyorum; sandığa mı gidiyoruz, savaşa mı giriyoruz? Seçime mi gidiyoruz, savaşa mı koşuyoruz? Bu nasıl bir dildir? Türkiye nereye sürüklenmektedir?
Cumhurbaşkanı ve Başbakan böylesi bir üsluba nasıl tevessül etmişlerdir? Parti binalarına kargoyla ve çiçek sepetleriyle gönderilen bombalar kimlerin elinden çıkmıştır? Birkaç gün önce, bölücü terör örgütü PKK’nın, Muş’ta, biri Jandarma Uzman Onbaşımız olmak üzere, iki kişiyi kaçırması neyin mesajıdır? AKP-HDP-PKK arasındaki derin bağ ve sarsılmaz ittifak aslında tüm yönleriyle meydandadır. Bölücülüğün iki hain yüzü, Türk milletinin aleyhine tezgah kurmaktadır” değerlendirmesinde bulundu.
-“YAĞLI URGAN SİYASETİN GÜNDEMİNDEN UZUN YILLAR ÖNCE ÇIKMIŞTIR”-
Erdoğan ve Davutoğlu’nun medyayla kavga ettiğini ve tehditler savurduğunu kaydeden Bahçeli, “Zira basın özgürlüğü bunlara yabancıdır. Erdoğan yüzde 52’ye idam başlığından dolayı aşırı korkmuş, hemen harekete geçmiştir. Örtülemeyen vehimlerle atılan manşetlerden kasıtlı sonuçlar çıkarmıştır. Erdoğan merak buyurmasın, idam, darağacı, yağlı urgan siyasetin gündeminden tamamen ve uzun yıllar önce çıkmıştır. Milletin getirdiğini ancak millet götürecektir. Erdoğan’ın bu nedenle Türkiye’yi sabote etmesi, akılları bulandırmaya çalışması, duygularla oynamaya kalkışması büyük bir sorumsuzluktur. Mursi idam cezasını Mısır’da almıştır ve bu tarihi bir hatadır. Fakat burası Türkiye’dir, Türk milleti her şeyin farkındadır” değerlendirmesinde bulundu.