AKP Hükümeti’ne yakın kalemler tarafından son dönemde sık sık gündeme getirilen, ‘muhalif sermayeye el konulacağı’ iddialarının altından, ekonomiyi sıfırlama planı çıktı.

7 Haziran seçimleri ardından ekonomiyi tamamen Saray’a bağlamayı öngören plan, üç aşamadan oluşuyor. İlk aşama, ekonomin patronluğuna Cumhurbaşkanı R.Tayyip Erdoğan’ın damadı Berat Albayrak’ın getirilmesini içeriyor.

İkinci aşamada ise, SPK, İMKB, Merkez Bankası ve BDDK gibi ekonominin kilit kurumlarının tüm yöneticilerinin görevden alınması öngörülüyor. Üçüncü aşamada da muhalif sermayenin el değiştirilmesi hayata geçirilecek.

Ekonominin yeniden yapılandırılması ismi verilen yeni plan üzerinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ekonomi baş danışmanı Yiğit Bulut ve ekibi çalışıyor. Ekonomiyi sıfırlama planın ayrıntıları şöyle:
 
“DAMAT” YENİ BABACAN OLMA ÇALIŞMALARINA BAŞLADI
 
7 Haziran seçimlerinde AKP’nin yeniden tek başına iktidar olacağını inanan Saray danışmanları, seçim sonrası için kapsamlı bir ekonomiyi bir anlamda sıfırlama programı hazırladı.

Başbakan Ahmet Davutoğlu ve ekibini rahatsız eden plan, üç aşamadan oluşuyor. Planın ilk aşamasını, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın koltuğuna 7 Haziran seçimlerinde milletvekili adayı olan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın damadı Berat Albayrak’ın oturtulması oluşturuyor.

Davutoğlu ekibi ise Babacan’ın yerine Borsa İstanbul eski Başkanı İbrahim Turhan’ı hazırlıyordu. Ancak, Saray Berat Albayrak’ı Babacan’ın koltuğuna hazırlamaya başladı.

Bu çerçevede Albayrak da, ekonominin önündeki sorunlarla ilgili çalışmalara başladı. Albayarak’ı, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ekonomiden sorumlu baş danışmanı Yiğit Bulut ile Cemil Ertem destekliyor.

Davutoğlu ekibi ise, Berat Albayrak’ın tecrübesi olmadığını gerekçe göstererek, Albayrak ismine karşı çıkıyor. Saray buna, Babacan’ın ekonominin başına getirildiğinde çok daha tecrübesiz olduğunu hatırlatarak karşı çıkarken, Berat Albayrak’ın yıllardır CEO olduğunu öne sürüyor

Ankara’da, seçimler sonrasında olası bir AKP Hükümeti’nde, Berat Albayrak’ın ekonominin patronu olması kesin gözüyle bakılıyor.
 
İTAAT ETMEYEN BÜROKRATLAR GÖREVDEN ALINACAK
 
Planın ikinci aşamasını ise, ekonomi bürokratlarının toptan görevde alınmasını içeriyor. Bu kapsamda, Hazine Müsteşarlığı, SPK, Borsa İstanbul A.Ş., Merkez Bankası, BDDK, Gelir İdaresi ve MASAK’taki üst düzey bürokratların tamamı yapılacak yasal düzenleme ile görevden alınacak.

Edinilen bilgiye göre görevden almalarda, 2011 yılında kurulan ve bu güne kadar henüz başkanı dahi görevlendirilmemiş ‘Başbakanlık Sektörel İzleme ve Değerlendirme Kurulu kullanılalcak.

Görevden alınan bürokratlar bu kurula atanacak. 2014 yılı eylül ayında kabul edilen torba kanuna bu amaçla, kurula atanma için ilgilinin ‘muvaffakatı aranmaksızın’ ibaresi de eklenmişti.
 
YENİ ATAMALARLA İLGİLİ ÇALIŞMA YAPILIYOR

Ekonominin kilit kurumlarının yöneticilerinin görevden alınmasına yönelik hukuki ve teknik çalışmalar son aşamaya geldi. Hatta görevden alınacak isimlerle ilgili de araştırmalara başlandı.

Bunun için bir güvenlik birimden destek alınıyor. Ve adaylara teklif götürülmeden önce yeni bürokrat adayları ile ilgili geniş kapsamlı inceleme yapılıyor.

Yeni ekonomi bürokratlarının tamamının Saray’a bağlı kişilerden oluşması esas alınıyor. Bu konudaki çalışmalar da Berat Albayrak ve Yiğit Bulut gibi ekonominin yeni patronları tarafından yürütülüyor.
 
SERMAYEDE EL DEĞİŞTİRME VAKTİ GELDİ
 
Planın üçüncü aşamasını ile sermayenin el değiştirilmesini içeriyor. Türk ekonomi hayatı yeniden dizayn edilecek. Rusya’daki sermaye dağılımına benzer yeni bir yapı oluşturulacak.

Bu esnada, 28 Şubat sürecinde yaşanan “yeşil sermaye” ayrımının bir benzeri daha ortaya konulacak. MGK’nın alacağı kararlarla bazı sermaye grupları, terörü destekleyen sermaye olarak ilan edilecek. Ekomonin kilit kurumları da bu kapsama alınan sermaye gruplarına yönelik bazı yaptırımlar uygulayacak.

Ve, bu sırada bazı sermaye gruplarının el değiştirilmesi de sağlanacak. Bunun için, hükümete yakınlığı ile bilinen bazı iş adamlarına “hazır olun” mesajı bile verildiği öne sürüldü.

Bu kapsama girecek olan sermaye grupların, daha çok hükümete muhalif ve cemaate yakın şirketlerden oluşacağı öğrenildi.

Son dönemde hükümete yakın bazı kalemler tarafından gündeme getirilen “şirketlere el koyma” iddialarının temelini de bu plandan sızan ayrıntılar oluşturuyor. Ankara’da şirket bazında da bazı çalışmalar yapıldığı konuşuluyor. Ancak, hükümete yakın kaynaklar bu iddiaları doğrulamadı.
 
Kaynak: Hüseyin Özay/Taraf