KARŞI GAZETE | ANKARA
CHP'DEN MECLİS BAŞKANI'NA "KADINLAR İÇİN" MEKTUP...
Cumhuriyet Halk Partisi Meclis Grubu, TBMM Başkanı İsmail Kahraman'a kadına yönelik şiddetle mücadele etmek için öneriler yer alan bir mektup gönderdi.
CHP Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer ile İstanbul Milletvekili Sibel Özdemir'in hazırladığı mektuba CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile birlikte CHP milletvekilleri de imza attı. Kadına yönelen şiddetin "bir insan hakları ihlali ve kadınlara yönelik ayrımcılığın bir biçimi" olduğu vurgulanan mektupta, Türkiye'nin 4 yıl önce taraf olduğu İstanbul Sözleşmesi'nin bir an önce uygulanması istendi.
KADINA YÖNELİK ŞİDDET, PARTİLER ÜSTÜ OLARAK ELE ALINMALI
"Sözleşme, kolay erişilebilir sığınma evleri kurulmasını, mağdur kadına tıbbi ve psikolojik destek sağlanmasını da zorunlu kılarken, kadına asgari ücretin günlük tutarı kadar geçici maddi destek verilmesini ve devletin diğer yükümlülüklerini düzenlemektedir." denilen mektupta Meclis Başkanı Kahraman'dan konuyu partiler üstü olarak ele alması talep ediliyor.
SON BİR YILDA 285 KADIN ÖLDÜRÜLDÜ!
Muhalefet milletvekillerinin şimdiye kadarki önerilerinin kabul görmediği de vurgulanan mektupta, "kadınların yeni dönemde parlamentodan “saygınlık indirimi, aşırı sevgi indirimi, iyi hal indirimi, takdir indirimi” adı altında katillere verilen cezai indirimler konusunda beklentileri çok büyüktür. “Kadınlara yönelik şiddete karşı sıfır tolerans” politikası devlet politikası olarak belirlenmesi bu açıdan önemlidir.” ifadesi kullanıldı.
Gayri resmi verilere göre son bir yılda 285 kadının öldürüldüğünün altı çizilen mektupta, CHP Meclis Grubu, Başkan Kahraman'a şu önerileri iletti:
'FIRSAT EŞİTLİĞİ, DEĞİL 'TAM EŞİTLİK' ...
• 26. Yasama Dönemi’nde TBMM’de atacağımız kararlı ilk adım Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu’nun adının “Kadın-Erkek Eşitliği Komisyonu” olarak değiştirilmesi olacaktır.
KADINA YÖNELİK İHLALLER İÇİN 7/24 ÇALIŞACAK BİR ALT KOMİSYON KURULSUN
• Kadın Erkek Eşitliği Komisyonu bünyesinde kadın haklarına yönelik ihlallerin yanı sıra kadına yönelik şiddet ve cinayetin sosyal, ekonomik vd. nedenlerini incelemek ve sonuçları ortaya koyabilmek için sürekli görev yapacak bir alt komisyonun oluşturulması isabetli olacaktır. Komisyonda sadece milletvekilleri değil, değerli çalışmalara imza atan bilim insanları, alanında deneyimli kadın örgütleri ve diğer sivil toplum örgütlerinin de temsilcileri milletvekilleriyle etkileşim halinde görev ve sorumluluk almalıdır. Sözü edilen alt komisyon zaman yitirmeden bir eylem planı da ortaya koyarak, mağduriyet henüz ortaya çıkmadan çözüm odaklı çalışma yapmalı, mağdur olan kişinin sahip olduğu haklar konusunda –ilgili bakanlık ile sürekli etkileşim halinde- yol ve yöntem gösterilmesi konusunda öncü rol oynamalıdır.
ACİL EYLEM PLANI HAZIRLANMALI
• Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) kadına yönelik şiddetin önüne geçmek için acilen bir eylem planı oluşturmalı, her altı ayda bir “Kadın” gündemli olarak olağanüstü toplanmalı ve partiler üstü olarak bu konuda yapılacak çalışmalar ve izlenecek yol haritası değerlendirmelidir.
