Adana Uğur Mumcu Meydanı'nın da düzenlenen mitingde konuşan HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, her gün bir kentte HDP'nin saldırıya maruz kaldığını söyledi. 'HDP barajı geçerse Türkiye'de gerilim olur' dendiğini ancak bunu diyenlerin tehdit dillerinde nemalandığını öne süren Yüksekdağ, "Türkiye halkı barajı aşmamızdan rahtsızlık duymayacağı gibi, bu barajı aşmamız için bize destek veriyor. Türkiye siyasetini germe, Türkiye siyasetini bir çatışma ve baskı alanına döndürme alanını onlara vermeyeceğiz. Türkiye'de gerilimin olmadığı, barış dilinin demokrasi dilinin hakim olduğu, toplumsal yaşamı birlikte kuracağız. Bugün bizim barajı aşmamız karşısında saldıranlar esas belalarını o zaman bulacak" dedi.

BAŞBAKAN OLAMAYAN BİRİ İSTİFA ETSE NE OLUR

Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun "Eğer 7 Haziran'da kaybedersem genel başkanlığı bırakacağım" dediğini hatırlatan Yüksekdağ, "Evet, senin için hayırlı olur diyoruz. Biz zaten sana genel başkan olamazsın demedik ki, biz sana başbakan olamazsın dedik. Başbakan olamayan birisinin genel başkanlıktan istifa etmesiyle Türkiye hiç bir şey kaybetmez. Bakın bu kadar kritik bir süreçte Hükümet olarak sorumluluk üstlenmiyor, üstlenemiyorlar. Bugüne kadar seçim güvenliğini tehlikeye atacak saldırıya uğradık. Bu ülkenin Başbakanı olan Davutoğlu seçim güvenliğinin sorumlusu olan kişi bize bir kez geçmiş olsun demedi. Bizi hedef göstermeye devam ediyor. İşte bu nedenle Sayın Davutoğlu sen Başbakan olamazsın. Cumhurbaşkanın da, Başkan olamaz. 7 Haziran sonrası sen Başbakan, Cumhurbaşkanı ise başkan olmayacak" diye konuştu.

DEMİRTAŞ: CAHİL, ZATEN 8 YILDIR PARLAMENTODAYIZ

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ise, seçim beyannamesinde açıkladıkları vaatlerin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Ahmet Davutoğlu tarafından seçim meydanlarında yuhalatıldığını söyledi. Demirtaş şunları söyledi:

"Genç arkadaşlarımıza '200 lira yatsın, gençlerin cebinde çay parası olsun' diyoruz bunları meydanlarda kitlelere yuhalatıyor. Biz 'Tersanede, madende iş güvenliği olsun' diyoruz, sizlerle dalga geçiyorlar. Sizler ülkenin yüzde 80'inin oluşturanlar, Başbakan ve Cumhurbaşkanı sizleri yuhalatıyor. Asıl yuhalanacaklar domuz gibi bu memleketin kanını sömüren, hırsızlık yapanlardır. Sizler yuhalanmayı değil, göğsünüze madalya hak ediyorsunuz. Siz yuhalatılmayı değil, onurlu bir yaşamı hak ediyorsunuz. HDP bunları savunuyor diye parlamentoda daha güçlü olur diye bize her yerde saldırıyorlar. HDP bu ülke için tehditmiş. Unutuyorlar, biz 8 yıldır parlamentodayız. Bre cahil, biz zaten 8 yıldır parlamentodayız. Bu süreçte kime tehdit olduk? Onların saltanatına son vereceğiz diye korkuyorlar. Ama haklılar, söz veriyoruz. AKP'nin bu ülkeye ettiklerinin hesabını soracağız."

"CESUR BİR SAVCI YOK MU BU ÜLKEDE?"

AKP'nin bir genel başkan yardımcısının Türkiye'nin TIR'larla Özgür Suriye Ordusu'na silah taşıdığını itiraf ettiğini öne süren Demirtaş, bu konuda da şöyle dedi:

"Bir genel başkan yardımcıları, Siirt adayları 'Suriye'ye gönderdiğimiz TIR'larda silah vardı' diyor. Cumhurbaşkanı ve Başbakan hala 'İnsani yardım gönderdik' diyor. Hiç bir cesur savcı yok mu bu ülkede? 'Bu silahları nasıl gönderdiniz, Meclis'e sordunuz mu. 2 bin TIR silahı nasıl gönderdiğiniz' diye soracak kimse yok mu? Bize her konuşmamızda dava açan savcılar, neredesiniz. Roboski'de, gezide katledilenlerin hesabı, para kasalarının hesabı sorulacak. Bu nedenle HDP'yi baraj altında bırakmak için HDP'ye karşı herkesi şiddete yönlendiriyorlar. 81 vilayette 550 adayımız büyük insanlığı anlatıyor. Buna tahammülleri yok. Bütün ezilenlerin partisi oluyoruz diye çılgına dönmüş durumdalar."

Demirtaş, AKP'nin TBMM'yi şirket gibi gördüğünü ileri sürerek, "Şirketin sahibi Recep Tayyip Erdoğan, genel müdürü Ahmet Davutoğlu, çalışanlar da milletvekilleri olsun diyorlar. Ama biz bunu engellemeye söz verdik, Bizler, sizler bu şirketin çalışanı değiliz. Bu AKP'yle kan uyuşmazlığı normaldir. Bizden korkmalıdır. Küçücük bir ampul koskocaman bir güneşten korkmaz mı? HDP'nin başarısı bütün Ortadoğu açısından domino etkisi yaratacak muazzam bir barış hamlesinin başlangıcıdır" dedi.

Selahattin Demirtaş, Adana, Hatay, Mersin, Osmaniye ve Şanlıurfa'nın, Suriye savaşının bir parçası haline getirildiğini, bu kentlerden İŞIDE elemanlar gönderildiğini de ileri sürdü. Demirtaş, "Adana'nın 55 fabrikası 10 yılda kapanırken, Adana resmi işsizlikte Türkiye birincisi olurken, 2 bin TIR silaha para verip gönderdiler. Size gelince para yok, İŞID barbarlarına her türlü destek var" dedi.

"CUMHURBAŞKANI TARAFSIZ DEĞİL"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın tarafsız davranmadığını belirten Demirtaş Şunları söyledi:

"Ülkenin ezik bir Başbakanı var diye, Cumhurbaşkanı meydanları dolaşıyor. Gezmesini eleştirdiğimizde meydanı boş mu bırakıyım diyor. Bize de Başbakanın hakkını korumak düşüyor. Ne tuhaf bir iştir. Başbakan, 'meydan boş değil, ben varım' diyemiyor. Sonra da dünyanın en tarafsız Cumhurbaşkanı olduğunu söylüyor. Tüm muhalefet partilerine saydırıyor, tarafsızım diyor. Biz neyiz peki, tarafsız Cumhurbaşkanıysan Allah aşkına bir kez de AKP'yi yuhalat meydanlarda. Biz de senin tarafsız olduğuna inanalım. Madem eşit mesafedesin, 'ey halkımız, bu AKP Roboski'de 34 kişiyi katletti. AKP'liler paraları ayakkabı kutuları ile götürdü. 4 bakanı Meclis'te akladılar' deyiver."

Daha sonra Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ, Adana milletvekili adaylarıyla birlikte beyaz güvercin uçurdu.

Kaynak: DHA