Emre ERCİŞ | KARŞI GAZETE
Türkiye'nin 80. partisi olarak kurulan ve Türk siyaset tarihinde yerini alan Merkez Partisi Genel Başkanı Abdurrahim Karslı, Merkez Partisi'nden AKP'nin çekindiğini belirtmişti. Karslı, Merkez Partisine AKP'den bir çok isimin katılacağını da iddia ederek "Korksunlar, hem de çok korksunlar. 500 ilçe 50 il yönetimini görevden almışlar. Tüm bu isimler Merkez Partisi'ne gelecek. Biz aslında sadece AKP'nin değil, Türkiye'deki siyasetin alternatifi olmak istiyoruz" demişti.
MERKEZ PARTİ'NİN CEMAAT İLE BİR BAĞI VAR MI?
Merkez Parti'nin kuruluşunu kamuoyuna deklare ettiği basın toplantısında bir gazeteci partinin genel başkanı Karslı'ya "Cemaat ile bir yakınlığınız var mı?" diye sormuş, Karslı ise bu soruya "Cemaatin içinde hiçbir zaman bulunmadım, yetişmedim. Ben düşünce olarak inançlı, milliyetçi ve muhafazakar değerlere sahip bir insanım. Ama Cemaatin içinden ve mensubu bir insan değilim." diyerek, hükümete yakın yayın organları olarak bilinen bazı gazete ve TV kanallarının "Cemaat yeni bir parti kurdu" iddialarını da boşa çıkarmıştı.
AKP'NİN İÇİNDEKİ İRLANDALILAR
Kurulduğu ilk günden beri adı Cemaat ve Fetullah Gülen ile zikredilen Merkez Patisini meğer AKP'li üç önemli isim kurmuş. Karşı Gazetesi'nin ulaştığı 2011/762 nolu Yasa Dışı Selam Tevhid Kudüs Ordusu Örgütü soruşturma dosyasında yeralan telefon görüşmelerinde, Merkez Partisinin AKP'nin yeni Genel başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, Başbakan yardımcısı ve Hükümet sözcüsü Bülent Arınç ve eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından kurulduğu iddia edildi.
Söz konusu bu iddiaların sahibi İstanbul Üniversitesi eski Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Nurkan Yağız. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 2012/1291 sayılı kararı ile hedef kişi AA Genel Müdürü Kemal Öztürk'ün 0530 201 98 xx numaralı telefonunda yapılan teknik takip sonucu 29.03.2012 günü saat 10:13 sıralarında Kemal Öztürk ve Nurkan Yağız'ın yapmış olduğu telefon görüşmesi emniyet kayıtlarına şu şekilde geçti:
"DAVUTOĞLU, GÜL VE ARINÇ İTTİFAK İÇİNDELER"
NURKAN YAĞIZ: Bir şey var Türkiye siyaseti açısından önemli olabilir onu seninle paylaşayım. Aslında Başbakan'ın da bilmesi lazım. Davutoğlu, Abdullah Gül ve Bülent Arınç bir ittifak içindeler. Bir öğretim üyesine benim arkadaşıma bir parti kurdurmak istiyorlar. Bir sıkıntı olursa oraya geçecekler. Bu işin organizasyonunu da Durmuş Ali Ekber yapıyor.
KEMAL ÖZTÜRK: Kimdir bu
NURKAN YAĞIZ: Eski Milli Selamet Partililerden olduğunu düşünüyorum. İstersen bir not al araştır. Durmuş Ali Ekber bizim arkadaşa parti başkanlığı teklif etti.
KEMAL ÖZTÜRK: Sizin arkadaş kim?
NURKAN YAĞIZ: O şimdilik isminin gizli kalmasını istiyor. Bizim üniversitede bir profesör.
KEMAL ÖZTÜRK: İstanbul Üniversitesi'nde mi?
NURKAN YAĞIZ: Evet. Hatta Cumhurbaşkanı ile telefonda görüştürdüler arkadaşı. Bu çerçevede arkadaş yüzde 99 ikna olmuş. Son bir kaç istişare kalmış.
KEMAL ÖZTÜRK: Yani yeni bir siyasi parti kuracaklar
NURKAN YAĞIZ: Evet. Bunun başına nötr hiç bir anlamı olmayan birisini geçirecekler.
ERDOĞAN'A KARŞI BAŞARISIZ OLURLARSA BU YEDEK PARTİYE GEÇECEKLER
Kemal Öztürk ve Nurkan Yağız arasında gerçekleştiği iddia edilen telefon görüşmesinde, bir çok önemli detay da kayıtlara yansıyor. Şahıslar arasında geçen konuşma adeta bugünü ve Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı olması halinde izlenecek yol haritasını belirliyor.
İşte Erdoğan'a karşı başarısızlık durumunda izlenecek yol haritası:
NURKAN YAĞIZ: Partinin başına nötr hiç bir anlamı olmayan birisini geçirecekler. Çünkü bizim arkadaşın siyasette hiç geçmişi yok ileride bir siyasi tıkanıklık yaşandığında Durmuş Ali Ekber'in söylediği Abdullah Gül, Bülent Arınç ve Davutoğlu hepimiz bu partiye geleceğiz.
KEMAL ÖZTÜRK: Tayyip bey?
NURKAN YAĞIZ: Zaten Tayyip'e karşı bir mücadele bu. Yani Tayyip Bey'e karşı olan mücadelede yenilirlerse kullanmak üzere parti kurduruyorlar öyle nötr bir parti kenarda duruyor. Başında profösör var siyasi hiç bir geçmişi yok. Kimse şüphelenmez o partiyi kurarsa. Arkadaşı Cumhurbaşkanı ile görüştürüyorlar. Beraber çalışıp parti kuracağız Cumhurbaşkanı da güzel şeyler söylüyor.
KEMAL ÖZTÜRK: Abdullah Bey görüşüyor öyle mi?
NURKAN YAĞIZ: Şimdi ben bunu Harun ile paylaştım. Harun da anladığım kadarıyla Başbakan birşeyler hissediyor dedi.
Mahkeme kararıyla elde edilen bu telefon görüşmelerinden, temelleri 2012'de atılan ve adeta bu günleri öngörerek kurulan Merkez Partisi'nin asıl amacının Erdoğan'a karşı bir alternatif cephe yaratmak olduğu anlaşılıyor.
Erdoğan'ın yaveri niteliği taşıyan Davutoğlu, 2012'de iddialara göre Erdoğan'ın arkasından kulis oluşturmuş ve Erdoğan'a karşı bir kumpas girişiminde bulunmuş.
Bugün yapılan AKP 1. Olağanüstü Kongresi'nde Erdoğan'ın güvenoyunu ve icazetini alarak AKP'nin genel başkanı ve Başbakan olmuştur.
AKP'nin içindeki bu muhalif cephe yola 3 kişi çıkmış ancak Davutoğlu bu ittifaktan ayrılarak ya da ayrılmış gibi görünerek geriye Gül ve Arınç'ı bıraktı.
Şimdi merak konusu Abdullah Gül ve Bülen Arınç'ın nasıl bir yol izleyeceği?
Merkez Partisi'ne mi geçecekler, yoksa siyasi mücadelelerine AKP'de kalarak mı devam edecekler?
ÖZEL | KARSIGAZETE.COM