• Acil Eylem Planı’nda yerel yönetimlere de sorumluluk yüklenmeli; her ilin, yerel yönetimleri, sivil toplum örgütlerinin de katılımıyla söz konusu planın uygulanması sağlanmalıdır. Mevzuatımızda da yer bulan ancak yıllardır uygulanamayan sığınmaevi açma zorunluluğu konusunda toplumsal bilinç oluşturulmalıdır.
KAMU KURUMLARINA DAHA ÇOK KAYNAK AKTARILMALI
• Şiddetin önlenmesi hususunda yapılacak çalışmalarla ilgili kamu kurumlarının yetersiz bütçesi ve/veya hayati önem taşıyan bu konuya yeterli bütçenin ayrılmaması da tartışma konusudur. Gerekli kaynak ayrılmamasının doğal sonucu olarak, koordinasyonlu kurumsal mekanizmalar oluşturulmamaktadır. Bu durumda da kadına yönelik şiddetle ilgili sağlıklı istatistiki verilere ulaşılamamakta, ilgili kurumlarda sağlık istatistiki veri verilmemekte, verilen istatistikler de birbiriyle çelişmektedir.
MECLİS'TE KADINLARA YÖNELİK YARALAYICI DİL KULLANIMINA AĞIR YAPTIRIM
• Örnek olması gereken Yüce Parlamento çatısı altında kadınlara yönelik yaralayıcı dil kullanılması başta milletvekilleri olarak bizleri olmak üzere tüm toplumda rahatsızlık yarattığı malumlarınızdır. Bu konuda ağır yaptırımların uygulanması, örnek teşkil etmesi açısından son derece yerinde olacaktır.
• Daha önce yaşanan acı örneği göz önünde bulundurularak Dilekçe Komisyonu’na gelen kadına yönelik şiddetle ilgili başvurular ivedilikle ilgili kamu kurumlarıyla paylaşılmalıdır.
• TBMM bünyesinde hizmet organizasyonu parlamenter çalışmalara yönelik biçimde şekillenmiş olan Kütüphane ve Arşiv Hizmetleri Daire Başkanlığı bünyesindeki Meclis Kütüphanesi’nde özellikle kadın ve çocuk hakları konusunda bir veri tabanı oluşturulması, mevzuata erişimin kolay olanaklı hale getirilmesi hayati olan bu konunun aralıksız olarak takip edilmesi gereklidir.
• TRT 3-TBMM TV’nin hafta içinde kadınların hakları konusunda eğitici çalışmalara yer vermesi yararlı olacaktır.
• Kadınların erkekler ile eşit olduğu ve kadınlara karşı şiddetin insan hakkı ihlali olduğu anlayışının, öncelikle şiddeti uygulayan kitle arasında yaygınlaştırılması bir zorunluluktur. Özellikle parti grup toplantılarının gerçekleştirildiği günlerde TBMM Kampusu’nun Türkiye’nin her yerinden yoğun ziyaretçileri de ağırladığı göz önünde bulundurularak bu konuda afiş, broşür vb. yazılı ve görsel materyallere ağırlık verilebilir.
• Yaşanan bürokratik kargaşanın da önüne geçmek üzere TBMM ilgili bakanlıkları sorumluluğa davet ederek tüm kadınların rahatça ulaşabileceği, 24 saat hizmet veren acil ve ücretsiz bölgesel telefon hatları kurulmasını, şiddete uğrayan kadınların derhal yardım alması sağlanması konusunda uyarı misyonunu üstlenmelidir. Keza şiddete uğrayan kadınlar için ücretsiz danışmanlık, psikolojik destek ve yasal yardım veren danışma merkezlerinin oluşturulması hususunda da aynı misyon sürdürülmelidir.
Burcu Oral Evren | karsigazete.com.tr