Çiftçi, ‘istihbarat zaafı’na ilişkin tartışmalar için “Bize herhangi bir istihbarat gelmedi” derken, ellerinde sadece bir MOBESE kamerasının görüntüleri olduğunu, onun da kapının girişini gösterdiğini söyledi.

Katliamın yaşandığı bahçede tek bir sivil polis bile görevlendirilmediği belirten Çiftçi, bunun gerekçesini de "Bir gün önce HDP heyetiyle konuştuk, olay çıkmayacağını temin ettiler" diye açıkladı.

"PROGRAMDA YOKTU"

Çiftiçi'nin olaydan bir gün önce HDP ve DBP yöneticilerini lojmanına davet ederek Suruç’taki etkinlikle ilgili görüştüklerini aktardı.

Kaymakam Çiftçi, “Kültür merkezinin bahçesine basın toplantısı olmadıkça polis kamerası sokmuyoruz. Bize verilen bilgiye göre gençler bahçede kahvaltı ettikten sonra Çaykara köyüne gidecekler ve basın toplantısı yapacaklardı.

Patlamadan önceki basın açıklaması programda olmadığı için içeri kamera sokmamıştık. Zaten hangi toplantı yapılırsa yapılsın kültür merkezinin bahçesine resmi polis girmiyor” dedi.

Ellerindeki tek MOBESE kamerasına ait görüntünün kapı girişini gösterdiğini ifade eden Çiftçi, “İçeri girenler içinde kara çarşaflı kimse yoktu. Zaten öyle sakallı, çarşaflı dolaşmak Suruç’un içinde bulunduğu ortam itibariyle pek mümkün değil” diye konuştu.

HDP Şanlıurfa Milletvekili Ziya Çalışkan ise IŞİD’in kent merkezinde dernek, pansiyon, eğitim yerleriyle gözle görünür bir örgütlenme içerisinde olduğunu savunurken, devletin kentteki bu yapılanmaya göz yumduğunu ileri sürdü.

Kaynak: Celal Başlangıç | Cumhuriyet