Cuhmurbaşkanı Erdoğan, Ramazan bayramı namazı sonrası cami çıkışında gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bayram namazı sonrası koalisyon görüşmeleri ve İran’la anlaşmalar konusunda önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan, AKP’ye verdiği hükümet kurma görevi kapsamında yürütülen koalisyon görüşmeleri hakkında Davutoğlu’yla görüştüğünü, 2. turun ardından mutabakata varılamadığı takdirde ‘erken seçime’ gidilebileceğine vurgu yaptı.
İşte Erdoğan’ın açıklamalarından satırbaşları;
Öncelikle tüm milletimin ramazan bayramını tebrike diyorum. Tüm insanlığın barışına vesile olmasını temenni ediyorum. Çok farklı bir sınavdan geçtiğimiz ramazan ayı oldu.
Hamdolsun herhangi bir sıkıntı yaşamadan oruçlarımızı tuttuk. Fakat tabi çevredeki gelişmeler, bölge huzursuzluğu itibarıyla bize birçok sıkıntılar yaşattı. Bu sıkıntılarla ramazanı geçirdik. Fakat oruçlarımızı tutarken böyle bir sıkıntıya muhatap olmadık.
Yaz mevsimi olmasına rağmen gayet kolaylıkla geçirdiğimiz bir sınav oldu.
KOALİSYON GÖRÜŞMELERİ
Ülkemizin birliğine beraberliğine kastedenler var. Birliğimizi hazmedemeyenler var.
Bu ülkemizin en önemli çıkmazı. Böyle bir atmosfer içinde 7 haziran seçimleri sonrası sandıktan çıkan netice nedeniyle en fazla oy alan AKP genel başkanına hükümeti kurma görevi verdim.
ERKEN SEÇİM VURGUSU
Ve sayın başbakan şu an itibarıyla parlamenyoda grubu olan Ak Parti dışındaki siyasi partileri ziyaret etti. Bu görüşmelerden sonra yetkili kurullarında değerlendirme yapacaklar ve bundan soran 2. bir tur hangi siyasi partilerle yapılacak bunu göreceğiz.
Kendilerinin bana ifade ettikleri şekilde STK’larla da görüşmeler değerlendirmeler yapacaklarını işin temelini sağlam bir üzerine oturtarak koalisyonu şartlarını zorlayacaklarını ifade ettiler. Bu şartlar sonrasında koalisyon oluşmuyorsa kapısı çalınacak mercii milli iradedir.
BARAJLARI BOMBALIYORLAR…
En isabetli yol o olacaktır. Bir gerçeği özellikle vurgulamak istiyorum şu anda biz bayramı bayram gibi yaşamak istiyoruz. Ama maalesef ülkemizin güneydoğusunda bayramı bayram gibi yaşayamıyoruz. Bölücü örgüt minibüsleri tarayabiliyor. Ne yazık ki ölüm haberleri alıyoruz. Bölgede barajı bombalamak suretiyle bölgenin bu önemli barajını yıkmak gibi bir gayret ile karşı karşıyayız. Bu şartlar altında parlamentoda temsil kabiliyeti bulmuş olan uzantının kalkıp elinden geleni yapması gerekir.
Bizim organik bağımız yok. Olmayacak tabi ama inorganik bağının olduğunu görüyoruz tüm istihbari bilgilerle bunu biliyoruz.
Seçimlerde görülen bir gerçek var… Öyle yerler var ki diğer partilere sıfır oy çıkıyorsa bu düşündürücüdür. Yüzlerce oluyorsa bu düşündürücüdür. Demek ki buralarda kaleşlerle tehdit var. Bu gücü arkasına alarak siyaset yapmak isteyenler çok daha hassas olmak durumundadırlar. Eğer demokratik sistem için de bunu sürdürmek istiyorlarsa bunu düşünmeleri lazım.
Türk milleti bir noktaya kadar sabreder. Ama sabrın da bir sınırı var. Nihai kararını buna göre verir… 78 milyon biz kardeşlik bağıyla kenetlenmiş bir Türkiye’yi kurmak zorundayız.
Herkes kendi değerleri içinde siyaset yürütebilir ama bunu ülkenin şartları diye öne süremez.
Eğer birbirinize şartlarını dayatmaya kalkarsanız ortaya bir senfoni çıkmaz kakafoni çıkar. Biz senfoni arıyoruz.
DEMİRTAŞ’IN ÇAĞIRISI VE ÇÖZÜM SÜRECİ
Ben bu ifadeyi cımbızlamak durumundayım. Dolmabahçe mutabakatı ifadesini asla kabul etmiyorum. Ortada bir hükümet vardır diğer tarafta grubu olan bir siyasi parti vardır. Neyin mutabakatını nasıl yapıyorsunuz. Ülkemizin geleceğine yönelik atılacak bir adımsa bunu yeri parlamentodur.
Bu parlamentodan güçlü bir şekilde çıkınca onun bir değeri olur. Bölücü örgüte sırtını dayamış olanlarla bir mutabakat asla yapılamaz böyle bir şey düşünülemez. Burada yan yana durup bir fotoğraf karesi içinde yer almak doğru bir şey değildir. Bizim silahları bırakın dememizle silahlar bırakılmaz yaklaşımı o ayrı bir konu.. Bunu adaya havale etmek o da apayrı bir konu. Samimiyet arıyoruz. 6-7-8 Ekim tarihlerini benim unutmam mümkün değil. Bunu kim neyle izah edecek. Ondan sonra eline saz ver cici çocuk diye çıkar ekranlara.
İRAN’LA ANLAŞMA KONUSU
Doğrusu ben bu gelişmeyi olumlu bir gelişme olarak görüyorum. Dün akşam sayın Ruhani ile de bir görüşme yaptık. Kendileri bu konudaki mutabakatın tüm insanlık için önemli bir aşama olduğunu ifade ettiler. Bölgenin barışı için bu önemli bir gelişmedir. Bizim ikili ilişkilerimizi olumlu yönde tahrik edecektir.